Türkiye ‘nin Kuzey Suriye operasyonu dünyada geniş yankı uyandırdı. Bir kez daha anladık ki Türk ‘ün Türk’ten başka dostu yok. Fakat bazıları” sen de mi Brütüs “dedirtti. Yavru vatan Kıbrıs’ı emanet ettiğimiz soyadı ile müsemma olmayan Mustafa AKINCI’nın söyledikleri nev-i şahsına münhasır açıklamalar olmuş.
Türkiye'nin sınırındaki terör unsurlarına karşı başlattığı haklı mücadele dünyanın bir numaralı gündem maddesi haline geldi. Barış Pınarı Harekâtı, Türkiye karşıtlarını da bir cephede topladı. Bosna'da yaşanan soykırıma seyirci kalan, Yemenli çocukları 'ekonomik' çıkarlarına kurban eden, Suriye ve Irak krizlerinden nüfuz ve para koparmaya çalışan başta ABD, İngiltere, Fransa ve İran olmak üzere birçok ülke, Mehmetçiğin teröre karşı başlattığı savaşa dil uzattı. Suudi Arabistan, Mısır, Kanada, Hollanda, Finlandiya, Danimarka ve diğerleri…
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki YPG'li teröristlere düzenlediği operasyona karşı çıkanlardan biri de Arap Birliği oldu. Harekât başlamadan önce açıklama yapan Arap Birliği, Türkiye'nin bu operasyonuna karşı çıktıklarını açıkladı. Birlik Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit yaptığı açıklamada Türkiye'nin Suriye topraklarından çıkması gerektiğini ifade etti.
Arap birliği içinde yer alan Filistin de Türkiye ‘yi kınamış oldu. Arap birliği ülkeleri yayınladıkları bildiriyi Suriye Arap olduğu için yapıyor diyorsanız yanılıyorsunuz. ABD ve İngiltere’nin güdümünden kendisini kurtaramayan bu devletler petrolün nimeti olmasa perişan olurlar.
Salı günü hazırlanan ve Çarşamba günü AB üyesi 28 ülkenin imzası ile yayınlanması planlanan bildiri Macaristan’ın veto etmesi nedeni ile gecikti. Macaristan vetosuna gerekçe olarak "ülkeler sınırlarını savunabilir" dedi. Kök ve karakterin ne kadar asil olduğunu Macaristan, Azerbaycan başta olmak üzere diğer soydaşlarımızda gördük hatta aslen kök hukukumuz bulunan Bulgaristan dahi Avrupa’ya, Türkiye ‘nin kapıları açmaları durumunda buna engel olamayacaklarını beyan etti.
Rusya müttefikimiz onların da Türkiye’nin bölgesel gücü üzerinde çıkarları var. Tersi bir durumda Rusya da bu operasyona kesin karşı çıkardı.
ABD ‘nin bölgede tutturmak istediği maya bozuldu. Burada en tehlikeli iş teröristlerin sivilleri kullanması, onların içine karışması ve belki de en kötü senaryo ABD ile Türkiye ‘yi karşı karşıya getirmek için bir Amerikan birliğine saldırı düzenlemesi şeklinde olabilir.
Operasyon’un inşallah başarılı bir şekilde sona ereceğine inanıyoruz. En önemli meselelerden biri de operasyon sonrası bölgenin dizaynı ve koordinasyonu olacak. Türkiye çok büyük bir misyon yüklenecek ve bu konuda yine yalnız kalacaktır. Barış pınarı harekâtı sonrası Suriyelilerin rehabilitasyonu için gerekli altyapı, planlama ve güvenlik durumları ortaya çıkacaktır.
Tarih bilmek, Tarih öğretmek ne kadar önemli bir kez daha anladık. Eskiden olduğu gibi bugün de yedi düvel Türkiye'nin karşısına dikildi. Öte yandan, terör örgütleri ve yandaşları da sosyal medyadan kara propagandaya başladı.
Ama sonunda bu necip millet kazanacak, insanlık ve barış kazanacak. Dünya bir kez daha Türk'ün asaleti karşıda selam duracak.