22 Gün sürecek olan savaş 21 Ocak 1920 Çarşamba günü başlamıştı. Yüreklerin doruğa çıktığı bir zaman dilimi. Maraşlının bıçak kemiğine dayanmıştı artık. Ya var olunacak,ya yok olunacak. Ya öleceğiz,ya yaşayacağız. Bu topraklar ezansız olmazdı. Bu topraklar Fransızlara bırakılacak kadar ucuz değildi. Ahır dağını aşarak Bertiz köylerinden gelen çeteler Fransız karargahını sıkıştırmaya başladı. Şehir ana baba günü oldu. Şehrin çeşitli mahallelerinde bulunan Ermeni ve Fransız askerleri şehri ateşe verdi.Bilhassa ağır silahları bulunan Fransız askerleri çocuk,ihtiyar,kadın demeden şehri bombalamaya başladı. Savaş resmen başlamıştı. Savaşın ikinci ve üçüncü gününde ; Türkleri yıldırmak ve temizlemek isteyen Fransız askerleri Ermeni işbirlikçilerle beraber gördüğü Maraşlıyı kurşuna diziyordu. Evleri yakıp yıkmaya başladılar. Harbin dördüncü gününde ;Tehlike artmıştı. Kayabaşı cephesi düşmek üzere idi. Abarabaşı Kilisesinden yoğun bombardıman Kayabaşı cephesini bitirmek üzere idi. Ancak Fransız ordusu ile Abarabaşı Kilisesinin irtibatı kesilirse Kayabaşı kurtulacaktı. Çünkü Fransız askerleri sürekli destek veriyordu. Bunun için karargah ile Kilise arasında Karakızoğlu Muhittin'in evi vardı. İş Muhittin Efendiye düşmüştü. Kendi eli ile kendi evini yaktı. Dolayısıyla orada bulunan Ermeni evleri de yandı. Kayabaşı rahatladı. Beşinci ve Altıncı günler Maraş yangın yerine dönüşmüştü. Yedinci günde ; Kanlıdereden Kışlaya çıkan yol üzerinde bulunan Ermeni evleri Evliya efendinin kuvvetleri tarafından yakıldı. Maraşlı çocuklar evlerde Kuran okuyarak dualar ediyorlar. Özellikle küçük çocuklar " Allahhümme ya vedud ,Gavurun elini bağla dilini tut." diye dua ediyorlardı. Sekizinci,Dokuzuncu,Onuncu ,on birinci ve on ikinci günler savaş hızlanmıştı. 1 Şubat 1920 günlerden Pazar. Savaş iyice şiddetlenmişti. Fransızlar çarşıları ateşe verdiler. Camileri yaktılar. Camilerin minarelerini top ateşine tutuyorlardı. Bedesten ve Taşhanda karargah kuran düşman askerleri birleşerek Mevlevihane Dergahı, Üdürgücü Camii ve belediye dairesini yaktılar. Bu duruma dayanamayan Türkler Kırklar kilisesini yaktılar. İçindeki Fransız ve Ermeni düşmanları imha ettiler. Böylelikle şehrin batı kısmı ele geçirildi. Fransız ve Ermeni askerlerinden temizlendi. Ancak şehrin orta kısımları Fransızların kontrolü altında idi. Heyeti Temsiliye taarruz emri verdi. Maraşlı kararlı idi. Düşmanı yurdundan kovacaktı. Harbin 13. günü de böyle tamamlandı. Savaşın 14. günü; takvim yaprakları 3 Şubat 1920. Divanlı,Sarayaltı,Çomaklı,Duraklı,Şekerli mahallelerinde Fransız ve Ermeniler katliamlar gerçekleştirdiler. Türklere büyük zararlar verdiler. Burada Mıllış Nuri büyük kahramanlıklar gösterdi. Vuruldu. Bağırsakları yere döküldü. Elleri ile bağırsaklarını karnına yerleştirdi. Kanının son damlasına kadar Fransız ve Ermenilerle savaştı. Şehit oldu. Savaşın 15. günü büyük kahramanlıklar gösteren Evliya efendi şehit oldu. Çete savaşının tarihe sığmayacak büyük kahramanlıkları yaşanıyordu. Türkler , Vatan için,din için ,millet için,namus için Fransız ve Ermenilerle savaşıyorlardı. Savaşın 16. günü. Tarih yaprakları 5 Şubat 1920 Perşembe gününü gösteriyor. Evliya Efendinin şehadeti üzerine Maraşlı bir daha kalktı ayağa. Rahmacı Abdullah intikam için askerleri ile şehre geldi. Fransıza ve Ermeniye hayatı haram etti. Savaşın bütün şiddeti Maraşa yansımış gök yere düşmüş ,yer çatlamış. Ermeniler köylere taşmış. Köy evlerini yakıyorlar. Kundak da ki çocukları bile şehit ediyorlar. 6 Şubat,7 Şubat ve 8 Şubat ,savaş bütün şiddeti ile sürdü...