Uzun Yıllar bu sektöre hizmet eden biri olarak önemli bir konuya değinmek istiyorum.
Halen süren salgında en çok etkilenen sektörlerin başında turizm ile esnaf, yeme –içme ve eğlence sektörü geliyor.
Kahramanmaraş Turizm’e aç olduğunu her zaman dile getiriyoruz.
Lakin Doğa Turizm şehrimizde mevcut.
Ben ise Yıllarca Muğla gibi Deniz kenti turizm cennetinde görev yaptım.
Bacasız sanayi dediğimiz sektör, ekonomimizde ve istihdam payı oldukça yüksek olduğu gibi, önü de hep açıktır.
Ancak salgından dolayı ülkemiz ve dünya genelinde sektörde gerileme ve düşüş yaşanırken, buna paralel ekonomik kazançta ve istihdamda da yüksek oranda bir kayıplar yaşandı.
Salgın süreci sektörü 2020’de 1,3 trilyon dolar zarara uğratırken, uluslararası uçuşlarda yüzde 74 gerileme yaşandı.
100 milyon yakın insanda işinden ve aşından oldu.
2019 yılında 51 milyon turistin geldiği ülkemizde, 35 milyar dolar gelir elde ettik.
Bu gelir geçmiş yıllara göre azdır.
Ülkemize gelen turist sayısına bakacak olursak,20 milyon turistle Avrupa ülkeleri birinci sırada yer alıyor.
Salgının önüne geçilemediğinden dolayı da 2020 yılında ülkemize gelen turist sayısı 11 milyona inmiştir.
Turizm gelirimizde yüzde 65 azalarak 10 milyar dolar düzeyinde kalmıştır.
Bu durum iyi bir tablo değildir.
Bu yıl ise, hem Avrupa, hem de Rusya turist gelişini önleyecek kısıtlamalar açıkladığından sektörün geleceği sıkıntılı bir hale doğru gidiyor.
Salgın devam ettiği sürece, ülkeler arasındaki kısıtlamalar nedeniyle 2021 yılında turizm sektörünü her yönüyle zorluklar bekliyor.
Bütün bunlara rağmen ülkemizle birlikte şehrimizde potansiyeli oldukça yüksek olan sektör olumsuz tablodan kurtulmanın yollarını ararken, iktidardan da yasakları kaldırmasını bekliyor.
Turizm sektörünün içinde yer alan Turizm ve seyahat acentelarını da derinden etkilendi.
Sokağa çıkma kısıtlamaları ve uluslararası yasaklardan dolayı kazancı kalmadığı gibi, vergi, kira, kredi borçları ve çalışanların maaşlarını ödeyemiyor.
Gereken yapılmazsa ve destek verilmezse ayakta kalmak gittikçe zorlaşacağından en azından işlerin düzeleceği 2022 yılına kadar SGK, vergiler ve kredi borçlarının ertelenmesini istiyor.
Ya da karşılıksız hibe verilmesiyle birlikte, yasakların kalması talepler arasında…
17 Mayıs’ta sona eren tam gün kısıtlamasının kalkmasını bekleyen turizm ile esnaf, yeme-içme ve eğlence sektöründe normalleşmeye geçme süresinin 1 Haziran’a uzatılmasıyla bir belirsizlik oluşturdu. Turizmdeki gelir kaybımızın daha fazla artmaması için özen gösterilecek bir süreç takip edilmesi kaçınılmaz oldu.
Sektörün öncelikle beklentisi Haziran ayında tam kapanmadan vazgeçilerek, normal sürece geçilmesi yönünde…