İstanbul Tıp Fakültesinde okuyan bir yavrumuz var, iftarda birlikte olduk, kendisine gençliğin durumunu sordum. Bana gençliğin elinden tutulmaz ise giderek batı toplumlarında yaşanan sıkıntıların bize de etkilemesinden korktuğunu belirterek; “ Hocam gençlik Rabbimizi hakkıyla tanımıyor, onlara Allah’ı(cc) iyi anlatmak gerek. Ramazan ayında inanın Maraşlı bir aile yetiştiğim için çok mutlu oldum. Oruç tutanların sayısı çok az!” dedi. Tabi Kur’an, iman edenlerin hep az sayıda olduğunu haber verir. Neden insanların çoğu iman etmez?.. Kuşkusuz bunun pek çok nedeni var. Ancak en temel iki nedenden ilki, insanın Allah’ı tanımaması, düşünmemesi, Allah’ın sonsuz kudretini gereği gibi takdir edememesidir. Bir diğer neden de, içinde yaşadığı toplumun telkinleri nedeniyle dinin baskıcı, sıkıntılı ve özgürlüğünü kısıtlayıcı bir yaşam sunacağını zannetmesidir. Ancak insan ilk engeli aştığında, yani kendisini ve herşeyi yaratan tek mutlak varlık olan Allah’ı tanıdığında, iman etmenin asla ’zannettiği’ gibi kâbus dolu bir yaşama yol açmayacağını anlayabilir. Allah’ın Kendisini tanıttığı mesajı olan Kuran’ı samimiyetle okur, Allah korkusunu ve sevgisini içine yerleştirir, gafletten kurtulur, kulluğunu kabullenir, Allah’ın varlığının delillerini görür, ölümü ve ahireti tefekkür ederse, onu sonsuz mutluluk ve kurtuluşa götürecek yola girmeyi başarabilir.
ATEİZM BİR BAŞKALDIRIDIR Süleyman Sırra inançsızlık ve yani ateizmle ilgili batı ülkelerinde bir araştırma yapmış. Diyor ki;” Ateizm, bilindiği gibi bir yaratıcının yani Allah’ın varlığını reddetmek, inkâr etmektir. Bir yüce varlığı kabul etmek, ona sığınmak ve tapınmak duygusu insanın yaratılışında vardır. Bunun en belirgin delili, en ilkel ve hatta medeni dünya ile hiç ilişkisi olmamış toplumlarda dahi, Tanrı inancının mevcut olduğudur. Bu, bu günde, 4-5 bin yıl önce de böyledir. Ateizm, bir başkaldırıdır. İnsanın kendi yaratılışında ve genlerinde bulunan bir olguyu reddetmesi olağanın dışına çıkmasıdır ki, arızi bir durumdur, çelişkidir. Kişinin gerçek mutluluğu ve huzuru bulmasına engeldir. Son günlerde okuduğum bir eserde ilginç bulgulara rastladım. Bunları sizlerle paylaşayım dedim. Kalemus Yayınları’ndan Matthew Alper’in TANRI YOLCULUĞU isimli bu eserde Batı ülkelerinin dindarlığı hakkında dikkat çekici bilgiler var.
BATI ATEİZMLE BATACAK Batı deyince aklımıza hangi ülkeler geliyor? Avrupa ülkeleri ve ABD değil mi ? Tabii ki batı yalnızca bunlardan ibaret değil. Kuzey Amerika’da Kanada ve Meksika, güney Amerikada’da bir çok ülke var batıda, ama Dünya ekonomi ve siyasetini en çok Avrupa ülkeleri ve ABD belirlediği için, Batı deyince akla önce bu ülkeler geliyor. İşte bu eserde, Avrupa ülkeleri ve ABD’nin dindarlığını belirleyen rakamlar var: Avrupa ülkeleri ve ABD’de ateistlerin oranı şöyle imiş: BatıIAlmanya % 42, Doğu Almanya % 72, İsveç % 85, İngiltere % 44, Fransa % 54, Hollanda % 44, Bunun yanında Japonya % 65, İsrail% 31, Veee... ABD % 5 Çelişkiye görüyor musunuz ? Avrupanın ortalama % 60’ ı , her türlü hürriyetin beşiği ABD’nin % 5’i Ateist. Bunun yanında diğer güney Amerika ülkeleri ile Afrika ve Asya ülkelerindeki ateistlerin genel nüfusa oranları % 1-2 Şimdi bu bilgiler ışığında bu bloğuma koyduğum başlık doğrudur Avrupa toplumları ateisttir. Hani denir ya... İşte şuraya yazıyorum. Avrupa ülkelerinin geleceği yok ! Uzun sürmeyecek bir süreçte çökmeye mahkum. Bizim AB sevdasından vazgeçmemiz lazım ! ...” Son gelişmeliri ibreteli görüyorsunuz. Şu bir gerçek, Hak ile batıl, inananlar inanmayan aynı kapta olmaz, olsa da bozulur, biri diğerine benzemek zorundadar. İnanıyorum ki, biz AB girmeden AB bitecektir. Kalın sağlıcakla.
