TÜİK'in 2011 yılı verilerine göre 592 bin 775çift evlenirken 120 bin 117 boşanma gerçekleşmişti. Bu rakamlar giderekartıyor. Evlenen çiftlerin sayısı 2016 yılında 594 bin 493 iken 2017 yılında%4,2 azalarak 569 bin 459 oldu.
Kaba evlenmehızı binde 7,09 olarak gerçekleşti. Boşanan çiftlerin sayısı 2016 yılında 126bin 164 iken 2017 yılında %1,8 artarak 128 bin 411 oldu. Kaba boşanma hızıbinde 1,6 olarak gerçekleşti.
Yani evlenenher 5 çiftten birisi boşanmaş ki bu çok tehlikeli bir rakamdır. Rakamlar, bukonunun ciddiyetini göstermesi açısından oldukça önem arz ediyor…
Aynı yıl yurt genelindeki boşanmaların nedenleri arasında ilk sırada “geçimsizlik” yer alırken boşanan çiftlerin % 40'ı evliliklerinin ilk beş senesinde, % 24'ü ise 16.senenin ardından eşleriyle yollarını ayırdığı tespit edilmiş.
Boşanan erkeklerin ve kadınların büyükçoğunluğu lise mezunu çıkarken, onları üniversite mezunları takip etti.Boşanmaların en büyük kısmının ilk 5 yıl içinde olması da dikkat çekicibulunuyor.
Hukukçular, boşanma sebepleri ile ilgili zina, hayata kast sebebiyle boşanmailk sıraları almış. Görüldüğü gibi “eğitim düzeyi yükseldikçe” boşanma oranıartıyor. Kırsal kesim hala ailenin kutsallığına inanıyor. Demek ki, bizeğitimde aile sorumluluğunu yeterince veremiyoruz!
Açalım. Her insan farklı kültürlerde yetişir. İçinde bulunduğutoplumun özellikleri kişinin mizacını, hayata bakış açısını, olaylar karşısındaverdiği tepkileri yönlendirir ve üzerinde etkili olur.Kültürün insan mizacıüzerinde etkisi bu kadar fazlayken, iki insanın hayatlarınıbirleştirmeleri;evlenmeleri ve evlenmeleri sonucu kurdukları aile düzeni dekültürden bağımsız düşünülemez.Evliliknasıl ki bu kadar kültürle ilgiliyse boşanma da kültürle yakından ilgilidir. Yani biz çocuklarımıza aile kültürü bilincini vermiyoruz…
SOSYAL BİLİMCİLERHUKUKÇULARDAN FARKLI DÜŞÜNÜYOR
Farklıülkelerde evlenme ve boşanma biçimleri farklılık göstermektedir.Bazı ülkelerdeboşanmaya ve boşanan çiftlere bakış açısı daha hoşgörülüyken bazı kültürlerdeise bu bakış açısı biraz sancılıdır.Bazen de aynı ülke içinde hatta aynı şehiriçinde bile kültürel farklılaşmalar oluşabilir.Dolayısıyla boşanma sebepleri deçok değişken olabilir.Aile Araştırma Kurumunun boşanan çiftler üzerinde yaptığıbir çalışmada, ülkemize has boşanma sebepleri belirlenmiştir.
Boşanmanedenlerindeki sıralama farklı başlıklar altında olsa da, sosyal bilimciler vearaştırmacılar. Boşanma sebeplerini farklı yorumluyorlar.
Bunlar:Aile Sırlarını Dışa Yayma, AileninGöç Etmesi, Kayınvalide-Kayınpeder Sorunları ve/veya Eşlerin AkrabalarınınAileye Müdahalesi, Aldatma, Kocanın İçki ve/veya Kumar Alışkanlığı, Yalan Söyleme, EşlerinAnne ve Babalarının Evlilik Dengesi veya çocukluk Döneminde Aşırı Baskı içindeyetişmesi olarak tespit edilmiş.
SONUÇVE YORUM
Tabiboşanma hukuki haklardan biri olarak kullanılırken, ailenin dağılması ilebirlikte geride kalan çocuklarınbüyük sorunlar yaşadığı, dağılmış aile çocuklarının toplumda ciddi yaralaraçacak psikolojik sorunlarla karşılaşmasına nasıl çözüm bulunması gerekiyor?
Acababoşanma oranlarını geriye çekemez miyiz? İşte bu soruların da cevap bulmasıgerekiyor.
Yaptığımız araştırmalarda, evliliğinöncelikle sağlıklı kurulması. Eşlerin evlilik gibi ciddi bir ortaklığahazırlanması için gerekli eğitim çalışmalarının yapalması bize gore kaçınılmazolarak görülmekte.
Evliliğin sadakat, sevgi, saygı,sorumluluk temelli yapılması, eşlerin karşılıklı haklarını bilmesi, çocukbakımı, ev ekonomisi, sağlıklı iletişim gibi konularda kurslar açılmalı. Anne ve babalar çocuklarınıevliliğe hazırlamalı. Boşanmaya sebep olacak nedenlerin çoğunun ahlaki veekonomik nedenlere dayanması ise, gözleri eğitim sistemimize çevirmektedir!
Nedersiniz?
Pekikalın sağlıcakla.
(NOT.SEVGİLİ AĞABEYİM ERKAN MALKAN, RAHMETİRAHMANA KAVUŞTU. RABBİM CENNETİNE KABUL ETSİN İNŞALLAH, AİLESİNE BU VESİLE İLE TAZİYELERİMİBELİRTİRİM)
