MÜ’m inlerin buluğ çağına ermeden vefat eden çocukları cennette ebedi sevimli cennete layık bir şekilde daimi çocuk kalacakları bildirmektedir. (vildanümmuhalledün) tabiri ile cennete giden baba ve annesinin sevinç kaynağı olarak çocuk sevmek ve okşamak lezzetini daimi olarak tadacakları bildirilmektedir. Dünyada kısa ömürde elemli bir çocuk sevmeye bedel cennette daimi bir şekilde milyonlarca sene evlat sevme ve okşama lezzetini kazanacaklardır. Bir Müslümanın evladı vefat ettiği zaman şöyle düşünmeli: Bu evlat masumdu benim eksik terbiyeme bedel onun halık-ı kerimi onu kendi himayesine aldı. O kerimdir ve Rahimdir diyerek samimi bir teselli bulmalıdır. Belki dünyada kalsaydı kısa bir ömürde sıkıntılı bir çocuk sevmeye bedel ahirette daimi bir sevgi kazanacağına şükretmelidir eğer o çocuk şaki, yaramaz günahlı bir hayat yaşasaydı belki anne babasında sıkıntılı bir hayat yaşatacaktır Salih olsaydı belli bir süre anne babasına yardımı dokunacaktı. Vefatıyla daimi cennet çocuğu olarak Cennette kalacak ve onlara şefaatçi olacaktır. Eğer dünya ebedi olsaydı, insan içinde ebedi kalsaydı belki üzülmenin bir manası olurdu. Madem dünya misafir hanedir. Vefat eden çocuk nereye gitmişse bizlerde oraya gideceğiz. Bu umumi bir caddedir. Madem ayrılık daimi değil ALLAH-ın izni ile cennette görüşülecektir. Elhamdülillah diyerek sabırla şükretmek lazımdır. Hüküm ALLAH-ındır diyerek ona teslim olmak gerekir. Gaflette olanlar İslami ve İmani konulardan mahrum oldukları için ölümü ebedi ayrılık olarak kabul ettiğinden evladının toprak olup gideceğini onu bir daha göremeyeceğini düşündüğünden çok fazla acı ve ıstırap çekerler. Ama Müslüman öyle değil onu cennette mutlaka göreceğini belki de daha güzel bir hayat ortamında olacağını bildiği için onlar kadar acı çekmez. Kendisine hem şefaatçi hem sürekli evlat sevgisi tadacağı için daha mutlu olurlar. Ne mutlu sabır ve şükür içinde kalıp sabredenlere.