Hz. Cercis (a.s) Şam civarında ve Filistin de yaşadığı Hz. İsa dan sonra geldiği için o’nun Dini hükümlerine göre yaşadığı ifade edilmektedir. Son zamanlar da Musul Kralı tarafından şehit edildiği bilinmektedir. (Taberi Tarihi.) Cercis(a.s) yaşadığı bölge putperestlerin yoğunlukta olduğu bir bölgedir. Orada zalim bir Kral bulunmaktdır. Cercis (as) şehir şehir dolaşarak ticaretle uğraşmaktadır.Kazancının çoğunu da fakirlere dağıtın yordu. Bu arada idarecilere de fakirlere zulmetmemelerini öğütlüyordu. Yine bir seferinde Musul’a gider.Yanına da epeyce değerli hediyeler almıştır.Bakar ki Kral büyük bir ateş yaktırmış , halkı da etrafına toplamış, onların puta tapmalarını istemektedir. Kabul etmeyenleri o ateşin içine atıyordu.Bu durumu gören Cercis (a.s) Kralın yanına vararak ; zulmetmemesini , bu kızgınlık ve hiddetini bırakmasını talep der. Kendisinin güvenilir ve doğru sözlü biri olduğunu o’na iletir.Bütün insanların Allah’ın kulu olduğunu, ibadetin ancak Allah’a yapılacağını,Rızkı verenin sadece Allah olduğunu,insanları puta tapmak için zorlamaması gerektiğini öğütler. Hain Kral söz anlamadığı gibi; Cercis (a.s) etmediği işkence kalmaz. O’nun da kendisine inanması için zorlamaya başlar.Cercis(a.s) mın o’nu kabul etmesi mümkün değil. Kral o’nu bir ağaca bağlatarak ; demir tırmıkla sırtını parçalatır. Daha sonrada üzerine sirke ve tuz döktürür öldürür. Ne yapsalar Cercis (a.s) lam Allah birdir der hiç onları umursamaz ve Yüce Yaratıcı o’nu tekrar diriltir. O’na mucize olarak Cenab-ı Hak tarafından şöyle bir vahiy gelir.Kendisinin kafirler tarafından dört kez şehit edileceğini ve tekrar dirileceğini ; Allah kendisine bildirir.Daha sonra zindana atılır.O rada da kimse ile görüşmesin diye el ve ayakları çivilenir, üzerine de büyük bir taş konur. Cena-ı Hak oradan da bir yardımcı göndererek o’nu kurtarır.Zalim Kral ( Dadiyan) daha sonra büyük bir kazanın içerisine attırıp onu kaynatmalarını söyler. Onu da yaparlar, kazana atıp kaynatırlar , fakat kapağı açtıkların da bakarlar yine dirilmiş . Dört defa olmadık işkencelerle öldürülür, Fakat mucize olarak Allah onu tekrar diriltir.Sonun da kendisine çok büyük manevi mertebelere yükseleceği bildirilir.Tepliğ vazifesi bittikten sonra her canlı gibi o da ölümlüdür.En sonun da yine şehit edilerek Rabbine kavuşur. Belki de çok az bir kişi kendisini kabuletmiştir.Netice olarak : Allah tarfındani:” Her Nebi Kendisine taraftar olan olmasa bile arzu edilen neticeyi alacağı bildirmektedir”. Cemaat’in çokluğundan ziyade kalitesi önemlidir. Bazı Peygamberler gelmiş ki bir tek inanı olmamış , Fakat Cenab-ı Hak o’na tam bir Peygamber sevabı ihsan etmiltir. İşte kasideler de dillen dirilen “ Cercisleyin Hak yolun da çıkmayan canı neyleyim” ifadesi bizlere hem bir ders veriyor hem da Allah’a bağlılığın ve imanın uc sınırını gösteriyor,çekmiş olduğu bütün işkencelere rağmen ,inancından zerre kadar taviz vermiyor. Bunu örnekleri daha sonra sahabeler döneminde de yaşanmıştır.Hz.Bilal-ı Habeşi’nin kölelik döneminde at’ın arkasına bağlanıp Mekke sokakların da yerlerde süründürülmüştür. Hatta bazı zamanda sıcak kumlara yatırılarak üzerine büyük taşlar konmuştur.Allah’ı inkar etmesi istenmiştir. O bu kadar işkencelere rağmen ( Allah Vahit ) diye diye bağırmaya devam etmiştir. Yasir ailesini bacaklarından atlara bağlayıp ters istikamete sürerek parçalara ayırmışlardır. Onlar bu işkencelere rağmen Allah diye diye can vermişlerdir. Tarihte buna benzer çok zulüm örnekleri vardır.” Cennet ucuz değil cehennem de lüzumsuz değil” dir. Bizler kendimizi bunlarla kıyas yapacak olsak onlardan ne kadar geride olduğumuz anlaşılacaktır.Günümüzde de bu zalim ve zulümler bitmiş değil. Tarih’in en eski çağlarından beri bu bölgede zulüm hiç eksik olmamıştır.Kader-i İlahimidir bilinmez, Bütün Nemrutlar ve Firavunlar hep bu bölgeden çıkmıştır. Genellikle Mısır çevresinden Firavunlar, Suriye –Irak çevresinden de Nemrutlar türemiştir.Allh’u alem her Peygamberin bir Nemrut’u ve Bir Firavunu olmuştur.Hala bunun mirasçıları devam etmektedir.Yllarca burada yapılan kıyımlar,binlerce mazlumların öldürülmeleri küfrün çirkin yüzünü açıkça göstermektedir.Öyle sanıyorum ki burada geda olanlar öbür alemde Sultan olacaklardır.Bu çekilenlerin mutlak bir mükafatı, zalimlerin de Mahkeme-i Küprada elim bir cezası olacaktır.Yaşasın Zalimler için Cehennem.Kainat’ın Sahip ve Yaratıcısına Yaratıcısına emanet olun.