Önceki günkü yazımda ifade ettiğim gibi çoğumuz gözümüze gördüğümüze inanıveririz. Nitekim bu düşüncemi tasdik eden Yazar Altunbaş: “Zaten biz insanlar şu görme, dokunma konusunda oldum olası yanılırız. Hâlbuki sizin çıplak gözlerinizle göremediğiniz şeyler, gördüklerinizden daha fazladır ve daha güçlüdür. Sizin gücünüz ve silahlarınız görüp dokunduklarınıza karşı etkilidir, göremediklerinizin gücü karşısında çaresiz kalırsınız…” diyor. Evet biz Müslümanlar saf toplumlarız b, aldatılmayı, aldatmayı hiç düşünmeyiz, herkesi kendimiz gibi zannediriz.
Bakınız:“Antarktika hariç bütün dünyayı saran virüs her uğradığı yerde can almaya devam ediyor. Yalnız bu virüs belasının doğal olup olmadığı konusu sosyal medyada hararetli, hararetli tartışılması bir yana, görünürde izah edilmesi çok güç olan olaylar da yaşanıyordu. Gazeteci Bekir Doğan’da dünkü yazısında yine kısmen bu konuya girmiş. “Oyun İçinde Oyun Mu Var?” diye sorguluyor. Dean Koontz’in 39 yıl önce kaleme aldığı The Eyes Of Darknes isimli kitabındaki yazılanların senaryosunun bu gün bir bir gerçekleştiğini belirtiyor.
Şimdi aklımıza onlarca soru geliyor. “Mesela, Çin’de virüs salgını bir anda kesildi. Sanki olaya bıçak vurdunuz o, Çin’i kasıp kavuran virüs yok oldu yerine, bambaşka bir Çin geldi
Bunun ardından, virüse teslim olan diğer Avrupa ülkeleri Çin’den tanı kiti ve diğer malzemeleri almak için adeta kuyruğa girdiler.
Ferhan Karaçam, (Pazartesi günü kaleme aldığı ve Haber 7’de internet sitesinde de) yayınlanan yazısının sonunda şu soruları yönetmiş: “Sizin anlayacağınız ortada garip bir fırıldak dönüyor.
Önceleri, “Çin’in beli kırıldı, ekonomisi battı” derken şimdi Çin, para kazanmaya başladı.
Acaba söylenenler doğru mu çıkıyor? Bu virüs bir laboratuvar işi olabilir mi? Çin, bir veya bir kaç Avrupa ülkesi ile işbirliği içinde bu virüsü önceden planlamış olabilir mi? Virüs laboratuvar çıkışlı mı?
Doğal mı?... Görünmeyen ordular(virüs) harekete geçti ve görünen orduları dize getirdi.
Görünen orduların hiçbir hükmü kalmadı?”
Yani gerçekten bu soruların cevabının araştırılması gerek. ABD’de bir üniversitenin virüsün yapısı ile ilgili çevirisini, bizim hocalardan biri yapmış, ses kaydı sosyal medya da dolaşıyor, onlarda bu corananın canlı olmadığı iddia ediyorlar. Neyse bunlar tıpçıların işi, zaman herşeyi gösterecek ama öngörüleri de yabana atmamak gerek…
GELİŞMELER TÜRKİYE’NİN LEHİNE OLACAK GÖRÜŞÜNDELER
Evet bunlarda gelip geçecek ama hiçbir şey de eskisi gibi olmayacak. Yazar Taha Dağlı bu gelişmelerin batının ve ABD’nin aleyhine, Türkiye ve Doğu’nun lehine olacak diyor. Dağlı ABD’li Hudson Enstitüsü Siyaset Uzmanı Michael Doran’a ait şu sözü üzerinde durmuş: “Türkiye yeni dünya düzeninde önemli avantajlara sahip, bunu görmeyenler büyük resmi kaçırıyor”
Dağlı der ki: Doran’ın söylediği gibi yeni bir dünya düzeni kurulacak sanki. Eldeki veriler bunu gösteriyor. AB hem ekonomik hem siyasi olarak sarsıntı sürecinde. Bu süreçten nasıl çıkacak, belli değil. ABD’de finansal alarm verilmiş durumda, doların etkisi tartışılır hale geldi öyle ki dijital dolardan bahsediliyor.
Rusya ile batı arasındaki kavga büyüyor. Bunu hem petrol fiyatlarının düşürülmesiyle Rusya’ya verilen ekonomik zararda hem de NATO ile Moskova arasında giderek tırmanan askeri gerginlikte görebiliyoruz. Birkaç ay öncesine kadar her gün konuştuğumuz Doğu Akdeniz ve Suriye meseleleri şu an için rafa kaldırılmış, bekliyor. Belli ki salgın atlatılınca oralar yine gündemde olacak. Kaldığı yerden devam edecek ancak bir çok denge değişmiş olacak. Bu kısım Türkiye’yi çok yakından ilgilendiriyor…”
Yazılanlara bakılırsa Doğu, batı; batı da doğu olacak. ABD’li uzman Michael Doran iddiasına göre, belki de Suriye ve Doğu Akdeniz dengelerinin Türkiye lehine değişeceğini ima etmiş olabilir.
Bu sadece Doğu Akdeniz ile de sınırlı değil…” Şimdi sıkı durun ki, Prof. Oktay Sinanoğlu’da aynı şeyleri söylüyor: Bu evrede Türkiye’nin tarım gücü, belirleyici bir unsur olabilir.
Demek istediğim bizler suya, toprağa, tohuma ve değerlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Evet ortada, bir oyun kurucu var, oyun oynanıyor ama sert bir savaş oyunu, bu oyun sonunda herşey değişecek.
Kalın sağlıcakla.