Eskiler bir sıkıntılı durum ile karşılaştıkları zaman: “Gidişin ola da gelişin olmaya!” diye dua ederlerdi. Galiba bizlerde gidecek olan yıl için böyle diyeceğiz. Evet, bir yılı daha geride bırakacağımız şu günlerde, şimdiden yeni yıl beklentiler konuşuluyor. Öngörüler, tahminler ve birbiri ardı sıra sıralanan korkular, ümitler ışığında Yeni Dünya Düzeni empoze ediliyor insanımıza. Bizlerde gizli bir panik, biraz da vehim, gelecek günler, inşallah eskiyi aratmasın diye dualar ediyoruz…
Gerçekten de geride bırakmaya hazırlandığımız 2020 yılı, dünyada ve ülkemizde önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl olarak kayıtlara geçti. Salgın, şiddet olayları, terör saldırıları, doğal afetler ve siyasi krizler başta olmak üzere hiç de iyi şekilde hatırlamayacağımız bir yılı geride bırakıyoruz.
Ajans Press, Türkiye’de ve dünyada ön plana çıkan, medyanın da gündeminde yer alan olayları derlemiş. Haber de ABD’den Bağdat’a yapılan hava saldırısında İran Kudüs Güçleri Komutanı Kasım Süleymani ve Haşd-i Şabi komutanı Ebu Mehdi el Mühendis öldürüldü. Eski Başbakan Bülent Ecevit’in eşi Rahşat Ecevit’in 17 Ocak’ta yaşamını yitirdiğine varana kadar her şeyi yazmış.
Haber çok uzun ve şöyle tamamlanıyor: “Covid-19 aşını geliştiren Alman BioNTech firmasının CEO'su Prof. Dr. Uğur Şahin, 5,12 milyar dolarlık servetiyle Bloomberg'in en zengin 500 kişi listesine girdi.
Gaziantep'teki Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’nin koronavirüslü hastaların tedavi edildiği yoğun bakım ünitesinde, yüksek akım oksijen tüpü dün 04.45 sıralarında patladı ve 12 kişi yaşamını yitirdi…”
Sizin anlayacağınız bu birbiri ardı sıra gelen hadiselerden sonra Dünya’da herkes 2020 gitsin, 2021 yılı gelsin, sıkıntılardan kurtulalım beklentisi içinde. Bazı yorumcular ise yeni yılda daha büyük hadiseler olacak diye öngörü de bulunuyorlar.
2021 YILI DAHA GÜZEL Mİ OLACAK?
Kendini ve haddini bilen bir insan olarak, gelecek yılın, geçmiş yıldan daha iyi veya daha kötü olacağını söyleyemem, çünkü geleceğin sahibi Cenab-ı Allah’tır. Ama bir şey söyleyebilirim, gittiğimiz yol doğru ise, inşallah sonucunda varılan yerde güzel olur. Ama uçurumun kenarından yürüyor ve önünüzde karanlık ise her an her şey olabilir…
Biz inananlar için geçmiş geçmiştir, Mevlâna hazretleri yeni şeyler söylemek lazım diyor ya; evet geleceğe ait yeni şeyler söylemek lazım.
Diyeceğim şu ki: “Geçmişi tövbe anahtarı ile silersek, geleceğe de doğru yoldan doğru metodlar kullanarak yürürsek ümit var olmamak için hiçbir sebep yoktur!”
Öyleyse hemen günahlarımıza tövbe edelim: “Tövbe Yarabbi!” Yaptığımız Nasuh bir tövbe ise tertemiz olacağız inşallah! Biz böyle inanıyoruz. (Kul hakkı hariç)
Yeni yıl da ne olacak? Bilemeyiz ama şeytan da boş durmayacak! Bizlere düşen doğru yol üzere yürümektir. Niyet hayırlı olursa, akıbette hayırlı olur inşallah! Gün doğmadan neler doğar. Ümit varız, çünkü biz inanıyoruz! İnançlı insan da vehim olmaz, olmamalı. Alemin sahibi mazlumları yalnız bırakmayacaktır…
KÖTÜLER DE BOŞ DURMAYACAK
Herkes kendi görevini yapacak. Dün olduğu gibi, bugün de yarında şeytan ve şeytanlaşmış insanlar yine görevlerine devam edecek. Kıyamet kopana kadar da bu böyle devam edecek. Fakat gördüğüm şu ki, şeytan ve avenesi daha fazla çalışıyor, taraftarı da giderek artıyor.
Bakınız Yeni Dünya Düzeni kuruluyor, bazı ülkelerde düzenlerini kurdular bile, Çin gibi… Dijital İmparatorluklarını ilan ettiler. Bu imparatorluklar dünde kurulmuştu, Nemrut, Firavun, Kazıklı Voyvoda, Ebu Cehiller dün yok muydu? Zamanlarının en güçlüleri idi ama her şeyin sahibi olan, son hükmü veren Allah(cc) gereğini yaptı. Burada iyilerin, iyi niyetlilerin kötülere karşı İbrahim-i, Muhammed-i bir duruş sergilememiz önem arz ediyor.
Emir orta da Allah’ın ipine sım sıkı sarılmamız gerekiyor. Şeytanın hilelerini bozmak için, bir ve birlik olmak şartı var. Oturarak, konuşarak, birbirimizle çatışarak bir yere varamayız. İyiler ve inananlar mutlak Nuh’un Gemisinde buluşmalıdırlar.
Kim ne derse desin, inanıyorsak güçlüyüz…
Ve yeryüzünde mutlaka yeni bir Asr-ı Saadet daha yaşanacaktır, biz böyle biliyor, böyle inanıyoruz…
Hadi kalın sağlıcakla.
