Bugünlerde nereye gitsem eğitim konuşuluyor. Çok şükürdiyorum, çünkü bir toplumda eğitim birinci gündem maddesi haline gelmiş ise otoplumun geleceği parlak demektir.

Gündemin birinci maddesinde sınavlar var. Tartışılan bukonu bana göre, daha uzun yıllar tartışılır diye düşünüyorum.  Çünkü sistemimiz seçme üzerine kurgulanmış.Sınavlara karşı değilim, çünkü ölçme ve değerlendirme hayatın her basamağındasöz konusudur.   

Ancak, sınavlar seçmeye yönelik değil, tarama, arama vetanımaya yönelik olursa çok daha iyi olur, gördüğüm kadarı da oraya doğruyönelme eğilimi var.

Aslında Türkiye'nin bu alanda atacağı bir çok adım var,bu adımları da eğitimin mutfağında olanlar atmalı.

Ülkemizdeki sivil toplum örgütleri, atılacak bu adımlarıöncülük yapmalıdır. Eğer, adım atması gerekenler yerinde duruyorsa, birileri degelip sizi itelemek zorunda kalır.

Ülkemizin ana gündemi maddesi eğitim doğru ancak neredebaşlamak gerek. Sadece sınav süreleri ve sayısı konuşulursa eksiklik var.

 

FİNLANDİYA BAŞARDI

Finlandiya eğitimde başardı, tabi sil baştanyaparak:  "İşte size Fin eğitimsistemiyle ilgili 9 şaşırtıcı gerçek. Finlandiya’da zorunlu okula başlama yaşı7.

Yaşları ne olursa olsun, çocuklar okula kendileriyürüyerek ya da bisikletle gidiyor.

Fin kültürü çocukların bağımsız yetişmesini önemsiyor.Çocuklarını okula getirip götüren, ders çalıştıran ebeveynler diye bir şey yok.Fin eğitim müfredatı basit ve genel bir çerçeve tanımlamaktan ibaret. Öğrenciler,kendi ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda kendi eğitim-öğretim programlarınışekillendirme haklarına sahipler. Öğretmenler de öyle. Finli öğrencilere eğitimhayatlarının ilk altı yılında hiçbir şekilde not verilmiyor. Sekizinci sınıfınsonuna kadar  not verme zorunluluğu yokve öğrenciler standardize edilmiş bir sınav sistemine tabi değiller. Sadece 16yaşlarındayken ülke genelinde bir sınava giriyorlar.

Öğretmenler gün boyu sınıfta ortalama dört saat dersveriyor. Haftada iki saati ise mesleki gelişimleri için eğitimlere katılmakiçin ayırıyorlar.

İlk okulda öğrencilerin ders dışı/teneffüs olarakgeçirdikleri zaman toplam 75 dakika. Amerika’da bu oran 27 dakikaya kadardüşüyor. Türkiye’de ise ortalama 45 dakika.

Tüm öğretmenlerin en az master derecesi var ve üniversitebaşarısı en yüksek %10’luk dilim arasından seçiliyorlar. Öğretmenlik toplumgözünde statüsü en yüksek mesleklerden biri.

Finlandiya öğretmenleri başarılı-başarısız olarakyargılamayan bir kültüre sahip. Eksikleri bulunan öğretmenlerin, yeni eğitim-öğretim programlarıylakendilerini geliştirmesinin önü açılıyor. Hiçbir öğretmenin performansnedeniyle işten atılma korkusu yok. Öğrencilere ödev verilmiyor çünküöğrenmenin yeri okuldur.

Her çocuğa bir birey olarak değer veriliyor. Çocuklardanbiri yeterince iyi öğrenemiyorsa öğretmenleri bunu hemen fark ediyor ve çocuğunöğrenme programını onun bireysel ihtiyaçlarına göre düzenliyor. Aynı şey, okulauyum göstermeyen, sıkılan ya da öğrenim durumu programın ilerisinde olan çocuklariçin de geçerli.

Öğretmenlerin yüksek eğitim düzeyi, çocukların her türlügelişimini gözlemleyebilmelerini ve esnek çözümler yaratabilmelerinin en önemlinedeni. İstatistiklere göre çocukların ortalama %30’u eğitim hayatlarının ilkdokuz yılında özel programlarla destekleniyor. Fin okullarında spora bol bolyer var ama spor karşılaşmaları yapacak takımlar yok. Rekabet, üstünlükkazanmak Fin kültüründe değer verilen bir şey değil.

Finlandiya’da özel okul yok ve eğitim harcamalarının tümüdevlet tarafından destekleniyor.

Finlandiya’da okullar birbirleriyle rekabet etmiyor,aksine dayanışıyor. Okulların hemen hemen tümünün başarı düzeyi aynı. Bu yüzdenokulun bir diğerine göre ayrıcalığı yok. Tüm çocuklar zeka ve becerileri neolursa olsun aynı sınıflarda okuyor.

Pek çok Avrupa ülkesi ve Amerika’yla karşılaştırıldığındaFinlandiya’da eğitime ayrılan bütçenin daha fazlası sınıf ortamına yansıyor.Çünkü öğretmenler de, yöneticiler de hemen hemen aynı maaşı alıyor. Bu yüzdenFinlandiya’da eğitim maliyetleri çok daha düşük.

Ancak 15 yıllık kıdemli bir öğretmen ortalama birüniversite mezunundan daha iyi kazanıyor.(Kaynak Handan Saatçıoğlu 2014) Sonsöz, bize göre bir sistem kurmak gerekiyor.

Kalın sağlıcakla.