İnsan oğlu muhteşem bir yaratılışa sahip, hepimizin bilgisi bir ayette Rabbimiz insanın ahsen-i takvim üzerine yaratıldığını, bazen hayvanlardardan aşağı olabileceğimiz gibi, meleklerden bile üstün olanlarımız bulunduğunu mealen bildirmiştir. Yine başka bir ayette;“Biz, hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık” (İsra,70) Bu bağlamda “Evrendeki varlıklara hayır-şer açısından bakıldığında yaratılmış 4 tür varlık vardır ki bunlar melekler, cinler, hayvanlar ve insanlardır. Şeytan da cinlerdendir. Dört büyük melek olan Azrail, Cebrail, Mikail ve İsrafil’in dünyadaki işlerle görevli melekler var bilirsiniz. İsterseniz önce meleklerden üstünlük üzerine durup, sonra aşağıların aşağısından bahsedelim inşallah! “İnsan; bazı özellikleriyle meleklere benzer, bazı özellikleriyle de hayvanlara benzer. Biyolojik açıdan mükemmel yaratılan insan, ruhâni cepheleri açısından da mükemmeldir. Bu yönleriyle Melekler’in üstüne çıkabilecek bir varlıktır. Çünkü o, kâinat ağacının bir neticesidir.İnsan, kendini tanıdığı kadar melekleri de tanıması gereklidir, onların hangi görevleri yaptıkları iyice bilmelidir ki insanların Allah’ın katında meleklerden üstün olup olamıyacağını bilebilsin.   İNSAN EN BÜYÜK SONUÇ Evrenin yaratılmasının en önemli sonucu insanların yaratılmasıdır… Değerli insan elbette takva sahipleridir.  Bu yönü ile nefsine gem vurması, görmeden Rab’bini bilmesi, haddini bilmesi ile  kimi melekleri geçerler.  Ne demişti Üstadımız “İnsan yaratılıştaki özellikleri nedeniyle bir yönüyle meleklere benzer, bir yönüyle de hayvanlara. Allah’a karşı yaptıkları kulluklarında, Allah’ın yeryüzünde güzel isimlerinin ve sıfatlarının yansımalarını görüp anlamada, O’nu en geniş anlamıyla tanımada, Rububiyetini(Cenab-ı Hakk'ın her zaman her yerde her mahluka, muhtaç olduğu şeyleri vermesi) kâinata ilan etmede meleklere benzer. Hatta insanın bu görevleri yapışı, meleklerden daha da ileri bir düzeydedir. Çünkü insana cüzi irade verildiği için onlar meleklerden de üstün olma kapıları açıktır. İradelerini, İlahi rızayı kazanma yolunda sarfedenler ancak bu kapıdan geçebilirler. Derler ki; Abdülkadir Geylani gibi büyük evliyalar, Melek İsrafil’in heykel gibi azemetli büyük yapısını keskin nazarları ve gaybı gören gözleriyle görmüştür…   İNSANI HAYVANLAŞTIRAN ŞERLERİDİR Bediüzzaman der ki; “…Fakat, insanın şerîre(şerli) ve iştihâlı(doymayan) bir nefsi bulunduğundan, melâikenin hilâfına olarak, pek mühim terakkiyât (yükselme)ve tedenniyâta(gerilemeye) mazhardır. Hem, insan, amelinde nefsi için bir haz ve zâtı için bir hisse aradığı için, hayvana benzer.(SÖZLER,24.Söz) Allah; saf güzellik örneği olarak melekleri, kötülüklerin kaynağı olarak şeytanı, iyilik ve kötülük yapmaktan uzak olmaya örnek olarak da hayvanları yaratmıştır. Yaratılıştaki hikmetinin gereği, hem iyilik hem de kötülük yapabilecek yetenekde olarak 4. grupta da insanı yaratmıştır.. Eğer insan kendinde yaratılmış bulunan akıl, cinsel istekler ve öfke- şiddet-saldırganlık gibi 3 temel duyguyu yerinde kullanıp onların esiri olmazsa, meleklerin üstüne çıkar. Aksi halde hayvanlardan aşağıda olur.” Bize düşen  temel duygunun akordudur yani akıl, cinsel dürtüler, kibir ve  öfke-şiddet duygularını iyi akord ederek meleklerin üstüne çıkaracak bir yaşam kurmaktır. Özetlersek konuyu şöyle bağlayabiliriz. “Cenab-ı Hak, hayr-ı mahz olarak melaikeyi yaratmıştır, şerr-i mahz olarak da şeytanı yaratmıştır, hayır ve şerden mahrum olarak behaim ve hayvanatı halk etmiştir. Hikmetin iktizasına göre, hayır ve şerre kadir ve cami olarak dördüncü kısmı teşkil eden beşerin yaratılması da lazımdır ki, beşerin şeheviye ve gadabiye kuvvetleri kuvve-i akliyesine münkad ve mağlup olursa, beşer, mücahedesinden dolayı melaikeye tefevvuk eder. Aksi halde, hayvanattan daha aşağı olur; çünkü özrü yoktur.(İ.İCAZ)( Dr. Selçuk Eskiçubuk) Kalın sağlıcakla. NOT: KAHRAMANMARAŞ OLARAK KİTAP FUARINDA BULUŞALIM. ÇÜNKÜ OKUMAK DİRİLMEKTİR