Ben bu birleşmiş milletlere ( B.M ) kirlenmiş milletler diyorum. Neden öyle diyorum ; çünkü kendinden başka bir işe yaradıkları yok. Bunlar tamamen kirli bir paçavradan ibaret. Yani hiçbir yaraya merhem oldukları bu zaman kadar görülmedi. Hatta yaranın daha da kangren olması için gözlerini kapadılar veya deve kuşu gibi görmemek için kafalarını kuma gömdüler. Dünyanın çeşitli bölgelerinde zulüm gören, işkence çeken hangi insanın yardıma koştular. Koşmayı bırak adeta sağır ve kör oldular.Sanki Bu ezilenler insan değil . Acaba bu kirlenmiş milletler hangi milleti temsil ediyorlar ? Sanırım kendileri gibi kirlenmişleri temsil ediyorlar. Yahut bunlar tamamen ırkçı ancak kendinden olanları veya Ehl-i salibi temsil ediyorlar. Anlaşılan hıristiyan kulübü halinde çalışıyorlar.İşte suriye, arakan , Somali, Saraybosna , ırak, yemen vs….. acaba hangisinin derdine çare olabildiler ? Adeta bunların durumu bize dokunmayan yılan bin yaşasın. Başka kime dokunursa dokunsun bizi ilgilendirmez gibi bir tutum içerisindeler. Bu devran böyle gitmez. O kuruduğunuz yılanalar, çıyanlar akrep gibi dönüp bir gün sizi de sokacaklar. Bekle gör bakalım. Zaten bunlar neyi temsil ediyorlar? Birleşmiş milletler beş on kişimi ?Dünyada bilinen iki yüzün üzerin de devlet var. Peki bunları kim temsil ediyor? Bence bunlar kendinden başkasını temsil etmiyorlar. Kendilerini koruma kalkanı içine almışlar, başkaları umurunda bile değil. Bunun örneğini yıllardır suriye de arakanda açıkça görüyoruz. Bunlar dünyaya kör ve sağırdırlar. Bence birleşmiş milletler olabilmesi için her ülkeden en az bir temsilci olmalı. Her hangi bir konuda karar alırken verirken oylama yapılmalı oy çokluğuna göre karar alınmalıdır. Bu çok daha adaletli olur. O zaman onun adı birleşmiş milletler olabilir. Şu anda bunların hiçbir foksiyonu ve yaptırımı kalmamıştır. Eğer böyle bir teklif kabul görmez ise , o zaman Türk ve Müslüman ülkeler kendi aralarında birleşip ( Birleşik İslam Birliği Ülkeleri) topluluğunu kurmalıdır.Çünkü Bizde merhamet var, insanlık var, acıma duygusu var, sevgi var şefkat var. Zaten bizim Dinimizin adı barıştır. Dünyaya barış ancak öyle gelir. Biz Avrupa da altı yüzyıla yakın insanları barış içinde yaşatmaya çalışmışız .Tarih ortada merak eden baka bilir. Bizim inancımızda savaşta bile çocuklara, kadınlara ve yaşlılara dokunmak yasaktır. Onlar öldürülmez koruma altına alınır. Ama bu gün bakıyoruz etrafımıza inadına sanki çocuk , yaşlı ve kadınlar öldürülüyor. Bu hangi dinde var? Bu durumu, bu zulmü nereye koyacağız. Bunu yegane çaresi bu kirlenmiş milletlerden kurtulup İslam Birliğini ( İttihad-ı İslamı ) kurup kendi yaranıza kendimiz merhem olmalıyız. Ama ticaret konusunda nerede menfaatimiz varsa; bu doğu olur batı olur ticari ilişkilerimizi de kendimiz belirlememiz son derece elzemdir. Bizleri sömürdükleri yeter artık. Kendimize gelelim. Öyle diyor Asrın Alimi : ( Ümit var olunuz Şu istikbal inkıklabatı içerisinde en gür seda İslam-ın sedası olacaktır) diye bizlere uyanık olmamızı ve ye’se düşmeden çalışmamızın önemini vurgulamaktadır. Rabbül alemine emanet olunun.