Zaten biz hep dünya gemisindeyiz: Gidiyoruz bilinen bir akıbete doğru. Gemimizin sür ati bir top mermisinden yetmiş kat daha hızlı.Kaptanımız Kainat’ın sahibi; her şeye gücü yeten yüce Yaratıcı.Eğer bu gemi de bir gün; üzerinde ki günah yükünü ağır bulup bir silkinmeye başlarsa,o zaman vay halimize.Daha fazla ihanetle, isyan ve günahla dünyamızı kirletmeden , kendimize gelsek her halde bizim için daha iyi olacak.İşte Nuh (as) m ı n gemisi de; böyle bir inkar ve günah toplumunun sıkıntısından kurtulmak için; kurtuluşa eren bir gemidir.O dönemin inatçı ve inkarcı kavmi; O kadar ileri gittiler ki: Nuh (as) m ı  hem inkar ham de alay etmeye başladılar. Artık kurtuluş imkanlarının kakmadığını bilen  Cenab- ı Hak ; bu kavmin helak edileceğini, kendisinin bir gemi yaparak: İnanan müminlerle beraber birer çift te evcil hayvanlardan gemiye alarak gemiye koymalarını  ister.Nuh (as) m gemi yapımına başlar.O zamanda gelip yine alay etmeye başlarlar.Cenab- ı Hak Nuh (as) m a ; sen üzülme ilerde bizde onlara la alay edeceğiz  sen moralini sağlam tut buyurur.Nuh(as) m gemiden ayrıl dığı sıralar da, geminin içini pisletirler. Yüce Allah onlara bir kaşıntı ve bir uyuz hastalığı verir.Herkes kaşınmaya başlar.Bir gün ilginç bir olay meydana gelir. Bir kişi pislerken kayar düşer ve üzerine pislik bulaşır.Bakar ki pislik bulaşan yerlerden kaşınma geçmeye başlar. Daha sonra alıp her yerine sürmeye başlar.Derhal gider öbür arkadaşlarına haber verir. Onlarda bakarlar ki olay gerçek. Herkes gelir üzerlerine sürmeye başlar.Gemi de ki pislikleri öyle bir temizlerler ki ; hatta kazıyarak tertemiz ederler.Böylece Yüce Allah kendi pisliklerini yüzlerine sürmek sureti ile temizletir.İnşallah Cenab- ı Hak : Bizim dünya gemimizi de kirletenleri çabuk elen tertemiz etsin. Nihayet beklenen an gelir.Şidetli bir tufan ; yağmur ,sel her taraf su altın da kalmaya başlar.Sular yükselir.Şiddetli tufan başlamıştır.Bir ara Nuh(as) lam oğlu kenan’ı görür ; gel oğlum bana inan, Allah seni kurtaracaktır der.Oğlu hayır, ben şu yüce dağlarda  kendime gizlenecek bir yer bulurum der daha sonra dalgalar arsında kaybolup gider.İnatcı ve inkarcı kavimlerin sonu tarihte hep böyle olmuştur. Kur’an bunlardan bahsederken: Önceki inkarcı kavimlerin halini gördünüz hala ibret almıyacakmısınız diye bizleri uyarmaya teşvik etmektedir.İnkar da çelikleşmiş beyinler o gün de bu gün de hala inatçılıkta devam etmektedirler.O ra da ilginç bir olay daha meydana gelir.Allah emirbuyurur :”Ey sema suyunu tut, Ey arz suyunu çek der” Su çekilir , ortalık durulur Aşağı inerler. Bakarlar ki: Bir bahçe etrafı yeşillik , içerisinde bir ev orada yaşayan bir yaşlı kadın. Yaşlı kadına sorarlar: Büyük bir tufan su felaketi oldu, her yer su altında kaldı, sen nasıl kurtuldun derler.O der ki, bir ara eneğin ayakları biraz çamurlu gelmişti başka da bir şey hissetmedim diye cevap verir.İşte harika bir mucize olayı. Allah kendine hakiki kul olana neler bahşediyor neler.Kafirlerin , zındıkların  çok olması Müslümanlara fütur ve gevşeklik vermesin.Bizler de gemimizle sahil i selamete çıkmak için : Birlik olalım,samimi kul olalım,dürüst olalım, tek gerçek gayemiz Allah rızası olsun.Allah rızası olmadıktan sonra ; bütün dünya senin olsa kaç para eder. Gerçek mümin dünya bomba olsa patlasa onun için vız gelir. Kainat’ın Yaratıcısına emanet olun.