La Nina ve El Nino, anormal hava olaylarının nedenleri arasında…
Hatırlarsanız, 2020 yılı içerisinde La Nina yılına girildiği, yağışların şiddetinin çoğaldığı artık Türkiye’de Akdeniz ikliminden yarı kurak iklime geçildiği belirtilmişti.
Son 52 yılın en sıcak Aralık ayını geçirdik. Barajlardaki su seviyesinin tehlike sinyali vermesi bir tarafa kayak merkezleri kapanma ile karşı karşıya kaldı. Sonra başlayan yağmurlar Haziran sonuna kadar bir anda bastırıp, ardından birçok şehri sel altında bırakan sağanak yağışlara neden oldu. İşin ilginç yanı ise aynı şehirde bir mahallede sel oluşurken, hemen yanı başındaki mahalle selden bihaberdi. Zaman zaman fırtına ve hortum kendini gösterdi. Depremin merkezi Kahramanmaraş’ta bundan nasibini aldı. Selde bilhassa çadırlar sular altında kaldı. Depremin acıları henüz tazeyken Pazarcık’ta çıkan hortum hasara yol açtı.
La Nina, Büyük Okyanus’un doğusundaki deniz suyu sıcaklığının normale göre daha soğuk olduğu bir durumdur. Bu soğuk su akıntıları, nedeniyle dünyanın ne kadar ısındığı fark edilemedi.
El Nino ise Büyük Okyanus’un ekvatora yakın orta ve doğu kesiminde sıcaklıkların 2-3,5 derece arasında yükselmesiyle normalden daha sıcak su akıntılarının meydan geldiği durumdur.
Bu olaylar genellikle rüzgarların zayıflaması ve yönünün değişmesi nedeniyle okyanus sularının akış yönünün tersine dönmesinden kaynaklanıyor. Sonucunda büyük tayfunlar, sel ve kuraklık gibi hava olayları ve basınç değişimleri yaşanıyor. Bazı bölgeler kuraklık ve orman yangınlarıyla mücadele ederken, bazı bölgeler de sel ve fırtınalarla mücadele etmek durumunda kalıyor.
Her ikisi de 2 ila 7 yıl arasında sürüyor.
Dünya Meteorolji Örgütü’ne göre La Nina bitti. Şimdi El Nino kapıya dayandı!
3 Temmuz 2023 Pazartesi günü küresel çapta dünyanın en sıcak günü yaşandı. Ortalama sıcaklık 17 dereceyi geçti. Bir gün sonra rekor yenilendi ve 4 Temmuz günü küresel sıcaklık daha da artarak 17,18 derece olarak ölçüldü. NAOO verilerine göre, dünya yüzeyinden 2 metre yükseklikte ölçülen bu sıcaklık küresel iklim değişikliğinin bir sonucudur.
Dünya en son El Nino olayını 2015-2016 arasında yaşanmış ve 2016 yılı 16,9 derece ile en sıcak yıl olarak kayıtlara geçmişti.
Science dergisi, El Nino’nun gelişiyle birlikte 2023 ve 2024’te sıcaklık rekorlarının yaşanabileceğine dikkat çekti. Bazı ekonomistler El Nino’nun 5 yıl içinde küresel ekonomiye 3 trilyon doların üzerinde zarar vereceğini öngörüyor. Birçok sektörün etkilenmesi bekleniyor.
Örneğin, tarım sektörü üzerinde etkisi; Sıcak hava dalgaları ve düzensiz yağışlar nedeniyle kimi bölgelerde kuraklık, kimi yerlerde ise aşırı yağışlar yaşanması nedeniyle tarım üretimi etkilenir. Kurak yerlerde, su kaynakları azalır ve bitki yetiştirme zorlaşır. Diğer taraftan aşırı yağışlar nedeniyle seller, toprak erozyonu ve bitki hastalıkları gibi sorunlar nedeniyle tarım zarar görür. Bu etkiler, tarım sektöründe fiyat artışlarına, ürün kıtlığına ve hatta gıda güvenliği sorunlarına yol açabilir. Buna paralel gıda fiyatları artar ve tarım gelirlerinde azalmaya neden olur. Hatta şimdiden kakao, kahve fiyatları El Nino etkisine girmiş durumda...
El Nino’nun bir başka etkisi de, deniz ürünleri endüstrisinde görülür. Deniz suyundaki sıcaklığın artmasıyla bazı balık türleri, sıcak suya uyum sağlayamadığı için popülasyonları azalabilir veya göç yollarını değiştirebilir. Bu da balıkçılık faaliyetlerinin azalmasına ve buna paralel ekonomik anlamda daralmaya neden olur.
El Nino’nun etkileri enerji sektörü üzerinde de hissedilir. Özellikle hidroelektrik enerji üretiminde, yağış miktarlarındaki değişimlerin verimliliği etkileyebileceği ve aşırı yağışların madencilik bölgelerinde üretimi- dağıtımı zorlaştırabileceği ifade ediliyor. Kuraklık döneminde hidroelektrik santrallerinin verimlilik düşer ve enerji üretimi azalır. Dolayısıyla enerji fiyatları artar ve elektrik kesintileri oluşmasına yol açabilir. Şiddetli yağış durumunda ise enerji altyapıları hasara neden olabilir ve onarımlar maliyetli bir süreci başlatabilir.
El Nino’nun etkileri sadce tarım, balıkçılık ve enerji sektörleriyle sınırlı değildir. Turizm, ulaşım, sigorta, giyim gibi diğer sektörlerde etkilenebilir. Örneğin, havayollarında aşırı hava olayları nedeniyle uçuş iptalleri, yaşanmasına neden olabilir. Seyahat planlarını etkileyebilir, turistik gezilerin sekteye uğramasıyla turizm gelirlerini azaltabilir.
Sigorta şirketleri de daha fazla taleple karşılaşabilir ve bu da maliyetlerin artmasına neden olur.
Giyim sektörü için öngörülebilir hava tahminleri önemlidir. Çünkü sezon kıyafetleri hazırlanırken gelecek dönem havanın beklenenden sıcak ya da soğuk olması, havadaki beklenmedik değişimler satışları etkilemektedir.
İnsan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle sağlık maliyetlerinde artışa yol açar, gibi ekonomik etkiler geniş bir yelpazede hissedilir.
Son olarak, La Nina, El Nino ya da başka etmenler nedeniyle iklim değişken hale geldikçe ne kadar savunmasız olabileceğimizi örneklerle hem dünyada izledik, hem de ülkemizde yaşadık. Bu nedenle gelecek adına önlem almalıyız! Su kaynaklarını sürdürülebilir şekilde kullanmak, tarımı uyumlu hale getirmek, sağlık sorunları ve afet risklerine karşı hazırlıklı olmak için stratejiler geliştirilmelidir.
Bireyler olarak, enerji tüketimini azaltmak, sürdürülebilir ulaşım seçeneklerini tercih etmek, atık yönetimine dikkat etmek ve doğal kaynakları korumak ve benzeri adımları ivedilikle atmalıyız.
Sağlıcakla…