Bu haftaaldatılmak, kandırılmak üzerine sizlerle sohbet etmek istiyorum.

Sondanbaşlarsak, Cumhurbaşkanımız ülkede bir kriz olmadığını, olan bitenin birmanipülasyondan ibaret olduğunu söylüyor. Peki bizim gibi sıradan insanlarülkede bir kriz olup olmadığı hakkında acaba ne düşünüyor. Bu ülkenin insanlarıkriz konusunda hiçte yabana atılamayacak ölçüde bilgi ve tecrübeye sahiptir.Markete gittiğinde bir çok temel ihtiyaç maddesinin altı ay öncesine göre yüzdeelli ile yüzde yüz arasında arttığını gören on iki milyon emekli, dört milyonmemur, milyonlarca asgari ücretliye göre bu durum bir kriz midir, değil midir?

 Okullar açıldığında velilerden bir-iki topfotokopi kağıdı ister okul yönetimleri. İstesinler, nihayetinde çocuklar içinkullanılacaktır. Ancak bir yıl önce sekiz ile on lira arasında olan bir topfotokopi kağıdı yirmi lirayı aştıysa bu bir kriz midir yoksa önemsiz birayrıntı mıdır?

Bunlarsıradan, önemsiz hususlar diyorsanız daha önemli bir konuya geçelim. Bakalımkim kimi manipüle ediyor. Merkez bankasının döviz rezervi konusu önemli birekonomik enstrüman olarak zaman zaman cumhurbaşkanımızca dillendirilen birkonudur. Daha üç ay önce yapılan seçim süreci boyunca merkez bankasının döviz rezervininnasıl otuz beş milyar dolardan yüz otuz milyar dolara yükseltildiğindenbahseden konuşmalara şahit olduk milletçe. Özellikle son iki ayda manipüleedilen döviz piyasaları sonucu paramızın nasıl devalüe edildiğini gördük. Hepdüşünüyordum, madem ülkemin merkez bankasının rezervleri bu kadar yüksek iseülkeden birkaç milyar dolar çıksa ne olurdu. Aslında çok fazla bir şey olmazdı.Peki niçin her şey altüst olmuştu. Çünkü merkez bankamızın rezervi söylendiğigibi yüz otuz milyar falan değildi.

Dünya gazetesiekonomi yazarı Alaattin AKTAŞ’ın 10 Eylül tarihli makalesi ile bu konuda saplasamanın birbirine karıştırıldığını aslında 2018 Ağustos ayı sonu itibarıyladöviz rezervimizin 18.2 milyar dolar olduğunu öğrenmiş oldum. Üzerine 9 milyardolarlık altın rezervini de eklersek toplam merkez bankası rezervimiz 27 milyardoların biraz üzerinde oluyor. Bu konuda daha fazla detayı merak edenlerbahsettiğim tarihli makaleyi okusunlar.

Sizler nedüşünürsünüz bilmem, bana göre birileri yıllardır cumhurbaşkanımızı merkezbankasının döviz rezervi konusunda manipüle etmiş.

Geçelim birbaşka manipülatif( yani manipüle edilmiş) konuya.

Dershanelerkonusu uzun yıllardır hep gündemimizi işgal etmiştir. Cumhurbaşkanımızın bukonudaki hassasiyeti malum. Bu konudaki haklı ısrarı nedeniyle fetö isyanbayrağını çekip, emperyalist güçlerle işbirliği içinde cumhurbaşkanımızıncanına kastetmeye, ülkemizi işgal etmeye bile kalktılar. Liselere geçişte büyükoranda sınavsız yerleşme sağlandığından bir yıl önce liselere geçiş sınavı içinaçılan etüt merkezleri kapatılmış, üniversitelere hazırlık amaçlı kursmerkezleri ise tek bir alanda( MATEMATİK, FİZİK, KİMYA, vs.) olmak kaydıyla açılmalarınaizin verilmişti. Ancak bu ülkede bir çok konuda olduğu gibi bu konuda istismaredilmiş ( ilgililerin gözlerinin içine baka baka) tek bir alanda alınan izinleeskiden olduğu gibi dershanecilik yapılmaya devam ediliyordu. Yaklaşık on günönce görsel medyada bir haber dolaşıma girdi. Şehit ve gazi yakınları ileözellikle şehit çocukları konusunda çok hassas olduğunu bildiğimizcumhurbaşkanımız 15 Temmuz gecesinin kahramanlarından Ömer Halis Demirinçocuğunu arayıp neler yaptığını sorduğunda aldığı cevap üzerine verdiği tepkişu.” Ne! dershaneler hala kapatılmadı mı?” Muhtemeldir ki cumhurbaşkanımız bukonuda belirli çevrelerce manipüle edilmiştir.

Cumhurbaşkanıbu durum üzerine dershanelerin derhal kapatılmasını bir kez daha emrediyor.Merak ettim acaba bu konuda bir gelişme var mı diye, bir tanıdık aracılığı ileİl Milli Eğitim Müdürlüğünün özel öğretimle ilgili biriminden  sordurdum. Alınan cevap: Şu an için bu konudaher hangi bir yeni talimat yok.

 

Şehrimizinhemen her köşesinde mantar gibi türeyen yeni tür mekanlar Cafe’ler. Hangi paraylabu kadar çok yapılıyor doğrusu hep merakıma mucip olmuştur. Umarım devletimizindesteği ile değildir. Cumhurbaşkanımızın hassas olduğu bir diğer hususta sigarakonusudur. Stadyumlarda, hatta parklarda bile içimi sınırlandırılan sigara negariptir ki cafe denen bu mekanlarda serbestçe içilmektedir. Cumhurbaşkanı bumekanlardan birisine özellikle taşra da habersizce uğrarsa talimatlarınınaksine nasıl manipüle edildiğini gözleri ile görecektir.

Son olarakmanipüle edilen önemli bir hususa değinip bu haftalık yazımızı noktalayalım.Hızlı kentleşme sonucu özellikle 60-70 yıllarda başlayıp devam eden sağlıksız yapılarınsağlıklı bir hale getirilmesi amacıyla kentsel dönüşüm adıyla bir proje tümülke çapında hayata geçirildi. Amaç buydu ve doğru bir amaçtı, ancak bir çokkonuda olduğu gibi bu konuda çarpıtıldı, yani manipüle edildi. Şehrimize birgöz attığımızda kentsel dönüşüm çalışması yapılması gereken o kadar çok alanvar ki. Gelgör ki bu alanlarda hiçbir çalışma yapılmazken, ana cadde üzerindeözellikle dükkan olmayan çok katlı yapılar yıkılarak altlarına dükkan yapılıyor,müeahit memnun, ev sahipleri evleri yenileniyor, yapım sürecinde de devlettenkira desteği alıyorlar, peki devlet bu işte ne kazanıyor? Amaç neydi sonuç neoldu. İşte  manipüle edilmiş bir konudaha.

Evet ülkemizson aylarda özellikle dış kaynaklı güçlerin planlı manipülasyonuna maruzkalmakta. Ancak birde yerli manipülasyoncular var. Cumhurbaşkanını bilemanipüle ediyorlar.

Sağlık veesenlikle kalın.