Dünkü yazımda Yazar ve Düşünür Alev Alatlı’nın Kur’an eğitimi üzerine bir değerlendirmesini paylaşmış, sonra düşüncelerimizi yazmıştık.

Yazı yayınlandıktan sonra  güzel dönütler aldım, öneri ve düşüncelerin her biri ayrı boyutlara taşıdı bizleri.

Şimdi insan ruh ve bedenden yaratılmıştır. Sadece bedene hitap eden eğitim, yarım eder insanı; bunun gibi sadece din eğitimi ile yetinmek de doğru değildir. Bunun için iki kanatlı kuş olmak gerekiyor.

Alatlı, din eğitimi konusunda şöyle diyor: “Hani diyoruz ya, din eğitimi çok önemli. Çocuğun ruh terbiyesinde 1. Planda bir konudur. Açayım istiyorum.  “Çocuğun ilk altı–yedi yılında zihinsel değil, bedensel eğitime önem vermeli. Okul öncesi yaşlarda Kuran kursları, şekilcilikten öteye geçmediği gibi, çocuğu ezberciliğe sevk ediyor. Oysa, ezbercilik, ahlâk düşkünlüğünün ilk adımı. Kaldı ki, din, entelektüel bir tasarımla da içselleştirilemiyor.)“İlâhi dürtü” diye bir şey var ki, yakalayabilmek, reşit olmayı gerektiriyor. Bu da buluğ çağının atlatılması demek ki, yaklaşık lise sonuna denk geliyor.

(Bu konuda yazara katıldığım ve katılmadığım yönler var. Bence ilahiyatçılar ve uzmanlar bu konuya netlik kazandırmalı. Bir başka gün bu konudaki düşüncemi yazacağım)

ERGENLİK DÖNEMİNDE DİN EĞİTİM

Felsefeye, psikolojiye, dinlere ilişkin en hararetli tartışmaların bu yıllarda yapılıyor olması boşuna değil. Yüksek eğitim, insanoğlunun dünyevi bilgilerden ziyade ilâhi arayışlarının yoğunlaştığı döneme denk. Ders kitaplarının ötesinde, kişisel arayışlar, sezgiler, eski alışkanlıkların irdelenmesi, gerekli ve mümkün olan durumlarda değiştirilme çabaları hep bu yıllarda. Ortaya çıkıyor ki, eğitimsizlik tevazu getirmediği gibi, maneviyatı da yüceltmiyor. Bu nedenle diyorlar ki, Yaratan’ı en iyi içselleştirenler, vukuf sahibi entelektüellerdir.

Öte yandan, din ile ilâhiyat aynı şey değildir. İlâhi olanı hissetmekle, ilâhiyatı bilmek de aynı şey değildir. Bu nedenledir ki, aradaki köprüyü kuran din öğretmenlerinin nitelikleri çok önem kazanıyor. Öğretmen ancak kendisi ilâhi dürtüden nasibini almış birisiyse, bilgisini aktarabilir. Bu bağlamda, kâğıt üzerindeki başarılarından çok, inancının, deneyiminin sahiciliği önemlidir.

TETEBBU

Tetebbu ki, derinliğine, inter–aktif düşünme demektir, edilgen olamaz. Başkalarının düşüncelerini irdeler, tartar, geliştirmeye çalışır. Tetebbu, açık ve kapsamlı düşünebilme yetisi gerektirir ki, bu da beynin gelişmişliği ile doğru orantılıdır. Aklın yaşta değil, başta olduğu doğrudur. Buna karşın, tetebbu, asgari bir olgunlaşma süresi talep eder ki, bu da en az üniversite demektir.

Bu girizgâhtan sonra, bu ülkede nicedir, Müslümanlığı bir “meslek”, bir “kariyer” olarak gördüğümüzü hissettiğimi söylemeli, nedenlerini de hemen sıralamalıyım. İlki, imam hatiplerin “meslek lisesi” hüviyetleri. “İmamlık”ın, bir “meslek” olarak düşünülmesini değil, her Müslüman’ın meslek sahibi bir imam olması gerektiğini düşünüyorum. İmamlığın, mahallelinin “dinî işlerine nezaret eden” ve adeta bir “teşrifatçı” şekilciliğine indirgenen statüsünün, mutlak surette nitelik ve nicelik itibarıyla yüceltilmesi gerektiğini savunuyorum. İmam ya da hatip, bir mavi yaka, orta kademe hizmetli değil, İslami dünya görüşüne bütünüyle hakim, deyiş yerindeyse, İslam ilâhiyatının “doktoru” olmadığı sürece, camilerin, hissettikleri “İlâhi dürtü”yü reikiden, yogaya, Prisma’dan adını bile bilmediğimiz nice ruhani ses veren toplulaşmalara yönlendirenlere, kapalı kalmaya devam edeceğini düşünüyorum.”(Kaynak Alev Alatlı, Düşünce Mektebi)

TOPLAMAK GEREKİRSE

Din hayatımızın her anında bize gerekli, yol gösterici bilgiler anlamına gelir. Güzel ahlak diye tanımlayanlarda vardır. Her ne ise, din bize göre Kur’anın bütünü ve Efendimizin(sav) öğretmenliğidir.

Eğer biz yeni nesle doğru temel bilgileri öğretmen isek o başka yöne kayar, yani nefsini dost edinir.

Beşikten, mezara kadar ilim öğrenmemiz gerekin bir dinin mensubu olarak, her yaş gurubundaki çocuğun dini bilgisini eksik tutmamalıyız. Bunu yaparken de doğru usul ve metodlar uygulamalıyız. Yani her anne ve baba, çocuğunu İslama göre, Efendimizi örnek tutarak çocuğuna dini bilgileri vermeli…

Peki kalın sağlıcakla.