Eğitim yılı başlıyor, hatta öğretmenler için başladı veonlar okullarında sene başı ilk toplantılarını gerçekleştirdiler. Okul açılanakadar da hazırlıklarını tamamlayacaklar, inşallah hayırlı bir eğitim yılıgeçiririz…
Bilindiği gibi eğitimin en önemli unsurları arasındaöğretmen ilk sırada yer alır. Sonra veli ve idareciyi sıralamaya koyabiliriz.
Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk, 2018-2019 eğitim öğretim yılı Eylül dönemimesleki çalışma programı kapsamında öğretmenlere hitap etti. Konuşmasında: Öğretmenlerindaha iyi yetişmiş bireyler olarak sistemimize girmesini sağlamak için büyükçaplı öğretmen eğitimi projeleri başlatatılacağını söyledi. Açıklamaları meslekdaşlarım arasında heyecanasebep oldu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir paradigmaiçinde olduğunu yavaş yavaş hissediyoruz diyen Bakanımız Selçuk, önceki konuşmasında sistemin tümüyledönüştürülmesi gerektiğini söylemiş. Şöyle diyor hocamız: “Sistemintümüyle dönüştürülmesi gerekiyor. 1970’lerden beri eğitim sistemininistikametinde bir değişiklik, kayıp var. Bugünlerde daha önemli bu. Bizim içingünlük operasyonlarla, şu uygulamayı değiştirelim, iki-üç basamaklı olsun gibibir dönüşüm değil bu. Çok daha büyük. Sistemintümüyle dönüştürülmesi gereken bir durumdan söz ediyorum. Türkiye’ninimkanları giderek artıyor. Talim Terbiye Kurulu’ndaki (TTK) görevim sırasındaöğretmen, öğrenci sayısı konusunda hayal ettiğim birçok şey aslında bugün var.Çok mesafe almışız.
ZİHNİYET DÖNÜŞECEK
Selçuk şöyle devam ediyor: “Bunu dönüştürmenin zihniyetkısmındayız. Eğer sizin katkınız, desteğiniz olursa zihniyetin dönüşmesi çokdaha kısalacak. Bu çağ bize ilginç mesajlar da veriyor. İnsanı araçlardazengin, amaçlarda yoksul kılan bir çağda yaşıyoruz. Doğayı yoketmek, uygarlık oldu bu çağda. Biz millet dediğimizde sadece insanlardanbahsetmemeliyiz, kurdu, kuşu, ormanı hepsini milletin içinde ele almalıyız. Birsoru sorma zaruretimiz var: Bizim dünyaya teklifimiz ne olacak? Bunun arayışıve gayreti içindeyiz. Bilimi,toplumumuzun hayrı için kullanmak gerekliliği var. Mevcut uygarlığınbilimle, akılla yükselen değerleri var. Dünyadaki dördüncü büyük kırılmayıkavrayamazsak büyük sıkıntılarla karşılaşmamız mümkün.
DÖNÜŞÜM KOLAY OLMAYACAK
Kararlı bir öğretmen kitlemiz var. Bunun için mutluyuz.Bir dil kurmak zorundayız. Bunu yapmazsak kavram oluşturamayız. Kendimiziözgürleştiremeyiz. Okullarımızın atölyelerle zenginleşmesi çok önemli. Bilgiden üretime dönen bir eğitimeihtiyacımız var. Bilgimiz gerçekten fazla, ancak bunun görgüyedönüşmesinde sıkıntılar yaşıyoruz. Devasa bir sistemde bu değişiklik, dönüşümnasıl olacak? Elbette kolay olmayacak. O yüzden zamana ihtiyacımız var. Bizdenacil, köklü değişiklikler beklemeyin derken, anlatmak istediğim bu aslında.
150 ülkeden daha fazla sayıda öğrenci sayımız var.Hakkını verdiğimizde bu büyük bir nimet, veremediğimizde de büyük bir külfetinişareti. En küçük bir değişiklik binlerce öğretmenimizi, öğrencimizi etkiliyor.Ekip olarak nasıl yapacağımızı biliyoruz. Uzun yıllardır Türkiye’de oluşmuşbirikimler var yeter ki, öğretmenlerimizin desteği olsun. Öğrenmeyibırakmasınlar. Bu bağlamda da mesleki çalışma programını sizlere ulaştırdık.Kısmen zenginleştirmeye çalıştık. Ancak eminim önümüzdeki yıllarda öğretmeneğitiminden ne kastettiğimizi daha net, belirgin şekilde göreceksiniz…”
Tüm buaçıklamalardan anlıyoruz ki, eğitimde birşeyler yapılacaksa bu öğretmensiz aslaolmaz. Evet, eğitimin asli unsuru öğrenci ama o öğrenciyi de sevgisiyliyönlendirecek ve tabir yerinde ise yoğuracak olan da öğretmenlerimizdir.
Eğer, bu sistem değişicekse bu öğretmenle olur. Sonuçolarak öğretmen artık aradığı desteği buldu, ona düşen ise kendisine sunulan budeğerleri kabul etmek ve değişime destek vermektir.
Çünkü yeni nesil öğretmenlerineseri olacaktır. Hocamızın şu tespitleri ile yazıma son vereyim: “Öğretmenin omuzlarında yükselmeyensistemin tarihte yeri yok. İyi eğitimi büyük binalar değil, iyi insanlarveriyor. İnsan, insanın gölgesindeyetişir. Güçlü bir şahsiyet söz konusuysa, güçlü şahsiyeti olan talebeleryetişecektir.
Halın kalın sağlıcakla.