Kur’an-ı Kerim’de Fecr Suresinde “On geceye yemin” ederek başlar. Rabbimizin kastettiği o günlerin içindeyiz Allah’ualem.
Bazı kitaplarda Ramazan ayının son günü veya Muharrem’in ilk on günü olarak da belirtilen o on gecenin daha çok içinde bulunduğumuz şu on gün olduğu üzerinde alimler görüş birliği içindedirler.
Şu anda Zilhicce ayının içindeyiz, hemen ifade ediyim ki, hacılarımız nasıl ki bu ayın 9. Günü Arafat’a çıkıp, orada hacı olup tüm günahları af oluyorsa, inşallah bizlerinde burada bu günleri iyi değerlendirirsek, hacı kardeşlerimiz gibi günahlarımız af olacak, umuyoruz, yalvarıyoruz ve bekliyoruz…
Biliyorsunuz hacı adaylarımız Mekke’ye geçtiler. Bu günlerde Mina’ya geçecekler(Diyanet yoğunluk nedeni ile hacıları götürmüyor ancak isteyen hocaefendi ile birlikte giden kafileler var) orada Efendimiz(sav) gibi üç günden sonra Arafat’a geçerler. Burada vakfe töreni yapılır. Artık hacı olunmuştur, gözyaşları sel olmuştur, hacılarımız birbirlerini kucaklar, tebrik ederler. Sonrasında Öğle ile İkindi namazı birlikte kılınır ve kafile Müzdelife’ye topluca geçerler. Burada akşam ile yatsı namazları birlikte kılınır. Şeytanı taşlamak için, küçük taşlar toplanır. Sabah namazı da Müzdelife’de kılınıp yine vakfe yaptıktan sonra, bayram sabahı şeytan taşlanmaya başlar.
Müzdelife Vakfesi çok önemli ve Diyanet İşleri Başkanlığımız yoğunluk nedeni ile son yıllarda yaptıramıyor ama bence hac proğramına yeniden alınmalı…
HAC ARAFAT’TIR
Bunları niye yazıyorum? Bizler Kabe’de değiliz, hacca da gitmedik değil mi? Evet, biz orada değiliz ama ruhumuz orada olmalı, kalbimiz birlikte çarpmalı, her Müslüman böyle düşünmeli…
Hacılarımızı bu günlerde taklit etmede büyük faydalar var. Yani şahsen şu günlerde orada olmak isterdim, bütün hacı kardeşlerimize sorun, hatta gitmeyenlere herkes orada olmak isterdi. En azından ben böyle düşünüyorum. Bunun için orada yapılan ibadetleri, burada da yapmada fayda var, bu nedenle yazıyorum...
Neyse devam edelim. Arafat’ta hacılarımız vakfeye durduğunuda, bizde burada(evimiz, bağımız, işyerimizin bir köşesinde vakfeye durmalıyız)
Yapabiliyorsak, ihramlı yapmalıyız bu töreni, Diyanet İşleri Başkanımızın veya ilgili konuşmacıları dinlemeli, dualarına amin demeliyiz.(Not, bu yazdıklarım farz, vacip ya da sünnet değil, sadece hacılarımız heyecanını duymayı arzulamak diyelim)
Şeytanı bayram sabahı bizde taşlıyalım, nefsimizin üzerine oturalım, ipini sağlam tutalım ki, bizde şeytanı taşlamış olalım. Sonra Kabe’yi ziyaret tavafı, say yapma(Safa-Merve arasında 7 gidip dönüş)ve Kurban keserek bayrama başlamak..
TUTABİLİYORSAK ORUÇ TUTALIM
Allah dostlara Zilhicce ayının 9. Günü, yani hacılar Arafatta iken oruç tutulmasının sevabının çok büyük olduğunu söylerler.
Evet, dua, oruç, namaz, zikir, tefekkür derken bu on günü en iyi şekilde değerlendirmede büyük fayda var.
Bakınız, bunu kendim yazıyorum değil mi, içinizden bir kardeşimiz umulur ki, bizden daha güzel ibadet yapar, işte onun yüzüsuyu hürmetine Rabbim hepimizi affeder.
Değerleri kardeşlerim, salih amellerin Allah’a en ziyade sevgili olduğu günler bu on gün. Ondaki her bir günün orucu bir yıllık oruç sevabına denk diyenler var. Ondaki bir gece kıyamı, yani ibadetle ihya etmemiz kimilerine göre Kadir Gecesi kıyamına denktir.(Tirmizi, Savm, 52, İbnMaceSıyam, 39)
Özetle şu günlerin kıymetini bilelim, dünya kaçmaya devam ediyor, bizde kovalıyoruz ama yakalayamıyoruz. Bu koşuşturmaya 5 dakika ara verelim ve Allah(cc) diyelim. Diyelim ki, Rabbimiz ülkemize birlik ve dirlik versin, kardeşliğimizi pekiştirsin, huzur içinde diğer Müslüman kardeşlerimize yardım elimizi uzatalım.
Milletimiz tarih boyu İslam’ın bayraktarlığını yapmış, yine yapmaya devam edecektir, bizi düşen Allah’ın ipine sımsıkı sarılmak. Efendimizin(sav) çizgisini aynen devam ettirmektir.
Unutmayalım, hak gelmeden, batıl gitmez. Peki kalın sağlıcakla.
Allah’a emanet olun, birbirimize duayı da eksik etmeyelim.
