Tarihin en sıkıntılı dönemlerinden birini atlattık. Hepimiz de samimiyet testinden geçtik. Darbe girişiminin ilk günü hatırlıyorum da kimileri marketlere ve akaryakıt istasyonlarına koşarken, bazıları “Allah’a ekber!” diyerek  sesi kısılana kadar ‘vatanım’ diye haykırıyordu… Bazılarımız konvoylar düzenlerken, bazılarımız balkonlardan umursamazca onlara baktık… Meydanları dolduranlarla; parkları dolduranlar elbette aynı kefeye konulamazlardı. Dün akşam, son nöbete gittik. Orada küç bir yavrumuz, şehitler için bir şiir okudu. Ama nasıl okudu biliyor musunuz? Hem ağladı, hem ağlattı. İşte size samimiyet testini başarıyla geçen bir yavrumuz… Saat 24;00 yanımda arkadaşım Emrullah Görgel ile meydanın çevresinde gezerken, bir eski dostum orada bulunanlardan bazılarının samimi olmadığını, sırf göstermelik olsun diye bulunduklarını ima etti. Bilemem dedim, kim samimi kim göstermelik, elbette Allah doğrusunu bilir. Ben bilsem bilsem kendimi bilebilirim, dedim ve ayrıldık.   NE YİĞİTLER VARMIŞ O darbe teşebbüsünün gecesindeyiz,  saat 02;00’de tek başına 80 yaşlarında, ayağı sakat bir ninemin elinde bayrak ile meydanlara gittiğini gördüm.  İşte samimiyet testinden geçen bir ninemiz dedim kendi kendime... İlk gece bizde yollardaydık ama İstanbul’da tankların üzerine yürüyen “hanım efendi” ile kendimi karşılaştırdığımda o benden çok daha yiğit ve samimidir deyiverdim. Tabi kendimi soruyorum kimi zaman, Maraş’ta da  tanklar yürüseydi, başımızın üzerinden bombalar yağmış olsaydı acaba ben de tanklara, uçaklara, toplara karşı durabilecek miydim? Bu soru karşısında şöyle bir duruverdim! Hiçde öyle kolay değildi, tankın önüne yatmak. İşte onlarca askerin karşısına çıkarak, “ Durun yapmayın, bunlar sizin analarınız, babalarınız onlara silah doğrultamazsınız!” diyen hanımefendi samimiyet testinden geçmiştir. Darbe gerçekleşmezse kurban adıyorum diyen, bir öğretmen kardeşimi biliyorum , erkesi gün şükür kurbanını kesmişti. İşte samimiyet testinden geçen bir vatandaş daha. Bir başka örnek, dolara olan vatansever iş adamları, dövizleri bozdurarak piyasaların rahatlamasına sebep olmuşlar, bunu yaparken vatanım demişlerse işte samimiyet testinden geçenlerden olmuşlardır. Kanlı gecenin kahramanı çok, şehitlerimiz var, gazilerimiz var, yaylım ateşi karşısında Çanakkale misali ölümün üzerine korkmadan gidenler var. Diğer yandan, vatanı satmak isteyen hainlerde var.   TURNUSOL KAĞIDI Evet 15 Temmuz olayları  bir çoğumuzu samimiyet testine tabi tuttu. Söz konusu vatan ise gerisi teferruat diyen, partisini, cemaatini, mezhepini, ırkını geridi bırakıp ‘vatanım diyerek, hainlere dur diyerek can verenler. Diğer yandan sessiz kalanlar. Tabi darbe destekçileri de vardı onlarda yurt dışına kaçıyorlar, bazıları ise kanun önünde hesap veriyorlar. Diyeceğim şu ki, turnusol kağıdı kimyada kullanılan ayıraçlardan bir tanesidir. Çözeltilerdeki asit ve bazları ayırt etmekte kullanılır. Turnusol, asitle temas ettiğinde kırmızı, bazla temas ettiğinde mavi renk verir. Bizde turnusol kağıdı gibiydik, kimimiz kırmızı kimimiz maviye boyandık, bazılarımızın ise hiç rengi yoktu. 15 Temmuz bize bir çok şeyi öğretti, eksileri olduysada artıları çok daha fazla idi. Bir defa ülkemin içindeki kanser hücrelerinin temizlenmesine başlandı. İkincisi birliğimiz sağlandı. Üçüncüsü ise hepimiz samimiyet testinden geçtik. Yani kim nedir, ne değildir bu hadise ile ortaya çıktı.  Şimdi sıra kendimize çeki düzen vermeye geldi. Herkes kendini düzelterek, temiz ve şeffaf olan topluma katkı sağlamalı, yeni bir samimiyet testine hazır olmalı. Kalın sağlıcakla