.

Bundan tam 106 yıl önce, 1914’ün son ayında Kafkas cephesinde neler oldu neler… Orada 90 bin askerimizi kaybettik. Kimisi şehit oldu, kimisi Ruslara esir düştü. Kimisi perli perişan, ser sefil hastalıktan öldü.

Başkumandan Vekili Enver Paşa, Rusların eline geçen Kars’ı geri almak istiyordu. Böylece Azerbaycan Bakü yolu açılacaktı. Bunu sağlamak için hemen Kars’ı bir taarruzla alabileceğini düşünüyordu. Halbuki Kafkas cephesindeki Üçüncü Ordu Kumandanı Hasan İzzet Paşa bu görüşte değildi. Çünkü askerin kışlık donanım ve teçhizatı yetersizdi. Bu koşullarda bir kış taarruzu çılgınlık olurdu.

.

Bunun üzerine Enver Paşa, Genelkurmay İkinci Başkanı Hâfız Hakkı Bey’i durumu yerinde incelemek üzere Kafkas cephesine gönderdi.

Hafız Hakkı Bey’in raporu doğrultusunda Enver Paşa, cepheye gitmeye karar verdi. Genelkurmay Başkanı General Bronsart, Harekât Şubesi Başkanı Yarbay Feldman ve maiyetiyle 6 Aralık’ta Yavuz zırhlısıyla İstanbul’dan Trabzon’a hareket etti. 15 Aralık’ta Köprüköy’deki ordu karargâhına vasıl oldu.

.

Başkumandan vekili Enver Paşa Rusları Allahüekber dağlarından aşarak vuracaktı. Böylelikle Kars‘ı kurtaracaktı. Azerbaycan yolu açılacaktı.

Allahuekber dağlarının 3 bin rakımlı geçitlerinde ısı zaman zaman sıfırın altında 30 dereceyi gösteriyordu. Kışlık donanım yetersizdi. Türk askerlerinin büyük bölümü çölden gelmişti ve üzerlerinde yazlık üniformalar vardı.

.

Kafkas cephesine gönderilen 100.000 takım kışlık giyim taşıyan gemiler, Rus filosu tarafından Karadeniz’de batırıldı.

Enver Paşa bunları fazla önemsemiyordu. Başarı, her askerin kalbindeki yiğitlik ve cesaretle kazanılacaktı. İman gücüne güveniyordu. Harekâta muhalif olan kolordu kumandanlarını değiştirdi.

18 Aralık gecesi ordu kumandanlığını üstlenerek harekâtın sevk ve idaresini eline aldı. Enver Paşa, 19 Aralık gecesi taarruz emrini imzaladı. Harekât 22 Aralık sabahı başlayacaktı. Nitekim öyle oldu. Ama sonuç bir felaketti.

.

Kafkas cephesine giden askerler düşmanla değil kış şartlarıyla savaştılar. Kars’a ulaşamadan Allahüekber dağlarında, Soğanlı dağının eteğinde Şenkaya’ya yakın Bardız Deresi’nde, Çil Horoz dağında, Çakır Baba’da donarak şehit oldular. Asıl donma zirveye yakın yerde Taht yaylalarında oldu.

.

6 Ocak, 1915'te Sarıkamış Harekâtında Üçüncü Ordu karargahı ateş altında kaldı. Hafız Hakkı Paşa geri çekilme emri verdi. Bu bir bozgundu. 7 Ocak günü, Üçüncü Ordunun kalanı ricat etti. Erzurum’a geri dönüş başladı. Enver Paşa, yenilgiden sonra komutanlığı bırakarak İstanbul'a döndü. Üçüncü Ordu Komutanı Hafız Hakkı Paşa Erzurum’da hastalanıp öldü.

.

Sarıkamış’ta dondurucu soğuk altında askerlerimizin durumunu Kurmay Subay Şerif Bey “Sarıkamış” adlı kitabında şöyle anlatıyor:

“Yol kenarında karların içinde çömelmiş bir asker, bir yığın karı kollarıyla kucaklamış, titreyerek, feryat ederek dişleriyle kemiriyordu. Kaldırıp yola sevk etmek istedim. Beni hiç görmedi. Zavallı çıldırmıştı. Bu suretle şu lanetli buzullar içinde biz belki on bin kişiden fazla insanı bir günde karların altına bıraktık ve geçtik”.

.

Rus Kafkas Ordusu Kurmay Başkan Vekili Dük Aleksandroviç Pietroviç, Sarıkamış’ta gördüklerini anılarında şöyle tasvir ediyor:

“İlk sırada diz çökmüş 9 kahraman. Mavzerleriyle nişan almışlar, tetiğe asılmak üzereler ama asılamamışlar… İkinci sırada cephane taşıyanlar var, sandıkları bir avuçlamışlar ki, kainattan hırslarını almak istiyor gibiler. Öylesine kaskatı kesilmişler… Ve sağ başta Binbaşı Nihat. Dimdik ayakta, başı açık, saçları beyaza boyanmış, gözleri karşıda… Allahuekber dağlarındaki son Türk müfrezesini teslim alamadım. Bizden çok evvel, Allah’larına teslim olmuşlardı.”

.

Sağ kalanları da Ruslar toplamış. Koymuşlar Gediksatılmış’taki esir kampına.

Vee ağıtlar yakılmış Sarıkamış trajedisi üstüne. İşte türkülerde dile gelen Sarıkamış felaketi.

Önce Araştırmacı Emir Kalkan’ın Tomarzalı Çetin Önal’dan derlediği Sarıkamış Ağıdı’ndan bazı dörtlükler:

.

Sarıkamış’ta var maşın

Urus yığmış ağır koşun

Bizim uşak açık, cılbak

Dağlarda buyudu kışın

.

Sarıkamış içi meşe

Urus yaktı hep ateşe

Bizi koydu eli bağlı

Nere gitti Enver Paşa

.

Sarıkamış al kan oldu

Zalim Urus murat aldı

Kimsesiz kız, dul gelinler

Kara giyip saçın yoldu

.

Enver Paşa hücum dedi

Yarıldı Moskof’un ödü

Zalim Allahüekber dağı

Neçe yiğit aslan yedi

.

Allah(hü)ekber başı duman

Olduk Urus’a perişan

Kör olasın Hakkı Paşa

Sen eyledin bizi pişman

.

Âşık İmami’nin Zala kadından derlediği ağıt:

.

Sarıkamış Altın Bulak

Soğanlı'yı nerden bilek

Bizim uşak göycek gezer

Ağca zıbın kara yelek

.

Yüzbaşılar binbaşılar

Tabur tabur karşılar

Bir kar yağar İnce İnce

Yatan şehitler ışılar

.

Gözünü sevdiğim Eşe

Tekerim dayandı taşa

Seferberliği durdur

Elin öpem Enver Paşa

.

İbrişimin kozaları

Batsın Avşar kazaları

Sarıkamış'ta kırıldı

Gonca gülün tazeleri

.

Bu dörtlükler de aynı trajediyi anlatıyor:

.

Bir kurt dadandı desteme

Bir oğlan düştü hıstama

Kağıt yazar tel çekerim

Sadırazam şeyhislama

.

Karlı dağların yelkesi

Geçti feleğin öykesi

Ağca zıbın gara yelek

Geldi yiğidin soyhası

.

Bu zaman adam mı gider

Dağları bürüdü kırcı

Sarıkamış’da galanın

Teri kokar burcu burcu

.

Sarıkamış görkemlice

Alnı gara perçemlice

Şu geline sahip gerek

Tor galmadı kümküm goca

.

Ağşam oldu gün aşırır

Adamı soğuk şaşırır

Şu zaman asker mi gider

Ellerini buz deşirir