Yeni Zelanda’da ki vahşet bütün Müslümanları derinden üzdü! Allah(cc) için namaza giden bir ibadet hanedeki Müslüman veya bir başka dindike insana saldırmak için hayvandan da aşağı olmak gerekiyor, bu yaratık ve yaratıklara insan demeye dilim varmadığı için böyle konuya girdim.

Tekrar giriş yaparak yazıma başlamak istiyorum. Gün geçmiyor ki, özellikle batı ülkelerinde hatta tüm dünyada Müslümanlara saldırı olmasın.

Şu Arap Baharı dahil, BOP dahil, ekonomimizin muhatap olduğu gizli darbe girişimleri dahil hepsinin arkasında şu İslam Korkusu yaşanıyor.

Şimdi bu olayın tahlilini yapalım, kısaca. Katliam için bir Cuma gününde yapılıyor. Yani Cuma gününde camilerde Müslümanların sayısının başka günlerden fazla olduğu hesaplanmış.

Eş zamanlı bir saldırı daha var. Yani hedef toplu katliam olarak belirlenmiş ki son verilerde şehit olan sayısı 50 yaralı ise 20’den fazla.

Sonra Anasofya’dan bahsediyor, Türkiye’yi hedef seçiyor. Zannedirim iki defa da ülkemize geliyor. 

Detaylara baktığımızda saldırgan ve saldırganlar mahlukatların arabasından cephanelik çıkıyor. Sanki savaşa gidiyorlar adi mahluklar. En adi yönü ise bu insanlar arkadan vuruluyor…

Bunları ciddi ciddi düşünmek gerek.

KÜFÜR TEK MİLLET

Mahlukat sosyal medya üzerinden de vahşeti canlı yayınlıyıp, dünyaya duyurmadan çekinmiyor. 70 sayfalık manifesto da milletimizle ilgili kinini dile getirmiş. Topraklarınızda yaşayın diyor, Boğaz’ın batı kesmine geçip Avrupa’ya geçmeyin diyor. Hatta İstanbul’un bir Hırıstiyan şehri olacağını yazmış. Silahının üzeride de yine şifreler yer alıyor…

Yapılanın amacı belli tam bir İslam düşmanlığı veya korkusu. Emperyalizmin oyuncağı veya piyonu olan istikbarat örgütlerinin, bize aba altından sopa göstermesi olarak da değerlendirebiliriz.

Tabi ki bu saldırı ne ilk ve nede son olacak. Küfrün hırsını haçlı seferlerinden biliyoruz, son olarak bu oyunun içine siyonizm de dahil edildi. Yani bilerek isteyerek, tahrik ediyorlar Müslümanları…

Diyanet İşleri Başkanlığı ise geçtiğimiz Cuma günü bu konuda üzüntülerini dile getirirken, bizleri sakin olmaya çağırdı.

İşte aradaki fark şu, onlar masum ve tertemiz Müslümanları öldürmeyi planlarken, biz Müslümanlar ise birbirimize sabır tavriye ediyoruz. Özellikle ehli din hatta dinsizler için kurtuluş duaları yapıyoruz. Yini de dua yapacağız. Ama tedbiri de elden bırakmayacağız çünkü küfür tek millet diyor Rabbimiz…

Şunu söylemek istiyorum bu canilere cesaret veren ABD ve Batılı Liderler de en az bu cani kadar suçlu çünkü ona yataklık yapıyorlar…

BİZİ ANLATILAN BATI

Değerli dostlar, emperyalizmin ve siyonizmin hedefleri belli. Bugün bütün dünyadaki terörizmi destekleyenler bunlardır. Tahrik edenler kendiler, sonra da timsah gözyaşları döküyorlar! Gerçek üzüntüsü olanları tenzih ediyorum.

Bu durumda biz Müslümanların da yapması gerekenler var. Artık, bu timsah gözyaşı dökenlere aldanmamamız gerekiyor. Batı ırkçılığı körüklüyor.  Barış yerine, dinler arası savaşı planlıyorlar. Son dünya savaşı olsun istiyorlar.  Hatırlayın daha yeni Arap Baharı diyerek, binlerce çocuğu öldürüp, göçlere sebep olanlar bunlar. Faşist akımlar bu nedenle gün geçtikçe artıyor, bu söylediklerimi inkar edemezler, çünkü bir gerçektir.

İslam ve terörü yan yana getirebiliyorlar, sonra korkular oluşturuyorlar. Haşa, bin defa haşa çünkü, bizim dinimiz barış dini. Bir insanı haksız yere öldüren, tüm insanlığı öldürmüş gibidir…

Diyeceğim şu, Avrupa ve ABD terörizme destek vermeyi bırakmalı, İslamı karalamayı bırakıp yüce dinimizden nasiplenmeye yönelmeli. Yoksa doğacak yine hadiselerin tek sorumlusu onlar olacaktır. Bu durum ise insanlığa yapılmış en büyük suç olacaktır.

Kalın sağlıcakla.