Dün ve bugüne bakarak yarın hakkında tahminlerde bulunmakmümkün. Şu batılı ülkelerin, tarih boyunca bizim için düşündüklerinin hiçdeğişmediğini bu gün daha net görmekteyiz. Ancak Kuran’ın ifadesi ile’ küfrüntek millet olduğu’ bugünkü kadar açık görülmemiştir!

Ama bazıları tarihi şuurdan yoksun olduğu için, bugerçeği göremiyor.  Nasıl mı?

Bu tarih unutkanı içinde olanlara,  şer odaklarının yaptıklarını aslında sık sıkhatırlatmak gerek.  Şimdi yüz yılınbaşına dönelim. I.Dünya Savaşı'nda ölen 9.5 milyon insanın %95'i asker,%5'isivildi, II. Dünya Savaşı'nda ölen 65 milyon insanın ise %33'ü asker, %67'sisivildi görülüyor ki, savaşlarda daha çok siviller ölüyor.

İşte bu bağlamda bir gerçek daha ortaya çıkıyor, sevgilidostlar, tarih bilincinden yoksun bir nesil yetiştirmek asla doğru değildir.

Eğer siz, doğru tarihi insanlara öğretmezseniz,dost-düşman ayıramayan nesiller, tuzağa düşer ve tarihte yeniden tekerrür eder.

İşin doğrusu bu manada gerek dünya gençliği adına vegerekse ülkemdeki yetişen yeni nesil adına korkular yaşıyorum, kaygılıyım…

Konu uzun, gelin biz bugünü dönelim.

 

 BUGÜN FARKLI MI?

Suriye ve Irak’ta devam eden sorunları, savaşları, dünyaşadığımız olaylardan ayrı tutmamız mümkün değil,   birbirinden ayrı ele almak mümkün değil.

Neler oluyor bir özetleyelim isterseniz; “Rusya,Türkiye’nin girişimiyle İdlib sorunun savaşmadan müzakerelerle çözülmesine şanstanımak istiyor.  Operasyonlar bittiktensonra bölgede bir yönetim inşa etmek için PKK/PYD, ABD ile birlikte çalışıyor.ABD bunu istikrarın inşası olarak tanımlasa da, PKK/PYD bir garnizon devletinşa etmeye girişecektir” değerlendirmesi yapılıyor. İşte bizim haklarınısavunduğumuz, Müslümanlara İdlib’i ve çevresini belki bırakacaklar.

Yine Suriye ve Irak’ta devam eden sorunları, savaşlarıbirbirinden ayrı ele almak mümkün değil. Bu tablo bize harita okuma biçimimizideğiştirmemiz gerektiğini söylüyor. Kim söyleyen, güvenlik uzmanları .  

Nihat Ali Özcan hafta içerisinde(Pazar günü) MilliyetGazetesinde şöyle bir değerlendirme yaptı; “Devletler, devlet dışı aktörlerfarklı araçlarla, farklı hedefler peşinde ve farklı ilişki biçiminde mücadeleiçindeler. Böyle bir ortamda Türkiye endişelenmekte haklı. Özelde Suriye veIrak’ı birlikte kapsayacak, genelde tüm aktörleri, yöntemleri hesaba katacakbir çıkış bulmak zorunda. Irak ve Suriye’yi bir bütün olarak ele almamız,devletler merkezli siyasetin yanı sıra devlet dışı aktörleri de içine alan yenibir aşamayı gözetmemiz gerekiyor. Suriye’de aynı anda iç içe geçmiş farklıolgular yaşanıyor. Özellikle ABD ile Rusya arasındaki rekabetin Suriye’ningeleceğindeki belirleyici olacağı açık. Yine iki ülkenin Suriye’yi okumabiçimleri birbirlerinden ve Türkiye’den farklı.

ABD gibi Putin de, PKK/PYD’yi terör parantezindegörmüyor. PKK/PYD’yi ABD’nin insiyatifine terk etmiyor. Bu nedenle Afrin’de Rusaskeri polisi görev yapmaya devam ediyor. Putin, kendi çıkarları bağlamındaEsad rejimini destekliyor. Yeni Suriye’nin politik sisteminin temel özelliğiRusya’nın bu ülkedeki çıkarların tehdit etmeyecek şekilde olacaktır.

 

 YENİ HARİTALARÇİZİLECEK

Yine yazar, çizer ve güvenlik uzmanları der ki; ‘Her şeyyeni savaşa göre düzenlenecek’ABD, Rakka operasyonunun tamamlandığını açıkladı.PKK/PYD bu operasyonda bin 100 militanı kaybetti. 3 bin 900 civarında yaralısıvar. Operasyonlar bittikten sonrabölgede bir yönetim inşa etmek için PKK/PYD, ABD ile birlikte çalışıyor. ABDbunu istikrarın inşası olarak tanımlasa da, PKK/PYD bir garnizon devlet inşaetmeye girişecektir.  Her şeyaskeri normlara ve muhtemel bir yeni savaşa göre düzenlenecektir…”

Sizinanlayacağınız Ortadoğu patlamaya hazır bir bomba ve bu olup bitenlerin arkasında Siyonizm ve evanjelistler var. Ortak çalışıyorlar, hani Kur’an diyor ya,“Küfür tek millettir!”

Peki, biz Müslümanlar nerede duruyoruz. Küfür tek milletolmuş üzerimize saldırırken, bizde amipler gibi parçalanıp, bölünüyoruz.İlahiyatçılarımız bile birbirine düşmüş durumda. Yapmamız gereken ise,kardeşliktir, “Müslümanlar bir vücudun organları!” Misali birlik olmalı ki,Rabbim bizleri Hendek Savaşında, 15 Temmuz’da olduğu gibi korusun…

Evet tarih ve milli şuuru olan gençlik yetiştirmeliyiz,hem de tez elden…

Kalın sağlıcakla.