Bu haftakisohbetimiz ufak tefek şeylerle alakalı.

Basın veyayın organlarımızda zaman zaman bu ufak tefek şeyler bayağı bir mesele halinegelebiliyor.

ToplumMüslüman olunca öğrenme amaçlı bazı sualler sorulabiliyor.

Mesela; Solelle yemek yemenin hükmü nedir? Gibi.

Elcevap:Zaruret olmadıkça Müslüman yemeğini sağ elle yemelidir.

Dayanağınedir ? diye sorulduğunda,

Elcevap: AllahResulü( S.A.V) “Sizden birisi sol eliyle yiyip içmesin, çünkü şeytan soluylayer içer” Buyurmuştur.

Bu durumutoplumumuzun kahir ekseriyeti bilir. Bunu bilmek için özel bir eğitim almayagerek yok. Büyüklerimizden böyle öğrendik, bizde çocuklarımıza böyleyapacaksınız diye öğretiyoruz.

Zatenverilen cevaptan Müslüman mütedeyyin kesim değil,  modern olduğunu etrafa göstermek içinözellikle sol elle yemeğe çalışanlar rahatsız oluyor.

Neymişefendim; Her şey bitti, her şeyi hallettik, bir tek derdimiz sol elle yemek mi?Toplumun bu kadar derdi tasası dururken böyle ufak tefek şeylerle uğraşmaktaneyin nesi canım. Hırsızlık, yolsuzluk, kadın cinayeti, vs.

Değerlidostlar her olumlu ya da olumsuz sonuca atılacak bir küçük adımla başlanmıyormu?

Hem Allah’ınResulü eğer ehemmiyetsiz olsaydı ümmetine böyle tembihte bulunur muydu? Aslındabir işi şeytanın yaptığı gibi yapmak her kötülüğün de başı değil midir?

Siz siz olunçocuklarınıza;  Babalarınızdandedelerinizden öğrendiğiniz gibi yemek yeme adabını öğretin. Bırakın el alemnasıl yerse yesin.

 

Gelelimikinci konumuza. Yine ulusal medyamıza yer alan bir tartışma. Hem işyerlerimiz, hem de meskenlerimiz çok katlı olduğundan asansör kullanıyoruz.

Bu esnadabir erkek  ve bir kadının asansördeyalnız başına bulunmalarının hükmü nedir? diye soruluyor.

Elcevap:Müslüman bir erkekle Müslüman bir kadının tek başlarına  asansörde bulunmaları doğru değildir.

Bu cevapüzerine malum modern kesim hemen feryadı fiğana başlıyor. İşiniz gücünüzcinsellik, aklınız sürekli uçkurunuzda diye suçlamada bulunuyorlar.

Halbuki konuonları ilgilendirmiyor. Konu İslami hususlarda bilinçlenmeye çalışan kesiminsorunu.

Peki ulemabu cevabı neye dayandırıyor?

Tabi kiResulullah’a.

HadisiŞerifte “Bir erkekle bir kadın kapalı mekânda yalnız kaldıklarında üçüncüsüşeytandır” Buyuruluyor.

Şeytandırdeyip geçmeyelim. Cennetten kovulunca insanları azdırmak için kıyamete kadarAllah’tan izin istemiş, bu izin şeytana verilmiştir, haberiniz olsun.

Peki böylebir durumda, yani iş yerinde ya da konutumuzda asansör kullanmak zorundakaldığımızda kadın veya erkek olarak böyle bir şey başımıza geldiğinde nasıl davranalımki şeytan üçüncümüz olmasın?

Asansörönünde bekliyorsunuz. Asansör geldi, o anda bir hanımefendi hızla geldi veasansöre sizden önce girdi.

a)      Asansöre binmiyorsunuz, beklemeyitercih ediyorsunuz, doğrusunu yapıyorsunuz.

b)      Siz önce asansöre bindiniz, asansörkapanmadan son anda  bir hanımefendi  asansöre bindi. Artık asansörden inme imkânınızkalmadığından zaruret hali oluşuyor, ancak kadınla her hangi bir göz temasıkurmamaya ve farklı yöne bakarak durmaya dikkat etmek şartıyla. Yolculukesnasında yapılacak en güzel şey ise Nas suresini okumaktır derim. Yok sizkibar olup tanımadığınız ya da tanısanız bile hanımefendi ile sohbet etmeyionun gözlerinin içine bakmayı tercih ederseniz, o anda şeytanın size refakatetmesini kabul etmiş olursunuz.

Yukarıda zikrettiğim davranış kalıbıyalnız erkekler içindir. Kadın konusu hassas olduğundan girmemeyi tercihediyorum.

 

Sorunun kökten çözümü ise bugün içinçok uçuk bir fikir olsa da: Kadının ahiret için evini tercih etmesi, meskenlerimizinde tez zamanda asansörsüz, yani müstakil hale gelmesidir.

İlle de hemen çözüm diyorsanız,kadınlar için arı asansör yaparsınız.

 

Bir mikrobun salgın hastalığa nedenolduğunu, bir spermle bir yumurtanın döllenmesi sonucu nice Trupm’lar,Putin’ler, Esed’ler  meydana geldiğiniunutmayalım. Küçük şeylere dikkat edelim

Görüşmek üzere