Bugün dünyanın neresinde bir “kaos” çatışma, kargaşa ya da problem varsa arkasında aydınlandığını zannedenlerin “ kaostan Düzen” felsefesinin yattığına emin olabilirsiniz. Çünkü ancak bu sayede varlıklarını devam ettirebiliyorlar. Durumun farkında olmayan ülkeler ve toplumlarda maalesef her defasında aynı tezgâha geliyorlar. Tarihi olayları dikkatle incelediğimizde, kaotik olaylardan hep birilerinin daha fazla zengin olduğunu ve yönetimlerde de bir şekilde söz sahibi oldukları görülmektedir. İşte kaotik işleyişten fayda uman veya fayda sağlayan her yapı kurum ve kuruluşun bu sapkın adamları, Illuminati’den başkası değildir. İşte bu yüzden de ayık ve uyanık olmak gelecek tehlike ve tehditlere karşıda tedbirler almak zorundayız. Yoksa İnsanlığın kaderi nüfus olarak beş yüz milyona inmiş gerisi bir şekilde katledilmiş masumlar olacak ve Hazret-i Allah uyuyanları ve uyarıldığı halde olan bitenleri önemsemeyip, gaflet uykusunda kalmayı tercih edenleri affetmeyecek. Araştırmacı Yazar Atilla Akar, “Derin Dünya Devleti “ isimli önemli ve değerli çalışmasında, 1. Dünya Savaşı sonrasında olan bitenleri, şu şekilde özetlemekte ve insanların da dikkatini çekmek için uğraşmaktadır. Eserin 227. Sayfasında sayın yazar demektedir ki : “
Birinci Dünya Savaşı devletleri tasfiye ederken, aynı dönemde İlluminati’nin adamları, uluslar arası bankerler olarak, çok büyük mali güçlere hükmeder duruma geldiler. İkinci Dünya Savaşı, Avrupa’yı yeniden dizayn etmenin fırsatlarını getirirken, ilerleyen yıllarda AB, bir Bilderberg projesi olarak realize edilmiştir. Ayrıca kuracakları “evrensel imparatorluk” adına hizmet eden kurumlar, NATO, BM gibi uluslararası yaptırım organları doğmuştur. Ayrıca İlluminati, Amerika Birleşik Devletlerini dünyada en büyük süper güç konumuna yükseltmiştir. “ Ancak kıymetli okurlarım bilmelidirler ki, dünyanın sözde efendilerinin tasarladıkları kaoslar, başarmak istedikleri ve başardıklarının yanında, üzülerek ifade ediyorum ki çok küçük kalmaktadır. Yeni Dünya Düzenini tasarlayanlar tüm enerji ve kuvvetleriyle kendi planladıkları “Kara Büyü ile yapacakları Büyük Kaotik” ortama hazırlanmaktadırlar. Tabi ki sadece Kara Büyü ayinlerini kullanmayacaklar. Psikolojik harbin silahları, iktisat ilminin sağlayacağı imkânlar ve teknolojinin kuvvetiyle birlikte, var olan bütün güçlerini seferber ederek, İnsanlığı, önce esir edecekler sonra da kendilerine yeter miktarda ( kaynaklar beş yüz milyon diyor ) insan bırakarak gerisini de yok edecekler. Büyük yıkım onların çoktandır üzerinde çalıştıkları projedir. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu yolda da epey mesafede kat ettiler.
(DEVAM EDECEK)