Demek ki hiçbir şey başladığı gibi gitmiyor. Annemle babam aşık olarak evlenmişler. Evliliklerinin ilk 7-8 yılı en ufak bir tartışma olmadan,birbirlerini üzmemek için bir tek üzücü söz söylemeden çok mutlu geçmiş. Ben ve kardeşim o mutlu yılların meyvesi olarak güzel günler yaşadık. Hatırlıyorum 7 yaşındaydım . Babam bir akşam eve geç geldi ,annemin telaşını ve üzüntüsünü hiç unutmuyorum. “Acaba başına bir şey mi geldi, kazamı oldu ?” gibi çeşitli sorularla kendini helak etti. Onun telaşını görünce ben de “babama bir şey mi oldu” diye ağladım . Babam gelince ,günlerdir ayrı kalmışız gibi ona sarıldık , o da şaşırdı . Bir misafiri gelmiş ,onunla yemek yemişler . Telefonla haber vermediği için özür diledi.
Babam ticaretle uğraşan ,titiz,hali vakti yerinde, işini dikkatli ve severek yapan başarılı bir iş adamıydı .Annem ise yüksek tahsili olduğu halde, iyi bir ev hanımı olmak ve çocuklarını daha iyi yetiştirmek için çalışmamış. Küçük kız kardeşim benden 2 yaş küçük , taş bebek gibi güzel bir kız.Çoğu zaman onunla oynar ona ablalık yapardım .Doğum günüm yaklaşıyordu ,annem 8 yaşına basacağım günü sınıf arkadaşlarımla pastanede kutlamak için program yapıyordu. Ogün geldi ,her şey hazırlanmış , kıyafetlerimizi giyinmiş pastaneye gidecektik . Pastaneye ödenecek parayı çok bulan babamla annem hiç görmediğimiz bir şekilde tartışmaya başladılar. Aslında babam para konusunda pek sorun çıkarmazdı ama ne olduysa o gün bu konuda bizim yanımızda tartıştılar . İki kız kardeş korku ve şaşkınlıkla odamıza gittik.Biraz sonra sokak kapısı hızla kapandı. Annem hiç bir şey olmamış gibi odaya gelip “haydi çocuklar gidiyoruz geç kalmayalım” dedi .Soru sormadan evden çıktık.
O gün annemin benim için hislerine hakim olarak ,partinin güzel geçmesi için büyük çaba harcadığını düşünüyorum. Hakikaten her şey çok güzel olmuştu. Eve mutlu döndük. Bu tartışma annemle babamın yıllar sonra şahit olduğumuz ilk tartışmalarıydı. Sanki büyü bozulmuş gibi o gözlerdeki sevgi ışığı artık kaybolmuştu. Bazı günler babamın eve geç gelmeleri,annemin böyle gecelerde kayıtsızlığı beni şaşırtıyordu. Yanımızda değil ama odalarında zaman zaman seslerini yükselttiklerini , dışarıya çıktıklarında yüzlerindeki ifadeden tartıştıklarını anlıyordum. Bu durum beni hem korkutuyor hem de üzüyordu. Böyle zamanlarda kendimi çok yalnız ve terk edilmiş gibi hissediyordum .Annemin bize aşırı düşkünlüğü bile bu duygularımı değiştirmiyordu. Babamla aramızdaki mesafe ben büyüdükçe açılmaya başladı. Tartışmalarda hep babamı haksız buluyordum . Belki de bu duygu , ilk tartışmalarına sebep olan para konusundan ileri geliyordu. Ogün babama para için tartışma çıkarmasını hiç yakıştıramamıştım .
Yıllar ilerledikçe kavgalarda arttı . Artık 12 yaşıma gelmiştim ve ben babamın eve her geç gelişinde kesinlikle uyuyamıyor yatağımda çeşitli düşünceler içinde , onun anahtarla kapıyı açmasını bekliyordum. Gine böyle bir gecede , saat 1,30 gibi anahtar sesini beklerken kapı zili çaldı. Yatakta doğruldum ,odamızın kapısından annemin aceleyle yürüyüp kapıyı açtığını gördüm. Babamın bir arkadaşının “ yenge kusura bakma ,araba kullanamayacak durumdaydı .” diyen sesini duydum. Annem teşekkür ederek kapıyı kapattı ve babama “”nedir bu halin ,bu kadar içmen doğrumu”? dedi. Yürümekte zorlanan babam ise “vır vır etmede üzerimi çıkarmama yardım et” diye söylendi. Annemi bakışlarıyla bile incitmek istemeyen babamın bu değişken tavırları beni çok şaşırtıyordu. Odamın kapısının iki parmak aralığından onları izliyordum ve kalbim yerinden fırlayacakmış gibi çarpıyordu. Korkuyordum ,babamın anneme bağırmasından korkuyordum .Odalarının kapısı kapanınca daha fazla beklemedim yattım ama uzun bir süre uyuyamadım.