Kahramanmaraş CHP Milletvekili Al Öztunç, geçtiğimiz hafta Kervan Han’da basın toplantısı gerçekleştirdi.
İlimizde bulunan yazılı basın ve sosyal medya oldukça ilgi gösterdi. Öztunç, ana muhalefet milletvekili olmasına rağmen herkes tarafından sevilen ve sayılan bir vekilimiz. Öztunç için partili partisiz olsun önemli değil. Her işi düşenin işine yapar ve ilgilenir. Bu özelliği kendisini öne çıkartan bu sahiplenme duygusudur.
Ali Öztunç bu gelişinde oldukça duygu yüklüydü. Komşu ilerin yazılı ve sözlü basını kendisine haberlerinde yer verirken, Kahramanmaraş basınının yeteri kadar yer vermediğini söyledi. Burada yapılan haberler diğer illeri de beslediğini öne sürerek “Arkadaşlar neden benim haberlerimi yapmıyorsunuz?” diye üzüntülerini dile getirdi.
Ali Öztunç, serzenişlerinde haklılık payı elbette var. Ancak burada nedenlerini açıklamaya gerek yok zaten kendisi de biliyor. 14 Haziran’da yapılan milletvekilleri seçimlerinde Ak Partiye %47 oy, 24 Haziran’da da ikinci kez yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimimde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a %76 oy verdi Kahramanmaraş…
Kahramanmaraş’ta bu dönem CHP iki milletvekili çıkartmış ise buda Ali Öztunç’un gayretleriyle olmuştur. Öztunç daha önce 30 bin oy veren CHP seçmeni son seçimlerde 105 bin oy kullanmıştır. Bu “atom karınca” Öztunç’un sayesinde olmuştur.
Ak Partinin bu kadar üstün oy farkını da gözeterek yazılı basın ve sosyal medyanın ister istemez ibreyi AK Partiye çeviriyor. Şunu da inkar edemeyiz. Ali Öztunç’un geldiği gün Sosyal Güvenlik Bakanı da ilimizdeydi. Ali Öztunç’un bu kadar ilgi görmesi de kendisinin sevildiğinin bir göstergesidir.
Kahramanmaraş’ta ana muhalefet adına siyaset yapmak oldukça zor. Her dört seçmenden üçünün oyuna alan AK Parti ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bahsediyoruz.
CHP’de ise sorunların birbirine karıştığı, çözümsüzlüklerin etrafı kararttığı, akın karadan ayırt edilmediği ortamlarda en doğru olan, söz konusu sorunun basit fakat temel gerçeklerine geri dönmektir.
Başlangıcından yola çıkarak kurallarını,”elif-b”sini yeniden gözden geçirmektir. Böyle bir yaklaşım, bir toz duman bulutu altında çözümsüz gibi duran bazı sorunların o kadar zor olmadığını gösterebilir; fark edilmemiş ipuçlarını ortaya çıkartabilir; sonuca götürecek yollara işaret edebilir.
Söz konusu yenilenme ise, bir tüzük ve siyaset beraberliği olarak değil, ancak anlayış berberliği olarak gerçeklemesi, siyasete hiç girmeyecek, parti oluşumunda yer almayacak insanların aynı doğrultuda düşünülmesini ve davranabilmesini gerektirmez.
Böyle bir berberlikten kaynaklanmış moral destekli, sacayağının her unsuruna, yani ilerde siyasetin bilim çevrelerine, başta pratiğini yapacaklara, işçi, köylü, esnaf ve sanatkâr, sanayici çevrelerine ve tümüyle topluma güven veren bir oluşum, ülkenin yeni siyaset ortamına ilk adımını sağlıklı atabilir.
Sonuç olarak CHP genel başkanı Kemal Kılıcdaroğlu’nun açıkladığına göre kırsal kesimden 3 milyon CHP oy alırken AK Parti 6 milyonun üzerinde oy aldığını söylemişti!
Kırsal kesimlerden yarı yarıya fark eden oy azlığına nihayetinde seçim sonuçlarını etkilemiştir.
Bunlar CHP hep konuşuldu konuşulacakta ama sonuç olarak tabandan gelen değişimin bir an önce gerçekleşmesi. CHP seçmeni faturayı Kemal Kılıcdaroğlu’na kesti. Bu önemli konuda belirsizliğini koruyor.