Mucize denen insanı,çektiği sancılar sonunda,dünyaya getiren annenin ve onun dünyaya gelmesine sebep olan babanın hakkı ,KUR’AN da çeşitli ayetlerle bizlere anlatılmaktadır.Ayetler ,ana babaya saygıyı ,iyiliği,yardımı ,hoşgörüyü ve sabrı öngörmektedir.Herkesin bildiği ve onlara “of” bile dememek gerektiği gerçeğinden de anlaşılacağı gibi,insan denen mucizeyi,bu dünya insanlığına sunan anne ve babanın ,bilhassa yaşlılık dönemlerinde çocukları tarafından ihmal edilmesi,bir tarafa bırakılıp aranmaması ,ihtiyaçları varsa karşılanmaması,KUR’AN da ki “ana babaya iyilik edin.”ayetine ters düşer.ALLAH’IN emrine karşı gelinmiş olunur.
Ahkaf suresinde ”Biz ,insana ,ana ve babasına iyi muamelede bulunmayı tavsiye ettik,anası ona zahmetle gebe kaldı,onu zahmetle doğurdu”ayetinde babadan çok annenin önemi belirtilmektedir.Babaya saygı da anneden gelmektedir.İki bedeni iki canı ,aynı anda taşıyan ve çektiği kuvvetli sancılarla,zorluklarla onu dünyaya getiren,daha sonra büyütürken katlandığı çeşitli zahmetlerin karşılığında (bu konudaki ayetlerden de anlaşıldığı gibi) yüce ALLAH,insanlığa bir mucize sunan anneye ,her zaman ,çocuklarının büyük bir titizlikle hizmet etmelerini,saygı duymalarını,iyilik yapmalarını emreder.
Günümüzde anne babaya saygı ,eski geleneklerimize göre azaldı.Nefis ,fedakarlık duygularını zayıflatıyor.İlgiler daha çok çekirdek ailenin etrafında odaklaşmakta ve canı,kanı her şeyini çocuğuna veren,sütüyle çocuğunu hem besleyen ve hem de karakterine şekil veren,yemeyip yediren,uyutmak için uyumayan,ağlatmamak için çırpınan anne hakkı ve en iyi şartlarda yetişsin diye kendini feda eden ,maddi manevi her türlü özveriyi gösteren baba hakkı, ne yapılsa kolay kolay ödenmez.
Ama maalesef çoğu zaman gördüklerimizden,gazetelerden,televizyonlardan edindiğimiz bilgiler ,onların gönül kırgınlıklarını,itilmişliklerini,perişanlıklarını bize göstermekte,yaşamımızda bir günah,bir ayıp ve bir zülüm olarak yayılmaktadır.Akan gözyaşlarını görmek, gönülden fışkıran ahlarını, zaman zaman pişmanlıklarını duymak,günümüz insanının ne kadar erdemlikten uzaklaştığını,asaletin kaybolmak üzere olduğunu,medeni dünyanın artık bencilleştiğini bize gösteriyor.Çocuğu yetişsin,hayatı en güzel ve en iyi şartlarda şekillensin diye kendini feda eden ana babanın yaptıkları görülmez,hatırlanmaz ve hissedilmez oluyor.
KUR’AN da ki Bakara ve En’am sürelerin de ALLAH’A şirk koşmama hakkından sonra,ikinci sırada ana babaya bakma hakkı geliyor. Kul hakkından da öncedir ana baba hakkı.
O zaman, çocuklara eğitim verirken, öğretilecek bütün davranış biçimlerinden önce, ana babanın yerini ve önemini kavratmalıdır.Bu yapılmadığı takdirde toplumumuz zaman içinde geleneklerini,göreneklerini,kültürünü,ananelerini ve bunların getirdiği çeşitli güzel davranış biçimlerini kaybeder.
Evlatlar ana babalarına dünyada iyi davranmakla yetinmemeli,ölümlerinden sonra da,fırsat buldukça hayır dua etmeli ve onların af edilmesini istemelidir.Onlar için yapılacak en iyi iyilik,içten gelerek yapılacak duadır.Ebeveynini erken kaybedenlerin yapacakları dualar da,onlara ,yaşarken yapabilecekleri hizmet kadar sevap kazandırır diye düşünüyorum.Öyleyse anne ve babalarımızı, hem yaşarken hem de kaybettikten sonra ,her zaman, en güzel davranışlarla anmalı ve onlar için elimizden geldiğince dua etmelidir.
SEHER TÜRKER 30.05.2011