Öncelikle bir konunun altını çizelim: Tüketiciler herhangi bir belge sunmadan hakem heyetlerine başvurabilirler, heyetler dilekçeyi kabul etmek zorundadır. Belge sunmama talebin reddini gerektirmez, heyet yine satıcılardan savunma istemelidir. Eğer, satıcı belge gerektiren konuda bir itirazda bulunmuyorsa ve heyet de belge olmamasına karşın iddianın doğru olduğuna kanaat ediyorsa kararını buna göre verebilir.   Belge sunulmamışsa Hakem Heyeti nasıl karar vermeli? Tüketici Hakem Heyetlerinin önündeki önemli sorunlardan biri, karara gerekçe olacak  bilgi/belgeye ulaşılamaması. Özellikle bankacılık işlemlerinde bu sorun gelip hakem heyetinin kapısına dayanıyor. Bankadan temin edemedikleri için tüketicilerimiz belge sunmadan da ‘dilekçe verme hakkı’nı kullanabilirler. Böyle durumda heyetin yapacağı tek şey, bankadan bu belgeleri istemek. Eğer Bankaistenen belgeleri gönderirse, bu takdirde hakem heyeti sunulan belgelerin ışığında sağlıklı bir karar verebilecektir. Ancak çoğunlukla olay bu şekilde seyretmiyor, ne yazık ki… Bankalar sözleşmeyi verse bile ücretin kesildiğine dair belgeyi verme konusunda aynı cömertliği göstermiyor. Hakem heyeti de ne yapacağını şaşırıyor. Örnek bir durum Afşın Tüketici Hakem Heyetinde yaşanıyor. Tüketicimiz bir bankanın Erzurum Şubesinden  13.400 lira kredi kullanıyor, beyanına göre tüketicinin hesabından 400 lira dosya masrafı kesiliyor. Daha sonra ‘dosya masraf’larının yasaya aykırı bir şekilde alındığını öğrenen tüketici avukatı vasıtasıyla Afşın Tüketici Hakem Heyetine başvuruyor haksız olan bu ücretin yasal faiziyle geri verilmesini talep ediyor. Fakat tüketicimiz  kendisinden dosya masrafı kesildiğine dair herhangi bir belge sunamıyor sadece beyan ediyor. İddiasına göre, sözleşmenin düzenlenmesi esnasındakendisine herhangi bir belge verilmemiş. Hakem heyeti de doğal olarak bu belgeleri bankadan istiyor. Ancak banka ücretkesildiğine dair belge sunmuyor hatta kesilmediğini belirten bir savunma dahi yapmıyor.   Şimdi elindeki dosyayı sonuçlandırmakla görevli heyet ne yapmalı? Nasıl karar vermeli/verebilir? Heyetlere “ ‘HAK’kı teslim etme görevi” gibi aslında vebali ağır görev verilmiş, ancak heyetlerin ezici çoğunluğu ne yazık ki bu ‘Kutsal Görev’den bihaber, genellikle ‘belge sunamadığı’ gerekçesiyle tüketici talebini reddediveriyor. Ezber ve en kolay yol bu tabi…Elini silkeleyip dosyayı rafa kaldırıyor raportörümüz. Sorduğunuzda da “bu tür talepleri reddediyoruz,biz” diyor, sırıtarak… Çoğunluk bunu yapıyor, ancak kardelen misali heyetlerimiz de yok değil; Afşın Tüketici Hakem Heyeti. Ezber yolu tercih etmek yerine, yasaya, yasanın ruhuna uygun nasıl davranırım diye kendine dert edinmiş ve benim yorumuma göre de hukuka en uygun kararı vermiş. Tüketicinin talebini kabul etmiş. Şimdi, yasanın açıkça sözleşmeye dayanılarak alınmasını zorunlu kıldığı bir ücretin gerçekten sözleşmeye dayanılarak alındığını ispat etmesi gereken kim? Elbette bu parayı tahsil eden kişi, yani banka. Diğer taraftan, Yargıtay’ın yerleşik içtihadına göre “masraf” adı altında bir ücret kesiliyorsa bu masrafın haklı olup olmadığının belgelendirilmesi gerekirken bunu belgeleyemeyen kim? O da banka. Banka, yasanın kendisine yüklediği yükümlülüğü hiç umursamıyor, tüketiciye vermesi gereken belgeleri vermiyor, bu belgeleri isteyen hakem heyetinin talebine kulaklarını tıkıyor; Belge vermiyor; savunma yapmıyor.   Müddei bankadır, ispat yükü bankaya aittir. Mevzuata göre satıcı ve sağlayıcılar bir ücret alınmışsa bu ücretin sözleşmeye dayandığını, sözleşmeye dayanıyor ise tüketici ile tartışıldığını ıspat etmekle yükümlüdürler. Evet, ‘müddei iddiasını ıspatla yükümlüdür’, ancak müddei burada tüketici değil, bir varsayımla harekete geçen ve ücreti kesen bankadır, dolayısıyla iddiasını ispatla yükümlüdür. Örneğimize baktığımızda, elinde belge varken bankamız bunu heyete sunmamış, ücret kesilmemişse kesilmediğini de ileri sürmemiştir. Bu nedenle, tüketicinin haklı olduğu sonucuna varılmıştır. Zaten eğer tüketiciden herhangi bir ücret kesilmemişse banka bunu mahkemeye taşıyacak, talep halinde ispat edecek ve hakem heyeti kararını iptal ettirecektir. Afşın ve benzeri heyetleri tebrik ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum.    Mevzuat ne diyor? Dosya masraflarının kesildiği yıl 2009, dolayısıyla o tarihte yürürlükte olan 4077 sayılı yasaya gitmemiz gerekir. Yasanın konuyla  İlgili maddesi 6. Madde ve özetle şunu söylüyor: ‘ne kadar haklı bir gerekçeye dayanıyor olursa olsun’ bir ücretin tüketiciden alınabilmesi için 1-      Ücret alınacağının açıkça sözleşmede yer alması, 2-      Matbu bir sözleşme ise  bu ücretin tüketici ile münferiden tartışılması, 3-      Ve tüketici tartışılmadığını iddia ediyorsa bankanın tartışmayı ispatlaması, Gerekiyor. Saydığımız üç şartın birlikte gerçekleşmesi gerektiğini de söyleyelim. Bu şartlardan herhangi birisinin eksik olması halinde tüketici talebinde haklı bir konuma gelmektedir.