Analiz kelime anlamı itibarı ile çözümleme, daha fazla tanıtma anlamına gelir. Söyleşi ise röportaj olarak biliniyor. Karşılıklı soru sorup, cevaplama şeklende yapılıyor.
Araştırmacı Mehmet Ali Bulut, geçtiğimiz günlerde Haber 7 Gündem Masası’na konuk oldu ve bir söyleşi yaptı. Haber7 Yayın Yönetmeni Osman Ateşli ve Yayın Koordinatörü Tarık Dağlı’nın sorularını cevaplarken ilginç tespitler yaptı. Söyleşi de Bulut’a “İsrail’in Türkiye üzerine planladığı olaylardan bahsediyorsunuz. Bu durum geçmişte de böyle miydi? Sorusu yöneltildi, bu konuya çarpıcı cevaplar verdi. Der ki, “Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki inkılapların amacı Türk milletini Batı için tehdit olmaktan çıkarmaktı. Ne demişti (İngiliz Sömürge Bakanı) Gladstone; 1894’te elinde bir Kur’an-ı Kerim’le Lordlar Kamarasına girmiş, “Türkleri bu kitaptan koparmadıkça biz onlara tam olarak hâkim olamayacağız”.
Türkleri Kur’an-ı Kerim’den koparmak için çok ciddi operasyonlar yapıldı. Bunların çoğu da modernleşmek ve Batılılaşmak adı altında yapıldı. “Modernleşirsek ve Batılaşırsak, bu ülkeyi ayakta tutabiliriz” diye inandılar.
1940’larda, eğitim sisteminin içine konulmuş şeyler var. Çünkü gördüler ki sisteme rağmen insanlar Kur’an-ı Kerim’den kopmuyorlar. Sistemi çökerterek mankurt yetiştirmeye başladılar. Düşünün, 12 sene İngilizce ders alıyorsunuz ama ''what’s your name''den öteye gidemiyorsunuz. Sistem sana yıllarca matematiği öğretiyor ama içinden bir matematik dâhisi çıkmıyor. Hindistan’da, 18 bin tekstil ustasının, işçisinin eli kesildi İngilizler tarafından. Amaçları, Hint kumaşının İngiltere’de üretilerek bir numara olmasıydı. Eskiden, “sanki mübarek Hint kumaşı” derdik.
Çünkü dünyanın en güzel kumaşıydı ve yalnızca Hindistan’da üretilirdi. İngiltere bunu alıp kendisine götürdü ve bir daha yapılamasın diye kumaşı üreten herkesin ellerini kesti. Ne kadar vicdansızlar... Avrupa Birliği’nin bayrağı kaç yıldızlıdır? 12. Yakup’un 12 çocuğunu temsil eder. 12 havariyi de temsil etmez çünkü esasında 11 havari vardır ve Yehuda ihanet etmiştir. Hiçbir Hristiyan 12 yıldız altında bulunmaz, Yahudi sembolüdür bu. Bu bir operasyondu, yani önce Batı’yı çökerttiler. Şu an Batı, Siyonistler için bir Truva atıdır. Siyonistler Batı’nın gücünü kullanıyor ama niyetleri Batı’ya ait değil. Niyet, Yahudi niyetidir…”
ANALİZ VE ALTI ÇİZİLEN CÜMLELER
Bu söyleşi de altını çizdiğim cümleleri bir daha yazıp, toplayıp sonra da değerlendirmemi yapma durumundayım.
“İngiliz Sömürge Bakanı) Gladstone; 1894’te elinde bir Kur’an-ı Kerim’le Lordlar Kamarasına girmiş, “Türkleri bu kitaptan koparmadıkça biz onlara tam olarak hâkim olamayacağız”.
“Modernleşirsek ve Batılaşırsak, bu ülkeyi ayakta tutabiliriz” diye inandılar.
. Düşünün, 12 sene İngilizce ders alıyorsunuz ama ''what’s your name''den öteye gidemiyorsunuz. Sistem sana yıllarca matematiği öğretiyor ama içinden bir matematik dâhisi çıkmıyor…”
İşte yazıma konu olan üç cümle bu, üçü de doğru ve düşünmemiz gereken bu üç konuda çözümler ortaya koymamız gerekiyor.
Evet, bizimle Kur’an arasında duvarlar örülmeye çalışıldı, şu an bile devam ediyor. Çünkü okuduğumuz o yüce kitabı anlayamıyoruz. Ancak bir tefsir elimize geçerse okuyoruz, bunu yapan da toplumda çok az bir insan bulunuyor. Öyle ise Diyanet İşleri Başkanlığı Cumhurbaşkanımızın belirttiği gibi, camileri sadece namaz kılıman yerler konumundan çıkartıp, birer ilim yuvası haline getirmeli. Camiler sürekli açık olmalı, halkın dini konudaki eksiklekleri giderilmeli.
Şöyle ifade edeyim, yıllarını dini konulara vermiş bir öğretmen olarak ben bile okunan surelerinin anlamını bilmiyorum. İmam Hatipler bu nedenle, namazdan önce okuyacakları surelerin anlamlarını cemaate söylemek zorunda. Ayetler böyle diyor. Huşu ile namazımı kılacaksam o ayetin anlamı ile buluşmalı ve anlamına uygun bir yaşam sürmeliyim. İşte o zaman Kur’an ile Türkler yeniden buluşacaktır.
Sonra; “Modernleşirsek ve Batılaşırsak, bu ülkeyi ayakta tutabiliriz” diye inandılar. Demek ki yanlış inanmışlar, batılılaşmak ile modernleşmek arasında direkt bir bağ yoktur. Biz kendi inanç ve kültürümüze sım sıkı sarılarak da moderm bir toplum olabiliriz.
Ve eğitimdeki sorunlarımız var tabi ki, onu da bir başka yazımda ele alayım, şimdilik kalın sağlıcakla.