“"Eyiman edenler, Allah'a ve Resulü'ne itaat edin. İşitip durduğunuz halde onunemirlerinden yüz çevirmeyin! Ve işitmedikleri halde "işittik"diyenler gibi olmayın! Çünkü yeryüzünde dolaşan canlıların Allah katında enkötüsü anlamayan ve düşünmeyen sağırlarla dilsizlerdir."Enfal 21-22-23)
Enfal kelime manası olarak savaşta düşmandan zorla alınanmal yani ganimet demek.Bedir Savaşı esnasında Allah ve resulüne itaat etmeninhayırlı sonuçları alınmaktaydı. Bu vesile ile müminlere itaatin önemihatırlatılmakta ve duyulduğu halde ilâhî emirlere uyulmamanın tehlikeli âkıbetine Cenab-ı Allah bu ayetlerledikkat ekilmektedir. İbni Kesir’in tefsirinde bu ayetleri okuduktansonra, hemen namazdan sonra sosyal medya da paylaştım.
Şimdi biraz tefsirine girelim:
“ İnsan dışında, yeryüzünde hareket eden, dolaşancanlıların en aşağı derecede olanları sağır, dilsiz ve akılsız olanlarıdır.Gözlerinin gördüğü, kulaklarının işittiği gerçekler üzerinde akıl yormayan,yeterince düşünüp doğru kararlar ve davranışlar için bunlardan yararlanmayankimselerin, özellikle müşrikler ile münafıkların durumu sağır, dilsiz veakılsız olan hayvanların durumuna benzetilmiştir. Çünkü duyu organları ve aklıolmayanlarla bunlara sahip bulundukları halde amaca uygun bir şekildekullanmayanlar arasında, elde edilen sonuç bakımından fark yoktur.
KULLİ VE BEŞERİ İRADA ÖNEMLİ
Kulların karar ve fiilleri iki irade vegücün birleşmesi sonucu vücuda gelmektedir: Biri Allah’ın mutlak, ezelî, ebedîiradesi ve gücü, diğeri ise O’nun, kullara bahşettiği, onları imtihana tâbitutmak üzere diledikleri gibi kullanmalarına izin verdiği beşerî irade ve güç!
Tefsire devam edeceğim ama kısa bir değerlendirmeyapayım. Bir öğretmen olarak başarıyı, hep şu şekilde yazdım eserlerime: “ Kul,cüzi iradesini Külli İrade Sahibini dayandırdığında başarılı olur” Burada ilmibaşarıdan bahsediyorum. Nitekim Cenab-ı Allah(cc); “ İlmi çalışana veririm sözübu durumu net olarak anlatır. Sonra servet için böyle demez, der ki; “Servetidilediğime veririm, bakın burada çalışmadan bahsetmez!...
Neyse biz tefsirimize devam edelim.
“Kul, kullanımıkendisine bırakılmış bulunan iradesiyle mümkün olan şıklardan birini tercihedince Allah da onu tercih (murat) etmekte; yaratıcı gücüyle, kulun gücününetkisine imkân vermekte, fiilin meydana gelmesini sağlamaktadır.
O EZELİ VE EBEDİ BİLDİĞİ İÇİN
Allah zaman ve mekân sınırlamasına bağlıolmaksızın her şeyi bildiğine göre, zaman ve mekâna bağlı kulların bir güngelip belli bir kararı alacaklarını ve kararlarını fiile çevireceklerini debilmektedir.
Ancak Allah’ın ezelde bilmesi, kullara mahsus zaman,mekân, bilgi ve irade sınırları içinde karar almalarını ve yapıp etmelerinibelirlememekte, onları belli bir karara ve fiile mecbur kılmamaktadır. 23.âyeti bu iman ve vahiy bilgisi çerçevesinde yorumlamak gerekirse şu sonucaulaşılabilir: Müşrikler, münafıklar ve diğer inkârcılar, kendi serbestiradeleriyle Allah’a ve resulüne muhalefet yolunu seçmişler, peygamberlerinAllah’tan alıp tebliğ ettikleri gerçeklere kulak vermemişler, bunlarıduydukları halde hiç duymamış gibi davranmışlardır. Allah da imtihan kuralınınbir gereği olarak onları zorlamamış, neyi yapmak istiyorlarsa ona imkân ve izinvermiştir. “Onlarda bir hayır görseydi elbette kendilerine işittirirdi...” yani onlar iyi ve doğru olanı benimsemekve yapmak isteselerdi elbette Allah bunu dileyecek, buna izin verecek,engellemeyecek ve üstelik bundan hoşnut da olacaktı. Fakat onlar şirki,inkârı ve zulmü tercih ettiler; Allah, iradelerine müdahale etmeden doğru veiyi olanı işittirdiği halde böyle bir yolu seçtiler, peygambere karşı çıktılar,kendi bildiklerini okudular.(Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 2 Sayfa:678-679)
Rabbim bizleri Kur’an anlayarak, anlamı ile yaşayarakyeniden dirilişimize vesile etsin. O zaten ederde, demek ki biz O’nayönelmeliyiz.
Hadi kalın sağlıcakla.