Ülkemiz yönetimde bir sistem değişikliğine gidecek. Rabbim inşallah sonucunu hayırlı eyler… Tabi biz eğitimciler, mevcut eğitim sisteminin de bize göre yeniden yapılandırılması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü insan iyi eğitim aldığında ancak ülkeler kalkınıyor ve gerçek medeniyet kurabiliyor. Önceki gün Finlandiya’da 25 yıldır yaşayan bir Kahramanmaraşlı kardeşimizle söyleşi yapma imkanım oldu. Bana bu ülkenin eğitim sistemi hakkında bilgiler aktardı. İsmi Kadir Göy, Vivala Şehrinde lokantacılık yapıyor. Eşi de Müslüman olmuş, iki çocukları var. Çocuklarının dini eğitimi ile kendisi özel ilgileniyor. Hacca da gitmiş. Kendi öz kültürünü kaybetmemek adına özel gayret gösteriyor. Örneğin,Ramazan aylarını Türkiye’de geçirmeye gayret ediyor. Düzenli Kur’an okuyor, çocuklarına Türk örf ve adetlerini öğretiyor, tarihi bilgiler aktarıyor v.s… Aslanı Finlandiya halkı kök itibarıyla Tatarlardan geldiklerine inanıyormuş, Katolikler ki bunlar dindar insanlar öyle ki evlerinde televizyon bile bulundurmuyorlarmış. Yaşlılar çok dürüst insanlar ancak gençler ile aralarında büyük uçurum var diyor Kadir kardeşimiz. Neyse ben esas meseleye geleyim. Yani Finlandiya eğitim sistemine.   EĞİTİM BİRİNCİ ÖNCELİKLERİ OLMUŞ. Biliyoruz ki son yıllarda bütün ülkelerde bu konuda bir arayış var. Eğitim reformlarının ve yatırımlarının etkili olup olmadığını, pek çok ülke katıldıkları uluslar arası değerlendirme çalışmalarının sonuçlarına göre tayin etmekte ve yine bu sonuçlara göre eğitim sistemlerine yönelik dönüt sağlamaktadır.  Bu ülkeler arasında, OECD üyesi olan Finlandiya ve Türkiye de yer almaktadır. Finlandiya’nın son yıllarda PISA’da elde ettiği başarı, birçok ülkede merak uyandırmış; özellikle Türkiye gibi bu değerlendirme çalışmalarında istenilen başarıyı yakalayamamış pek çok ülke için Fin eğitim sisteminin başarısının nedenleri araştırma konusu olmuş.  Finlandiya, dünya üzerinde en saygın eğitim sistemine sahip olan ülke konumunda. Kadir kardeşimiz diyor ki, “Öncelikle toplum olarak eğitim devrimi yapılması gerektiğine inanan Finlandiya toplumu, işi ciddiye almış, yani eğitim sorunlarını çözme noktasında dertlenmişler. Alınan kararlar bir bir hayata geçirildi ve toplum buna destek oldu. Şu anda normal eğitim yapıyorlar ki Türkiye’de artık buna karar verdi. Peki, eğitim sistemindeki bu devrim neyi kapsıyor? Belki kulağa garip gelebilir ama Finlandiyalı yetkililer eğitim müfredatlarındaki tüm dersleri kaldırdılar. Yeni sistemle amaçlanan, çocuklara 'daha fazla oyun, daha az ders' sunmak. Bu büyük değişiklikle beraber de dersliklerde fizik, matematik, edebiyat, tarih ya da coğrafya gibi 'konu dersi' olmayacak.Yeni sisteme göre, Finlandiya'da konu bazında gerçekleştirilen dersler yerine, öğrencilere olaylar ve etkinliklerle disiplinler arası formatta bir eğitim veriliyor. Örnek vermek gerekirse, İkinci Dünya Savaşı'nın anlatıldığı bir derste, konuya dair tarihsel, coğrafi ve matematiksel veriler bir arada anlatılıyor. Ayrıca dikkat çeken bir başka başlık ise "Kafede Çalışmak" adlı ders. Bu dersle beraber de öğrenciler İngilizce, ekonomi ve iletişim konularında tüm bilgi birikimlerini kullanabiliyor.   EĞİTİMDE DİSİPLİN ŞART Eğitimde disiplinsiz olmuyor! En çok merak ettiğim konulardan birisini Kadir kardeşimize yöneltiyorum. Okullarda çocuklara ceza veriliyor mu? Evet, ancak dayak değil. Mesele inanmışlıkla başlıyor. Oradaki öğretmenler, idareciler, ebeveynler kendi değerlerine ters düşen konularda çocuklarının yanlışlarına müsaade etmiyor. Diyelim ki çocuk okulda bir disiplinsizlik yaptı. Okulun orta yerinde bu çocuklar için bir ceza bölümü var. Oraya gönderilip, oturuyorlar. Tabi çocuk birkaç defa oraya oturduğunda mahcup oluyor ve hatalarını bir daha tekrar etmiyor. Bu konuda veli okulun yanında yer alıyor.  Konu uzun, yazacak da çok şey var. Benim bildiğim eğitim sistemimizi değiştirmemiz gerektiğidir. Bizi göre, Milli ve Değerlerimizle örtüşen bir eğitim modeli oluşturmalıyız. Kalın sağlıcakla.