KMTSO’nun bu ayki konuğu Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye başkanı Hayrettin Güngör’dü.
Meclis toplantısı ardından kürsüye gelen Başkan Güngör 2,5 yılda neler yaptığını anlattı.
Tepegöz aracılığı ile yapılan konuşma ve gösteride, İzleyenlerin beğenisini kazandı. Bu iki buçuk yıl içerisinde belediyenin borç miktarını önemli ölçüde azaltmış ve proje çalışmasına ayırmış. Seçim kitapçığında yer alan ne kadar proje varsa hepsini anlattı. Çalışmaları son derece başaralı ancak bu projelerin ne kadarı 2023 yılına kadar yetişecek? Bunun net bir yanıtı yok. Çünkü devasa projelerin her biri büyük bütçelerle gerçekleşecek projeler. Örneğin Meydan Projesi; Özel idaresi iş merkezi, Valilik ve Adliye binasının yıkılması ile bitmiyor. Alanın 3/1’inde özel mülkiyete ait emlaklar bulunuyor. Örneğin Akbank, oteller ve birçok iş yerlerinin istimlak edilmesi ciddi manada kaynak gerektirir. Bunun yanında kentsel dönüşümler var. Tekke mahallesinde 2000 binin üzerinde konut kentsel dönüşüme girecek. Bunlarında istimlak işleri var. Turizmle ilgili yine devasa projeler bulunmakta. Burada saymakla bitmeyecek büyük ölçekli projeler... Bunlar daha proje aşamasında… Evet, proje çalışmalarına diyecek yok…
Ulaşım, trafik ve otopark var. Bunlar arasında otobüs, troleybüs hafif raylı sistem ve metronun da adı geçiyor.
Merkez ve Elbistan ilçesinin alt yapı sorunu var. Eskiyen su şebekelerinin yenilenmesi gerekiyormuş. Şebekeye verilen suyun ancak %40’ı kullanılıyormuş… Geri kalanı, sistem eski olduğu için boşa gidiyormuş!
AB ve iller bankası aracılığı ile uzun vadede ödenecek bir milyar TL ve Yine bir orta doğu ülkesinden 10 milyon dolar destek gelecek.
+++
Diğer taraftan:
Kuşkusuz insanın insana olan boşluğunu hiçbir maddi değerin doldurması düşünülemez. İnsan düşünen, ilgisi, zevki, sevinci, acısı, aklı ve sevgisi olan bir varlıktır. Maddi yanı kadar manevi yanı da doyum bekler. Burada iletişimin önemi ortaya çıkar. Ancak iletişim kurmak o kadar kolay mı? Öncelikle kafa ve gönül birliğini yakalamak zor iş. Bunu başaramadığımız zaman bir yanımız boşluğa düşer.
İletişiminde kişilerin ilgi alanı öne çıkıyor burada. İki yanlı ilgi duyulmayan konular üstünde iletişim kurma çabasının bir işe yaramadığı ortada.
Öncelikle yapıcı eleştiri ve tepkilerinde, karşının artılarını iyi anlamak içtenlikle kabul etmek gerekir. Eleştirimizi bu olumlu zemin üstüne oturttuğumuzda, asgari müştereklerde buluşmak, orta yerde uzlaşmak kolaylaşır kanımca. İletişim de amacına ulaşır.
Konumu ne olursa olsun, insanlar kendilerini iletişime kapamamalılar. İletişim konuşma ve paylaşımda kullanıldığı ölçüde insanı rahatladır. Ayrıca insanın insana olan gereksinimini hiçbir maddi değer karşılayamaz. Bana göre iletişim bozukluğu bir anlamda eksiklik, yalnızlık ve mutsuzluktur.
Donanımlı olmak, bilgi ve tecrübelerini bir kitapta toplamak elbette iyidir. Ancak bir işin teori ile pratik arasında büyük farklılıklar bulunmaktadır.
Her şey kitapta yazmaz. Asıl önemli olan siyasetinde bir gereği olarak sahada başarılı olmaktır.
Diğer bir önemli bir konuda: Belediyeler siyasi partilerin arka bahçeleridir. Belediye ve belediye hizmetinden mutlu olan insanlarımız seçimlerde oyunu direk olarak o belediye başkanının siyasi partisine verdiğini sanırım bilmeyen yoktur... Bu konuda AK Partili belediyeler aracığı ile başarılı olmuştur. 20 yıldan bu yana da iktidardadır.