Bu dünyada olup bitenlerin, olup bitmemiş olması için ne yapıyorsun? Sezai Karakoç Artık insanlar okuyor, geziyor, araştırıyor. Dünya küçük bir köy haline gelmiş. Kim ne yapıyor, hangi kutupta duruyor, ne istiyor, neler üretiyor, sosyal hayatları en ince detaylarına varana kadar biliniyor. Batı toplumları son üç yüz yıldır, modernleşmenin getirdiği lüksü ve modernleşmeyi birlikte yaşamış. Maddi zevklerin zirvesini yaşamış, dünyevileşmeden bıkmış, şimdi eski kültürlerini arıyorlar. Bu konuda görüşlerini aldığım bir arkadaşım, geçen yıl AB projeleri kapsamında Romanya’dan döndükten sonra, izlenimlerini aldım. Diyor ki, artık batı toplumları arayış içine girmiş. Bir yanda inançsızlık diğer yanda kendi inancına dönüş var. Bu arada aslını arayış içinde olanlarda hiç azınlıkta değil… Peki, bizde durum ne? Biliyorsunuz, son üç yüz yıldır bizde yönümüzü batıya döndük, kurtuluşu batılılaşmada aradık. Ancak olmadı. Bugün AB kapısını kapattık en azından şimdilik böyle görünüyor. Zaten batılılaşma(yaşam tarzı olarak) arzumuz yoktu, birileri tarafından dikte edildi. Bizde şimdi aslımızı, tarihimize dönüş yapmak için ‘diriliş’ arayışı içindeyiz. Filmini çekiyoruz, sözünü ediyoruz, çünkü özümüz bu bizim… Biz yeniden batıya dönelim. Evet, batının büyük çoğunluğu ateist, bunu bana Ilaca’da röportaj yaptığım bir İspanyol jeoloji mühendisi anlatmıştı. Geri kalan %50 lik kısım ise, hafta da bir gün kiliseye gider, aynı zamanda şarap içer vs. İşte bu kesim şimdilerde İslam’ı araştırıyor, kaynağını bulabilirse, Allah’ta(cc) da hidayet etmişse, Müslüman oluyorlar… Bu durumu gören batılı bazı güçler, İslam-i Fobi projesi ile insanları barış, hoşgörü ve sevgi dini olan İslam’dan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Ancak nafile, güneş balçıkla sıvanmıyor…   DİRİLİŞ NASIL OLACAK? Her şeyi Allah bilir, biz öngörülerimizi yazabiliriz. Bana göre, güneş batıdan doğacak yani, batılılar, İslam’a yönelecekler. Bediüzzüman, kıyametten önce, hakiki Nasranîlerle, Müslümanların kötülüğe karşı birleşeceklerini yazmıştır. Demek ki, batı toplumlarında vicdanlı insanlar her zaman bulunacak. Biz ise örf, adet, gelenek, kültür, dil, tarih, inanç birliği içinde inşallah! Küfrün, bu kadar kan akıtması karşısında elbette zulüm ehli, bir şekilde cezalandırılacaktır. Tarihin kara sayfalarında bu tip hadiseleri okumaktayız. Nice zalimler gelmiş, Allah(cc) onlardan intikam almıştır.   DÜNYA TERS DÖNER Mİ? Şu anda dünyaya yukardan baktığımızda, gördüğüm şu ki, dünyada hızlı kutuplaşma var. Vicdan sahipleri bir yanda, zalimler diğer yanda. Gördüğüm ve tespit ettiğim bir şey daha var o da, Hak davayı yeniden omuzlayacak olanlar Türklerdir. Allah(cc) tarihte olduğu gibi, yine bu misyonu bize yüklemektedir. Sonuç, her şey aslına rücu eder. Toplumlar, ne kadar uzun süre ve ne kadar inandırıcı olarak başka bir şeymiş gibi rol yapabilse dahi, sonunda ve muhakkak, özüne döner. Dönmeyenin zaten kimyası bozuluyor, karışıyor… Öyleyse, bize düşen, Kur’ana yeniden sarılmak, kültürümüze yapışıp, takva medeniyetine dönmektir. Gerisi angarya. Kalın sağlıcakla.