İçinde bulunduğumuz kutlu Ramazan ayı daha çok infak ve tasadduk yapılan bir ay dır. Bende bu günleri fırsat bilerek zamanın el verdiği sürece bu konularda bir şeyler yazmaya gayret edeceğim inşallah.İnfak,Sadak ,Fıtra ve zekat gibi yardım çağrıştıran bu kelimeler, İslam’ın dayanışma ve kardeşlik konusunda önemli bir köprü oluşturmaktadır. Zengin- Fakir arasında ki birlik ve beraberliği sağlayan ,aradaki saygı bağlarını kuvvetlendiren , fakirden zengine hürmet , zenginden fakire merhamet duygularını canlandıran önemli bir vasıtadır.Hem esas mal sahibi Allah tır. Verdiği maldan vermenizi talep ediyor. Kur’anı kerimde Halık-ı Rahim “ ben dilediğimi aziz, dilediğimi de zelil ederim , dilediğim kimseye de hesapsız rızık veririm “ buyurmaktadır.Rızık veren benim diyor. Benim size verdiğim maldan muhtaç olanlara verin , benim malımı benim kullarıma veren , bir tevzi memurusunuz buyruyor. Verirken de dikkat edin ki , onları kıracak ,üzecek ve aşağılayacak bir tutum ve davranış göstererek verdiğinizi boşa çıkarmayın. Cenab-ı Hak isterse rızkını daraltıp elinden geri ala bilir. Bunu örneklerini toplum da çok kere müşahede ediyoruz . Öyle diyor Rabbül Alemin: “ gökten yağmuru siz mi indiriyorsunuz? Yerdekileri siz mi yeşertiyorsunuz? Bunları sizlere nimet olarak veren biziz” demektedir. Yine bakara suresinin hemen başın da: “ benim size verdiğim rızıktan siz de fakirlere infak ediniz” buyurmaktadır. Sonunda da onlar falaha erdiler diyerek: kimlerin felaha erdiğini bizlere anlatmaktadır. Kimi zekatını,sadakasını verir rahatlar,kimileri ,sıkıntıdan kurtulur ferahlar,bazı kimseler, sağlık ve sıhhat bulur rahatlar, darda zorda olan kurtulur rahatlar ila ahir….. felah bulmanın çeşitli yolları vardır. En büyük kurtuluş ise Allah’ın emir ve yasakları doğrultusun da yaşayıp , onun yüce affına mazhar olanlardır. Özelliklle bu ay da bol bol infak ve istiğfarla beraber, Kur’an ve salavatı şerifeler le meşgul olarak Ramazan ayını bol kazançla kapatmayı Rabbim cümlemize nasip eylesin. Kainat’ın Halıkına emanet olunuz.