İnsan ömründe yıllar ne çabuk geçiyor değil mi? Geriye dönüp baktığımızda ,bir on yılın nasıl da hızla geçtiğine şaşırıyoruz fakat yine de çoğumuz ,önümüzdeki gelecek on yılın çok uzun bir zaman dilimi olduğunu düşünürüz.
Çocukluğumuzda yıllar daha uzun geçiyordu sanki. Yaş ilerledikçe fark ettik ki ortalama bir insan ömrü, düşündüklerimizi, hedeflediklerimizi yapmamız için yetmiyor.O zaman ne yapabiliriz ?Yapılması gereken aslında ,hiçbir şeyi ertelememektir.İmkanlarımız içinde ,yapmak istediklerimizi hemen yapmak;gezeceksek gezmek,birisini görmek istiyorsak gitmek,kitap okuyacaksak,resim yapacaksak,hatta evleneceksek,çocuk istiyorsak,iş kuracaksak,sağlığımız için gerekli adımların atılması gerekiyorsa, sonradan keşke dememek için bu gibi şeyleri ertelememek gerekir.Zaman ileri doğru akıyor.Kimse geriye dönüp de yanlışlarını düzeltme şansına sahip değil .Zaman akan bir su gibidir,o zaman hızla geçen bu saatleri verimli ve amacına uygun değerlendirmeliyiz.
Çağ geliştikçe insan ilişkileri de olumlu yönde yoğunluğunu kaybediyor.Çeşitli geçerli sebepler var bunu etkileyen.Şehirler büyüdükçe eski iletişim ,samimiyet ve görüşmeler olamıyor.Bayramlar eskisi gibi ailelerin geniş bir çemberde buluştuğu yer olmaktan çıktı.Gezip görecek yerlere ulaşım kolaylığı yüzünden gidenler arttı.Biraz da sorumluluk almak istenmediğinden veya iş hayatının getirdiği yorgunluğu üzerinden atmak isteyenlere,bayramlar tatil yapmak için güzel bir fırsat yaratıyor.Günümüzde yaşam şartları o kadar zorlaştı ki ,artık hiç kimseyi ,kendini rahat hissedeceği bir şeyi yaptığı zaman sorgulamamak gerekir.Bilhassa iş hayatında stres ,çalışan kesimi zaman zaman çok bunaltıyor. O yüzden onların dinlenmek için , kısa da olsa tatil yapma isteğini çok görmemek lazım.Geleneklerimiz bunu affetmese de.