Yoğun gündem içinde okuyucularımızdan gelen istek vetalepleri bazen öteliyoruz, aynı zamanda çok da önemsiyorum. Ancak bizimgücümüzün ötesinde  bir talepde de bulunulmamasınırica ediyorum. Bakınız bir okuyucum, fırınlarda yakılan çam odununun etraftaçevre kirliliğine neden oluşunu yazıp, bu durumu yetkililere iletmemizi istedi,yazdık ama sorun çözülmedi.  Bu dostumuz,dönüp dönüp bizlerden yardım istemeye devam etti. Arasın ancak bu konuda bizüzerimize düşeni yaptık. Defalarca bize telefon açıp gönül koydu;  yani ben ne yapabilirim ki, duyurmaktan başka.Bizler zabıta amiri değiliz, hukuku gücümüzde yok, sadece kamuoyu menfaatleriniiletiyoruz o kadar…

Özellikle bu şehri seven duyarlı vatandaşlar, gördüklerieksiklikleri bizlere iletiyorlar, bizlerde onların düşünce ve görüşleriniburadan  yetkili makamlara duyuruyoruz.Yapılırsa birlikte mutlu oluyoruz ama bazen dikkat etmeyenlerde oluyor.  

Şimdi iki okuyucum taleplerini yazıyorum. Geçen haftayine gazete dağıtıcısı olduğunu bildiğim dostum, telefonla arayarak, Atatürk Parkına piknik amaçlı olarakçocuklarıyla gittiğini, orada park güvenliğini yeterli bulmadığını, özellikleyemek esnasında etraflarında gezinen evcil hayvanlardan rahatsız olduklarınıbelirterek, belediye yetkililerine konuyu iletmemi istedi. Duyurulur.

Park güvenliği çok önemli, detaylarına girmiyorum.

 

ŞEHİR TRAFİĞİNİNTIKANMASI

Belediyemiz Allahvar bu konuda çok güzel çalışmalar yapıyor. Kuzey Çevre yolu, kavşak düzenlemeleri,battı çıktı dediğimiz olay, otopark sorununa hep el atıyor. Bunu bir tarafakoyalım.

Kemal Erkal isimli okuyucum ise  şehir trafiğinin tıkanması noktasında bir istektebulundu. Olduğu gibi aktarıyorum: “2 Temmuz 2018 tarihinde Binevler yönünden şehirmerkezine giden Halk otobüsüne bindikten, Şekerdere’den Ulu Camiye  kadarhalk otobüsü yaklaşık 20 dakikada  ancakvardık. Neden beklediğimizi halk otobüsündeki vatandaşlar merakediyordu.Otobüsün ön camından baktığımızda uzun bir araç konvoyu kağnı hızındailerliyordu. Ulu Cami önüne yaklaştığımızdaşehit cenazemizin olduğunugördük.Şehidimize Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun. Şehitlerimiz için herzorluğa katlanırız.Ancak Ulu Cami denbinevlere gidiş yolunun emniyet tarafından kapatıldığını ,şehir merkezine gidenyolda ikili üçlü park yapıldığını , bundan dolayı da trafiğin tıkandığınıgördük.Bir vatandaş olarak gidilmesi gereken yere zamanında gidebilmek ve Allahkorusun acil bir hasta olduğunda veya bir yangın olduğunda Ambulans ve İtfaiyearaçlarının bu yoldan ulaşabilmesinin mümkün olmayacağı görülmektedir.Yetkililere öneriyorum:

 

ÖNERİ

Kemal kardeşimiz yazısının sonunda bir de öneri debulunuyor, şöyle ki: “Şehrimizinkalabalık cenazelerde Abdul Hamithan camimizin avlusunun ve camimizin büyüklüğününaynı şekilde kapalı ve açık otopark alanlarının genişi olması düşünüldüğün debir sorun yaşanmayacağı düşüncesindeyim.Valiliğimizin belediyelerimizin veEmniyet Müdürlüğümüzün konuya gerekli hassasiyeti göstereceğinive bu sorunun ortada kaldırılmasını bir vatandaş olarak talep etmekteyim.”

Bence de çok doğru bir öneri. Bir örnekte ben veriyim.Yine geçen hafta Erkan Malkan ağabeyimizin cenaze namazı, Ulu Camide kılındı.

Namazdan hemen sonra, koşarak yol arkadaşımla mezarlığayetişmek için bindik arabamıza, 3. Nolu kapıya vardığımızda, park yeribulamadık. Çünkü kent için trafik yoğundu. 4. Nolu kapıya yöneldik.Şehitlerimizin olduğu kapıdan koşarak vardık. Tabi hoca efendi dini törenitamamlamıştı. Son anda, taziye yapabildik.

Önerim şudur, artık bu kent büyük şehir oldu. Örnekuzakta değil, işte Adana, Gaziantep bu illerde cenazeler için mezarlık içindekicami yapılmış namazlar kılınıyor. Dualer edilip, ayrılıyorsun. Ne güzel!

Bu vesile ile okuyucularıma teşekkür ediyorum. Duyarlıolmak gerek, işte biz buradayız, 24 saat telefonumuz açık, kimseye hakaretetmeyiz, ettirmeyiz.

Peki kalın sağlıcakla.