Geçen hafta birlikte hayallere dalmıştık. Bu hafta dadevam edeceğimizi belirterek yazımızı sonlandırmıştık. Ancak Amerika’nın sonçıkışı üzerine hayallere ara verip bu konuda sizlerle dertleşmek istedim.


Malum bir çoğumuz biliriz, güzel atasözlerimiz vardır.Yazımızın başlığındaki “Köteksiz köyün delisi ya da “Ölümü gelen it, Camiduvarına işermiş” gibi.

Amerika denen ipini koparanların kurduğu, dünyanıngördüğü en zalim topluluk dünyanın hemen hemen her köşesinde yaptığını şimdi debize yapmak istiyor. Önce kendi topraklarında yaptılar insanlık dışı tümdavranışları,  sonra Afrika’yadadandılar. Tüm kaynaklarını sömürdüler, insanlarını köleedip kendileri efendi oldular.

20. Yüzyılla birlikte artık emperyal bir güç olmanıngetirdiği fütursuzlukla dünyanın jandarmalığına soyundular. Avrupa’nın yirmiyıl arayla  yaptığı iki dünya savaşıonları daha da güçlendirip dünyayı önce Rusya ile 1989 yılından itibaren de tekbaşlarına yönetmenin  verdiği zevk veşevkle zıvanadan çıktılar.

Kurtuluş savaşı öncesi bir kısım insanlar Amerikanmandasına girerek vatanı kurtarma fikrini ortaya attılar. O gün bu fikre karşıçıkan milli unsurlar, aradan otuz yıl geçtikten sonra Sovyet tehdidini bahaneederek fiilen Amerikan mandasına girmeyi talep ettiler. CHP’nin attığı ilkadımı aynı arzu ve istekle DP’ de devam ettirdi. Böylece Türkiye 1950’lerinsonunda NATO’ya girdi.

İşte o tarihten itibaren fiilen bağımsız bir ülke olma imkanınıkaybetmiş olduk. Yıllar yılı bu ülkenin en güvendiği kurum olan silahlıkuvvetlerimizin güzide subayları NATO görevi kapsamında eğitime tabitutuldular. Onlara toplumu yönetecek elit kişiler oldukları empoze edildi.Amerika’nın devasa gücüne biat etmeleri karşısında ülkelerinin seçkinleriolarak yaşama imkanı sunuldu.

Bu kapsamda istikametini kaybedip kendi başınadavranmaya, bağımsız kararlar almaya yeltenen Türkiye’yi yeniden istikametesokmak için 1960, 1971, 1980, 1997, 2007 ve en son 2016 yılı 15 Temmuzundaartık istikamet veremeyeceklerine karar verip vatanımızı işgal etmeyeyeltendiler. Çok şükür ki Rabbim sevdiği bu milleti bu zilleten muhafaza etti.

O tarihten itibaren artık iki ülke arasında her şeyfarklı gelişmeye başladı. Amerikan tarihinin en silik başkanlarında olan Obanınardından Amerikan derin devleti bir emlakcıyı başkan seçtirdi. Türkiye dost vemüttefik Amerika devletinden 15 Temmuzun sorumlusu olarak FETO elebaşısınımüeaddit defalar istedi. Kendi vatandaşı bile olmayan bir kişiyi hem de terörele başısı olarak mahkeme kararları ile desteklenen belgelere rağmen bırakıniade etmeyi, soruşturmaya tabi tutmayı, göz altına almayı ya da ülkeden sınırdışı etmeye asla yanaşmadılar. Bu arada İzmir’de rahip kılıklı bir herifyakalandı. Mahkemece tutuklandı ve yargılanmaya başladı. Vay efendim siz nasılolurda bir Amerikan vatandaşı olan onurlu şerefli ve iyi bir aile babası olanpapazı tutuklayıp mahkeme etmeye cüret edersiniz.  İtibarları zedelenmişti, nasıl olurdu Türkiyegibi bir ülke Amerika ya kafa tutar, her haltı yiyen  papaz kılıklı adamı tutuklayabilirdi. Türkiyeye müeyyide uygulamaya karar verdiler. Başlangıç olarak ise İçişleri ve Adaletbakanımızı kara listeye aldılar. Amerika ya giriş yasağı koydular. Devletlerbaşka devletlerin hukuk içerisindeki yaptığı uygulamalara uluslararası hukukkapsamında saygı duyarlar. Ancak bunlara devlet demeye insanın dili varmıyorki.

Süreçle ilgili bu kadar söz kafidir. Gelelim bundan sonrayaşanabileceklere ve bizim nasıl bir duruş göstereceğimize.

Daha önceki yazılarımda zaman zaman değinmiştim. Amerikaile özellikle İsrail nedeniyle yakın tarihte kaçınılmaz olarak karşı karşıyageleceğiz. Bu yaşananlar ise tuzu biberi olarak bu süreci hızlandıracaktır.

Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemi ile yeni bir yörüngede yolalmaya başladık. Kervan yola koyuldu. Kervancı başı milletin emin bildiğibirisi. Umulur ki kervanın korumaları da güvenilir kişilerden seçilmiş olsun.Eğer böyle olursa hiç problem olmaz. Kervan sağ salim varacağı hedefe ulaşır.

Yazının başlığını bu nedenle köteksiz köyün delisi olarakattım. Amerika denen eşkiya topluluğu bu kadar zaman en mahremimize girmesinerağmen bizi hiç tanıyamamış. Bizi de başkaları gibi iki höt diyereksindireceğini zannediyor.

Dünyada adalet olduysa Türklerin sayesinde olmuştur,bundan sonra da dünyaya adalet hakim olacaksa yine bizim necip milletimizeliyle olacaktır. Bizler sıradan bir milletin mensupları değiliz. Allahınsevdiği ve koruduğu bir topluluğuz. Allahın sevip koruduğu bir topluluğa kim neyapabilir, biz Allaha yaslanıp, kendimize güvendiğimiz sürece galip gelecekolanlar biz oluruz inşallah, geri adım atmak, tırsmak yok. Tüm dünyayıöncelikle de Müslümanları Amerikan despotizminden kurtarmak bize nasipolacaktır.

Rabbim yar ve yardımcımız olsun.