Dinimiz her hali ile mükemmel bir dindir. Yüce Yaratıcı, adeta kullarını af ve mağfiret edebilmek için; bazen saatleri, bazı zaman günleri, bazen de ayları bereketli kılarak, bizleri uyanık olmaya, böyle analarda dua ve istiğfa’re davet etmektedir. Yani ; bizleri günah yükünden kurtarmak için fırsatlar sunmaktadır. İşte, içinde bulunduğumuz bu kutlu zamanları fırsat bilip, manevi kazancımızı ziyadeleştirmeye çaba gösterelim. Bu zaman diliminden biri de içinde bulunduğumuz, şaban ayıdır. Allah Resulü’nün; şaban benim ayımdır dediği kutlu ay. Peygamberimiz (a.s.v) min özellikle bu ayda çok oruç tutuğu bildirilmektedir. “Bana en sevimli gelen oruç, şaban ayında tuttuğum oruçtur,” dediği rivayet edilmektedir. Ya Aişe! Bu ay öyle bir aydır ki, sene içinde vefat edeceklerin isimleri bu ayda ölüm meleğine verilir. Bende ismimin, oruçlu iken yazılıp verilmesini isterim” buyurdular. Ümmü Seleme (rha) valiemiz, Resulullah (s.a.v) Ramazan ayından sonra Şaban ayında tututuğu kadar hiç bir ayda oruç tutmamıştır” buyurmuşlardır. Allah Resul’ü buyurdu ki; Recep Rabbimin ayı, Şaban benim ayım, Ramazan ümmetimin ayıdır. Şaban günahlara keffaret ( bağışlanmaya sebep) olan aydır. Ramazan ise günahları temizleyen aydır.” Şaban ayı, hayır kapılarının açılacağı, bereketin indirileceği,günahların bağışlanacağı ve yaratılmışların en hayırlısı olan Resulullah’a (s.a.v) me çokça salavatın getirileceği bir aydır. Mü’minlerin bu ayda gafletten uyanmaları, geçmişte işledikleri günahlardan dolayı tevbe edip pişmanlılk duymaları ve Ramzan’a öyle hazırlanmaları daha uygun olacaktır. Bu ayda Allah’a çokça yalvarıp yakarmalı, Peygamberimizi vesile yaparak , Allah’a yaklaşılmaya özen göstermek yerinde olacaktır. Bun zamanları fırsat bilip, daha sonra yaparım diye ertelememek gerekir. Zira; İslam büyülükleri, dünya’yı üç gün olarak değerlendirmişler. Biri, dündür, geçmiştir. İbret alınması gereken bir zaman dilimidir. Diğeri bu gündür, güzel amel işleme günüdür. Diğeri de yarındır ki, bir ümit günüdür, bizce ne olacağı malum değildir. Yarın ne olacağını ancak Allah bilir. Aylarda böyledir. Receb-i Şerif ayı geçmiştir. Geriye dönmesi mümkün değildir. Ramazan-ı Şerif ayı gelecektir. Kimin ona kavuşacağını ancak Allah bilir. O zaman bulunduğumuz zamanı iyi değerlendirmek, akıllıca bir kazanç zamanı olacaktır. Rabbim; Şabanı ve Ramazanı şerifi iyi değerlendirmeyi, onlara erişip, manevi kazanç elde etmeyi tüm ehl-i imana kısmet eylesin. Rabbül Alemine emanet olun.