Ailede barışı ve uyumu sağlamak aile bireylerinin göstereceği özveriye ve anlayışa bağlıdır. Evlilikler her zaman asude geçmez. Zaman zaman yanlış yerde ve zamanda, yanlış sözler söylendiğinde tartışmalara yol açar. Çoğu zaman duygular sakince ifade edilirken, konuşma bir anda ağız kavgasına dönüşebilir. Bunun sebebi karşıdaki kişinin söylediklerini tam dinlemeden, anlamadan, algıladığın gibi yorumlamanın sonucudur. Tartışmanın sebebi ne olursa olsun, neticede her iki taraf da incinir ve kaybeder. Oysa taraflardan biri konuşmak yerine dinlese, sakin bir şekilde konu üzerinde görüş bildirdiğinde tartışmaya fırsat verilmez. Bazen çok önemsiz bir konuda birbirini dinlemeden, her iki tarafında ani çıkışları çok şiddetli tartışmalara sebep oluyor ve sonuçta ev yaşanmaz hale geliyor. Oysa çabuk sinirlenen kişi tepkisini hemen belirtmeden, karşıdakini kıracak, üzecek, onu rencide edecek bir cevap bulmak yerine; tartışma başlayınca o ortamdan ayrılıp başka bir yere giderek, herhangi bir şeyle meşgul olması öfkesini yatıştırır ve sakinleştirir. Daha sonra sağduyulu düşünerek, ondan ne anlatmak istediğini açıklamasını bekler. Amacını anladıktan sonra da görüşünü belirterek tartışmaya girmeyi engeller. Genelde bir tarafın sabırsızlığı, olaya önyargılı bakması, diğerinin de tepki göstermesine ve öfkelenmesine neden oluyor. Tartışma anında iğneleyici, aşağılayıcı, sonradan pişmanlık duyulacak hakaret edici sözler söylemekten, tehditler savurmaktan sakınmalıdır. Çünkü ilişkiler düzelince duygularda zedelendiği için bu sözler unutulmuyor. Fiziki şiddet ise hiç affedilmiyor. Bireylerin üstün gelmek ve gururuna yenik düşmemek düşüncesiyle bireysel taviz vermek istemesi iki tarafı da gereksiz yere huzursuz günler yaşamak zorunda bırakır. Daha sonra ilişkiler düzelince geçen zamana acırsınız. O zaman çözüm ne? Olumsuz duygulara kapılıp asıl amacın barış içinde yaşamak olduğunu unutmamalıdır. Kavga her iki tarafa da çok şey kaybettirir. Bireyler tartışmanın çıkmasında kendisinin de payı olduğuna kabul ederek, barış içinde yaşamını sürdürmek için, gerektiğinde özür dilemekten de çekinmemelidir. Özür dilemek bir erdemdir, kişiyi küçültmez yüceltir. Böylece sorunların çekişerek veya üstünlük taslayarak değil, makul bir şekilde, sakin, sabırlı, saygı göstererek çözüldüğünü görürsünüz. Duygularınızı kontrol etmek zor olsa bile kavga etmekten kaçınmalıdır. Çünkü sakin bir cevap, basit bir sohbetin kavgaya dönüşmesini engeller. Evlilikte her şeyin mükemmel olacağı düşünülemez. Gerçekten birbirinin seven eşler bile, zaman zaman bazı sorunlar yaşayabilir. Çünkü iki ayrı bireysiniz ve farklı görüşlere, düşüncelere, duygulara sahip olabilirsiniz. Dolayısıyla düşüncelerde ve duygularda birlik içinde olabilmek için, karşılıklı anlayışlı, sabırlı hoşgörülü olmalı ve ön yargılı davranmadan, birbirine değer vermeye çalışmalıdır. Kararlar alınırken birlik içinde olmayı öğrenmek çok önemlidir. Kimse kusursuz değildir. Kendinizde ve eşinizde kusursuzluk beklememelidir. Vefa ve güven evlilikte çok önemlidir. Güven sevginin güçlenmesi için şarttır. Zaman zaman eşlerin birbirine ona ihtiyaç duyduğunu ve onu takdir ettiğini hissettirmesi, söylemesi aradaki ilişkiyi güçlendirir. Birlikte çaba harcanırsa sorunlu ve mutsuz değil, güçlü ve mutlu bir evliliğe sahip olarak, geçmişlere takılmadan, geleceğe bakarak her sorun başarıyla çözülebilir mutluluklar dileğiyle…