Sabahattin Ali’nin birşiiri bestelendi, dillere düştü. Şiirin adı Eskisi Gibi. Nükhet Duru’nunyorumuyla kulaklarda yer etti. Ben de çok severek dinlerim. Romantizmingirdabında dolandırır adamı. Dibine daldırır. İlk dörtlüğün son dizesi nakaratıdırşiirin. En iyisi ilk dörtlüğü almak:
“Seneler sürer her günüm
Yalnız gitmekten yorgunum 
Zannetme sana dargınım 
Ben gene sana vurgunum”
Elimdeki kitabın adı “Vurgunum”. 102 sayfalıkbir şiir kitabı Vurgunum. Halil Manuş imzasını taşıyor. Halil Manuş biröğretmen şair. Denemeleri de var. Tam tamına 8 kitabı yayınlanmış HalilManuş’un. Vurgunum, en sonuncusu. Baskı tarihi 2018.
Sabahattin Ali’nin vurgunluğu sevgiliye. HalilManuş, Vurgunum’un son dörtlüğünde kim(ler)e vurgun olduğunu şöyle ifade etmiş:
“Eskir sonunda her yeni
Toprak sarar onca teni
Boş vermişim seni, beni
Bize vurgunum, bize ben” (s.84)
 Vurgunum,şairin öz geçmişiyle başlamış. İbrahim Halil Duyar’ın “Vurgunum Üzerine” birdeğerlendirmesi de yer almış kitapta.
Kitapta toplam 89 şiir var. Dini-tasavvufiderinlikli, didaktik nitelikli şiirler ağırlıkta. Bunun yanı sıra taşlama, yurtsevgisi, sıla özlemi, aşk, kahramanlık gibi temalar da işlenmiş.
Halil Manuş ikilik, dörtlük, beşlik nazımbirimlerini kullanmış. “Ey İnsanlar” ve “Gel Mevlana” ikiliklerle beyitbiçiminde yazılmış. İki şiir birer dörtlük: Demişler, Çomak Sokmalı. Beşlikkıtalarla (3+2) yazılan şiirler: Doğu Türkistan’la Urumçi, Dua Et, Elbet HesapSoracağız, Tulum ile Horon. Kıtaların yazılışında her kıtanın son iki dizesiyazılırken dize başlarına konuşma çizgisi (--) konmuş. İlk üç şiirde bunugördüm. Sebebini anlayamadım.
Peş peşe gelen “Demedin (s.53),Diyemem (s.55),Demişler (s.55)” deme üstüne Halil Manuş’un söze dönüşen duygularını yansıtanşiirler. 
Kitapta Halil Manuş’un bestelenmiş dört şiirinotalarıyla yer almış. Ben bunların içinde “Ararsın da Bulamazsın”ı buldum.Şiiri Murat Taş bestelemiş. Mehmet Çelikdemir notaya almış. Uşak makamında7/8’lik ölçüyle yazılmış. Aldım sazı elime. Çalıştım biraz. Çözüverdim. Hakikatengüfte ve beste oldukça ahenkli, uyumlu.
Kitabın son on beş şiiri “Köksal’la Söyleşiler”den oluşmuş. Köksal, Halil Manuş’un köylüsü. Bir Allah adamı. Aslında Köksalbir simge. Halil Manuş eleştirilerini Köksal’a hitaben bizlere yöneltiyor.Toplumda gördüğü aksaklıkları, bozuklukları, kusurları eleştirmek bir şairingörevidir. Bunlara dikkat çekip bu aksaklıkların giderilmesine çalışmak heraydının vazifesidir aslında. Halil Manuş bu sorumluluğun bilincinde birşairdir. 
Köksal’la Söyleşiler’de “Yazman Var Okuman Yokmu Köksal’ım?”ın ilk ve son dörtlüklerine bir göz atalım:
“Kaçıncı yazışım bu ‘oku’ diye
Yazman var okuman yok mu Köksal’ım?
Bu görmezden gelişin sahi niye?
Yazman var okuman yok mu Köksal’ım?” 
Halil sana dostça açmışken kucak
Oku, başkasına olma oyuncak
Sen sazansan olta atan olacak
Yazman var okuman yok mu Köksal’ım” (s.93)
Okumanın, düşünmenin bir insan için olmazsaolmazlığını daha nasıl anlatabilirsiniz? Muhatap sadece Köksal mı? Bizlere deiletisi var Halil Manuş’un. Okuması olmayanın yazması olur mu? Olmaz. Yazmakçok daha zor. Şair bunu biliyor. Ama dikkatimizi çekmek için böyle bir söylemkullanmış. 
Ben severek okudum Vurgunum’u. Şiir severlerinbu güzel kitabı okumalarını tavsiye ederim.