İslam’ın inanç ölçülerine uymayan , toplumda çok sık kullanılan bu iki kelime yanlış kullanıldığı için beni cidden rahatsız etmektedir. Örneğin; Yaratmak kelimesi. Yaratmak, ancak Allah’a mahsusu olan bir fiildir , sıfattır. Yaratmak, yoktan var etmek, ona vücut vermek demektir. Bunlar Kur’an da; Haleka, Ceale, Yani, Yaratmak şeklinde çok kullanılır. Bu Allah’a ait olan özel bir sıfattır. Bir de, Elbariü kelimesi var ki oda yoktan var temek demektir. Yani; Alemde olmayan bir şeyi, hiç yokken var etmek, yani, yaratmaktır. Bunlar sadece Allah’ın kudreti ile olan şeylerdir. Bunları insana uyarlıyarak kullanmak, en azından bir isyandır, insanı tehlikeye atar. Mesela deniyor; Falan usta bir mobilya yaratmış göreceksin. Yahut bir gemi yaratmış. İşte şunu yaratmış, bunu yaratmış falan gibi söylemler insanı bir bakıma isyana götüren söylemlerdir. Bunu yaratmak yerine yapmış, harika bir ustaymış, sanatını ortaya koymuş denile bilir. Çünkü; Usta onu yaparken yoktan var etmiyor. Zaten dünyada mevcut olan maddelerden bir araya getirmek sürati ile ona bir şekil veriyor. Yapılan her şey böyle. Yoktan var edilen bir şey yok. Var olandan yapılarak insanların hizmetine sunuluyor. Bu yaratmak kelimesini kullanırken biraz özen göstermekte fayda olduğu fikrinde olduğumu belirtmek isterim. Bunu özellikle de çok sık gördüğüm şu ki , kendini ilim adamı olarak tanımlayan kişiler daha çok kullanıyor. Bir bilim adamının bunun farkında olması gerektiğine inanmak istiyorum. İkinci olarak ta felek kelimesi ; Bunu üzerine o kadar Türkü var ki saymakla bitiremessin. Ben biraz da Radyo dinlemeyi çok severim. Her gün defalarca içerisinde felek kelimesi geçen onlarca Türkü var. Bazen Radyoyu kapatıyorum. Rabbimin affına sığınarak söylemek zorun da kaldım. Örneğin; Zalim felek, Kör olası felek, Haşa, kahpe felek, daha buna benzer çok kötü kelimeler var. Peki insanların bu felekten anladıkları ne ? Yok efendim, evimi yıktın, yuvamı yaktın, evladımı elimden aldın. Bu söylenilen güce sahip olan ancak Allah tır. Başka bu işlere gücü yetecek bir varlık mevcut değil. İnsanlar bilerek veya bilmeyerek şirke ve isyana gidiyorlar. Felekten kasıt Allah tır. O söylenen işleri başka yapacak güç yoktur. Eğer kader dense, o da zaten Allah’ın takdiri ile olan bir olaydır. Her şeyi kadere bağlarsan o da yanlış olur. Çünkü Allah insana akıl ve onunla beraber bir de cüz’i irade vermiştir. Onunla iyiyi ve kötüyü bir birinden ayırması için. Sonuç olarak felek kelimesini kullanırken çok özen gösterilmesi kanaatindeyim. Özellikle sanat ( sanaat) dünyası; “ Ben onlara da sanat demiyorum. Para karşılığı yapılan sanat değil, zanaat olur”. Onlara sadece Türkücü veya şarkıcı denir. Yıldız, Ünlü gibi söylemlerde yanlış. Kıçında bir donla yarışma adı altında çamurlarda sürünen nasıl ünlü ve yıldız oluyor bunu da anlamak mümkün değil. Bunlar o kadar ucuz kavramalar değildir. Mesela; Mimar Sinan bir sanat ( sanaat) kardır. Toplum için yapılan bir iştir. Bunda amaç para değildir.. Yukarda belirttim Bir çok Türkü de ve şarkı da bu felek kelimesini bulmak mümkündür. Elbette söküp atmak çok zor. Sadece yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Yanlıştan da öte bir isyan ve şirk kokusu var. Şuur ehlinin dikkatine arz olunur. Rabbül Alemine emanet olun.