Hayatta yanlışlık yapmayan ,en yanılmadığını sandığı fikirlerde bile kesin olarak aldanmayan bir tek kişi düşünülemez.Sırf gurur yüzünden yanlışını anladığı halde ,üzerinde ısrar etmek insanı gülünç duruma düşürür. Bu tip gurur,kişiyi yücelteceğine duygularını kısırlaştırır ve çevresinde çekilmez bir insan olarak karşılanır.
Aranan ve sevilen kişiler,alçakgönüllü ,mütevazı olan kimselerdir.Birlikte bulunduklarına asla kaba davranmazlar.Övgüye değer bulduğu her şeyi fark ederek yerinde ve sırasında över ,gerçek erdem sahibi olan kimselerin bu özelliklerini takdir ederler.Bu davranış hem bir nezaket hem de insanlık görevidir.
Birlikte olduğunuz insanların,yapmacıksız güzel yönlerini,meziyetlerini beğenip takdir ettiğiniz gibi,kusurlarını da görmezlikten gelmek ve yüzlerine vurmamak da bir o kadar erdemli bir davranıştır. Onların eksik yönleriyle veya kusurlu davranışlarıyla alay etmek,toplulukta bunu deşifre etmek o kişiyi yıkar ama anlatan kişiyi de küçültür.
Kendini bilen insanlarda ne maddi ne de manevi bir saldırıdan eser yoktur.Bu tip insanlarda,kendine güvenen ,nazik ,emin bir duruş vardır.Karşısındakilere güven verirler.Onlar üzerinde olumlu etki bıraktıkları için karşılıklı ilişkileri güçlenir.Oysa bağırıp çağırarak,gürültü yaparak karşısındakini susturacağını ve ona baskın çıkacağını sananlar kendilerini aldatmış ve sadece onun kin ve nefretini kazanmış olurlar.Hele hele onun fikirlerini beğenmeyerek ona öğüt vermeye kalkışanlar ukala olarak tanınırlar.
Dünyada öğüt kadar insanların sinirine dokunan bir şey yoktur. Bilhassa gençlerin birçoğu,hatta hemen hemen hepsi öğütten hoşlanmazlar.Ana babalarının öğütlerinin tam tersini yapmak için şiddetli bir istek duydukları bile olur.Öğüt birçoklarını ,O kişiden uzaklaştırır.Çok yakının olmayan ve ihtiyaç duymadığın bir zamanda öğüt veren kişi ukala olarak tanınır.Bunun için rastgele öğüt vermeye kalkışmamalıdır.
Aslında inanılan ,güvenilen dostların, çoğu zaman verdikleri öğütler de, çok büyük gerçekler gizli olabilir.Bu yerinde öğütleri de ciddiye almak gerekir.Onun için bilhassa gençlerimizin,sık sık olmamak şartıyla büyüklerin öğütlerini önemsemeleri ve kendilerini olgunluğa,başarıya götürecek bu uyarıları ciddiye almaları onlar için çok önemlidir.
Her insanın, sizden başka türlü düşünebileceğini kabul etmek zorundasınız.Buna saygı göstermeli ,,kendi düşüncelerinizin gerçek doğrular olduğunda ısrar etmemelidir.ispatlanmış kesin doğrular dışında,herkesin kendi görüşüne ve düşüncelerine göre doğruları vardır.Onları değiştirmeye çalışmak veya değiştirmesi için onu eleştirmek doğru değildir.Bu şekildeki davranış karşınızdakini sizden uzaklaştırır.Kimseyi kendi inandığı kesin fikirlerinden caydıramazsınız.İnsan ilişkilerinin sağlıklı sürmesi için karşıt düşüncede olanlarla ısrarlı tartışmaya girmemeli,işi çekişmeye kadar vardırmamalıdır.
Her insan,özünde bulunan gücü ,aklı ve duyguları ölçüsünde saygılı,nazik ve anlayışlı olabilir.Bunlar da onun davranışların da görülür. Davranışlarımız karakterimizin aynasıdır.
NOT:Bir aydır İstanbul’daydım.