Bayramlarla ilgili klasik kelimeleri her bayramdan önce ve sonra hep bir ağızdan duyuyoruz.

Bu bayramda da aynı kelimeler kulağıma yabancı gelmiyor artık.

“ ESKİ BAYRAMLAR…”

Eski bayramlara derin özlem duyulmasında insanın olgunluk ve yaşlılık çağlarında zamanın daha hızlı akıp geçtiği algısı da etkilidir. Zaman çocukluk ve gençlik yıllarında zaman uzadıkça uzar; âdeta zaman içerisinde zaman doğar. Bunun sebebi, yaşanan her tecrübenin tıpkı bir sürpriz gibi heyecan verici ve yeni olması, dış dünyadaki hemen her şeyin algı kadrajına ilk defa girmesinden dolayı zihnin harıl harıl çalışıp sürekli kodlama yapmasıdır. Fakat yaş ilerledikçe hayat tekrarlanmaya başlar. Dış çevrelerdeki hemen her şey defalarca algı tekrarına konulduğu için, zihinsel faaliyet yavaşlar.

 Dini ve diğer bayramlar da her hangi bir değişiklik olmadığına göre hayat tarzımız ve yaşam algımız değişmiş olmalıdır. Nerede eski bayramlar? nostaljisiyle şimdiki bayramların tatsız tuzsuz olduğunu hükmetmek yerine hayat tarzımızda bir çarpıklık olup olmadığını gözden geçirmemiz lazım. Olgunluk çağlarında sizi sürekli meşgul edecek uzun soluklu bir işiniz veya anlamlı bir projesiniz yoksa hayat hemen her yönüyle bayatlıyor.     

 Bizler yaş gurupları içerisinde nasıl ki eskisi gibi değilsek, değişmişsek bayramlarda ister istemez zaman kavramı içerisinde kendiliğinden değişiyor.

Yine de eski yılları hatırladığımızda, halkın ilgi odağının dışında kaldı.

Tabii bayramlara yenilik katmayınca haliyle heyecanı da kendiliğinden gidiyor.

Gelelim Dini bayramlara;

 Hısım, akraba ve yakınları ziyaret etmekte artık lüks gibi gelmeye başladı.

Belki de günün koşulları, şartları bayramları bayram olmaktan çıkarttı.

Diğer taraftan Milli ya da Dini bayramlar, çocuklar, gençler ve yaşlılar tarafından nasıl algılanıyor?

Daha doğrusu bayramları bayram olarak mı yoksa tatil olarak mı algılıyoruz?

Bu konuda ne değişti… Ne değişecek?

Dünden bugüne bayram deyince hafızamızda neler kaldı?

Ve onun bir adım ötesine geçtiğimizde de, ileri yıllarda daha nelerin değişeceğini görüp bu günleri arayacak mıyız?

Yoğun tempo içerisinde çalışanlar içinde çok farklı değil.

Bayramdan önce bayramdan sonra değil de, tatilden önce tatilden sonra gibi kavramını kullanıyorlar.

Bunun dışında istisnalar yok mu? Elbette vardır…

Ama o eski bayramlar diye geçmişi özleyenlerinde sayıları giderek azalıyor.

Sosyolojik olarak bu uzaklaşmanın herhâlde birçok nedeni vardır.

Bunun başında kentleşmenin getirdiği bir modernleşme mi, yoksa eski heyecanları yaşatacak, hoşgörü ortamının giderek ortadan kalkması mı? 

Oysa bütün Milli ve Dini bayramlar hepimizin varoluş nedenleri, kamplara bölünmek için değil.

 Daha çok bütünleşmek için... Bayram, tüm Devlet büyüklerinin kullandıkları mesajlar, hoşgörü, dostluk, birlik, barış ve mutluluk dileklerini kapsıyor.

Devlet büyüklerinin ve Siyasi Parti temsilcileri, STK’lar iyi niyet mesajların da tam olarak yerini bulduğunu da söyleyemeyiz.

Ama hiç kimseyi suçlamaya gerek yok, bu noktaya adım adım hep birlikte geldik…

Bundan sonra ülkemizin bulunduğu koşullar gereği, biz kendi içimizde huzuru, barışı, kardeşliği birlikte yaşamayı sağlamış olsak ta, komşularımızda beslenen ve hayat bulan terör olayları, bizi hiçbir zaman mutlu etmeyecektir…

Diğer bir konuda;

İki bayramdır dini bayram kutlaması, Trabzon caddesinde yapılmakta. Bu nasıl düşünülmüş bilmiyoruz. Ancak bahçe içerisinde olan bayramlaşma daha samimi geçiyordu... Çünkü bayramlaşmadan sonra ayakta grup, grup birlikte olmak bayram kutlamasına daha anlam kazandırıyordu… Burada yapılan bayramlaşma bir kargaşa içeresinde geçti.

Bayramlaşmada Devlet büyükleri siyasetçiler, STK ve halkımız bir araya geldiğinde, günümüzün sorunlarına değinilmesi, öneriler, ulusal değerler, ilkelere ve kişilere yönelik çözümlerin getirilmesi açısından daha faydalı oluyordu…

Vali, Milletvekilleri, Belediye başkanları, daire müdürleri STK vb. bir arada görmek her zaman mümkün olmuyor… Olmuyor da…  Sıkıntısı varsa elbette yer orası değil ama başka türlü üst yönetimleri her zaman bulmakta mümkün değil.

Bayramların bir başka özelliği de, birleştirici olması. Bu konunun diğer bayramlarda göz önüne alınmasında fayda var diye düşünüyorum.