Muharremayı, tarihimizde birçok acı tatlı olayların hatırasını taşır. Özellikle bu aydayaşanan Ehl-i Beyt, Kerbela ve Hz. Hüseyin'in şehadetinden doğan hüzün,musıkîmîzde ve edebiyatımızda geniş şekilde yankı bulur.

Osmanlıdöneminde tekkelerde ve camilerde, aylara göre seçilmiş ilahiler okunurdu.Muharrrem ayında Kerbela Vak’asına, özellikle de Hz. Hüseyin’in(r.a)şehadetine, Ehl-i Beyt sevgisine dair okunan ilahilere, “Muharrem İlahileri”veya “Muharremiyye” diye adlandırılır.

Muharremayında, tekkelerde mersiye okumak ve aşure pişirilmek âdeti, bilhassa kıyâmî vedevrânî tekkelerde daha fazlaydı. Muharremin onundan otuzuna kadar geçen müddetzarfında tekkenin âyin günü veya gecesi aşure dağıtılır, kurbanlar kesilir,yemekler yedirilir ve meşhur mersiyehanlara mersiye okutulurdu. Bu mersiyeleriokutmak için mersiyehanlıkla şöhret bulmuş kişiler tercih edilirdi.

Muharremayında tekkelerde yapılan zikirlerde okunmak üzere Muharrem ilâhileri adıylapek çok eser bestelenmiştir.  Kerbelâ şehidleri için su dağıtansebilcilerin; mersiye, kaside ve Muharrem ilâhileri okuyarak dolaştıklarıbilinmektedir. Son dönemlerin tanınmış zâkirlerinden Hüseyin Sebilci’debunlardan biridir. 

ÖzellikleAlevî ve Bektaşî çevrelerince bu hususa dair birçok manzume yazılmıştır.

Hz.Ali ve Hz. Fatıma başta olmak üzere Hz. Hasan ve Hüseyin hakkında birçok eserkaleme alınmıştır. Ehl-i Beyt aşıkları ve yüreği yanık Müslümanlar da bueserleri bestelemişlerdir.

ToplumumuzuAlevi-Sünni diye ayrıştırmak isteyen yıkıcı anlayışa bütün bunlar iyi bircevaptır. Aslında böyle bir ayrımın temeli yoktur. Kerbela hüznü, Türk-İslamtoplumunun tamamına yansımıştır. Aynı musiki parçaları, her kesimde zevkledinlenmektedir. Gerektiği zaman gözler, birlikte nemlenmektedir. Âşık Yûnus'aait olan:

Şehidlerinserçeşmesi

Enbiyânınbağrı başı

Evliyânıngözü yaşı

Hasanile Hüseyin'dir

Şeklindebaşlayan dokuz kıtalık manzumesi, Muharremiyyelerin en klasik örneklerindedir. Büyükşairimiz Fuzuli de,  Kerbela Vak’asını 60beyitlik mersiyesinde destansı bir şekilde anlatır.

Mah-ıMuharrem oldu meserret haramdır

Matembugün şeriata ihtiramdır.

Fuzuli, mersiyesine “Muharrem ayı geldi neş’eliolmak haramdır/ Bugünlerde matem tutmak Şeriat’a karşı bir saygıdır.” İfadesi ile başlaması da çok manidardır.

Ecdâdımızınyüksek irfânının bir tezâhürü olarak, tekkelerde muharrem ayındaki zikirlerde,İmâm Hüseyin Efendimiz ve Kerbelâ Şehidlerine hürmeten enstrüman kullanmazlardı. Toplumolarak eğlencedende uzak durmaya çalışılırdı. Ancak, Ehl-i İrfân, Muharrem ayıhâricinde de Muharrem mersiyeleri okunmasını doğru bulmazdı.

Mah-ıMuharremin, bütün İslam Alemine hayırlar getirmesini,  birliğimize veberaberliğimize vesile olmasını, Cenab-ı haktan niyaz ederiz.

Selamve sevgilerle.