Nedir festival? Şenliktir, şölendir. Tarihi,süresi, yapıldığı çevre ve özellikleri önceden hazırlanan bir izlenceylebelirtilen ve özel önemi olan sanat gösterisidir.
Buna “şenlik” demek dilimize saygı bağlamındadaha doğru olur. Festival bilindiği gibi batı kökenli bir sözcük.
.
Özler Yaz Festivali dün başladı. Bu gün devamediyor. Yarın Uğur Işılak konseriyle bitecek. Üç gün süreli bir etkinlik.Festivali Özler Birlik Derneği ve Avrupa Yozgatlılar Federasyonu birliktehazırlamışlar. Hazırlıklara sekiz ay önce başlanmış. Çok emek verilmiş. Şenlikalanı çok muntazam düzenlenmiş. Alandaki görevliler güler yüzlü, hoş davranışlıinsanlar. Öylesine konukseverlik gösterdiler ki ancak o kadar olur.
Festival uzaktaki, yakındaki Özlerliler’i biraraya getirip buluşturmak, karışıp kaynaştırmak gayesiyle düzenlenmiş. Ne iyiedilmiş.
.
Açılış günü akşamı (dün) festival alanı ana babagünüydü. Alan iğne atılsa yere düşmeyecek derecede, hınca hınç doluydu. Bana dagirişte bir masada kitaplarımı imzalamam için yer verdiler. İlgilerinden dolayıCoşkun Babayiğit’e, Şerafettin ve Mehmet Hansu’ya, Avrupa YozgatlılarFederasyon Başkan Yardımcısı Suphi Beye çok teşekkür ederim.
.
Önce Fehimlili Aşık İlyas Türkmen sahne aldı.Çaldı söyledi İlyas Türkmen. Aman Ayşe’yi bir yorumladı ki aldı götürdü biziÜrgüp çöllerine. Sonra Ziya Şimşek… Ziya Şimşek Ziya’nın ağıdıyla başladı.Sonra fıkır fıkır oyun havaları çaldı. Gençler oyuna kalktı. Halay tutuldu.Burada bir görevlinin uyarısı dikkatimi çekti. Görevli oynayan gençleri şöyleuyardı: “Sadece erkekler oynayabilir. Kızlar karışmasın. Kızlar ayrıoynayabilir. Bu bir festival. Düğün değil. Festivali düğüne çevirmeyelim.” Buuyarı üzerine kızlar pistten indi. Meydan erkek gençlere kaldı.
Bana kalırsa kızlar, erkekler bir arada oynasadaha iyi olurdu. Maksat tanışmak, kaynaşmak, gülüp eğlenmek değil mi? Düğüngibi olmasında ne gibi bir sakınca var? Doğrusu anlayamadım.
.
Ziya Şimşek’ten sonra Özlerli Şerafettin Hansugeldi sahneye. Şerafettin Hansu hem bir ozan hem de usta bir yorumcu.Almanya’da yaşıyor.Sosyal medyadan tanışıklığımız vardı. Dün akşam görüşmeimkanımız oldu. Kitaplarımı imzalayıp verdim Sevgili Hansu’ya. Kitapları taktimyazısını şöyle yazdım: “Anadolu’nun Avrupa’daki güçlü sesi Şerafettin Hansu’yaselam ve muhabbetle…”
Şerafettin Hansu şiirler okudu. Türküler söyledi.Hele bir Ağ Gelin söyledi. Bizi dilhun etti. Giryan etti. Ha şunu dabelirtmeden geçemem. Ağ Gelin’le ilgili araştırmamla Anadolu Halk KültürüAkademisi’nin düzenlediği bir yarışmada üçüncülük almışlığım vardır. Buaraştırmayı yapmama Şerafettin Hansu vesile olmuştur. Bunun hikayesi Bir NazarEyledim’dedir. Kitabımdan okuyabilirsiniz.
Ne yazık ki biraz hazırlıksız gitmişiz. Akşamınilerleyen saatlerinde üşüdük dostlar. Erken ayrılmak zorunda kaldık Özler’den.
.
Özler Yaz Festivali’nden esinle Boğazlıyan’da daböyle bir festival yapılabileceği kanısındayım.
Böyle bir festivalin Boğazlıyan’a çokyakışacağını düşünüyorum. Belediye logosuna pancar girmiş. Şeker Fabrikası varBoğazlıyan’ın. Böyle bir festival düzenlense pancar hasat zamanı. Adı da“Boğazlıyan Pancar Festivali” olsa fena mı olur? 
.
Bu sabah Şerafettin Hansu’dan bir ileti aldım.İletiyi saat 9.40’ta göndermiş. Diyor ki sevgili Şerafettin Hansu: “Merhabahocam, sabahın serinliğinde kitabınızı az da olsa okuma fırsatı buldum.Mükemmel duyguları toplayıp bizlere sunduğunuz için teşekkür ediyorum.İyi ki butoplumda sizin gibi insanlar da var hocam. Ayrıca akşam fazla ilgilenemediğimiçin özür dilerim sizden. Hakkınızı helal edin Mustafa hocam.”
.
Sevgili Hansu, sahne heyecanını iyi bilirim.Hazırlıklar saatler öncesi yapılır. Kafanızda sahne vardır. Orayayoğunlaşırsınız. İnsanın içi içine sığmaz. Öyle olması gerekir. Eğer öyleolmazsa seyirciyle, dinleyiciyle bütünleşemezsiniz. Sizi çok iyi anlıyorum.
.
İlginizden dolayı çok teşekkürler ediyorumkardeşim. Başarılı çalışmalar diliyorum.