Çukurova’nınyaşayan tarihi Âşık Dertli Kazım Hakk’a yürüdü (9 Kasım 2018). Efsane HalkÂşığı Dertli Kazım “üç otuz”u iki fazlasıyla yaşayıp 92 yaşında dünyadeğiştirdi.
Doğum tarihi 1926 Dertli Kazım’ın. Soyadı Altınkaynak. 1997’de soyadını“Dertli” olarak mahkeme kararıyla değiştirdi. Nedenini soranlara ilk ve son gözağrısı Güllü’nün anısına hürmeten “Dertli” soyadını aldığını söylerdi. “Güllümdelirdi. Ben de dert sahibi oldum.”derdi.

Dertli Kazım Ceyhan’ın Gölovası Köyünden. Daha çocuk yaşta halasının kızıGüllü’ye aşık olur. Güllü de Dertli Kazım’a sevdalıdır. Ama süt kardeşioldukları için vuslat mümkün olmaz. Dertli Kazım 49 yaşında köy imamının kızıHavva’yla evlenir. Düğün hazırlığı yapılırken Dörtyol’da Güllü duyar bunu.Gölovası’na gelmek ister. Bırakmazlar. Hatta bir ağaca bağlarlar. Güllükafasını vurur ağaca. Çıldırır. Daha sonra bunun haberini alan Dertli Kazımhamile eşi Havva’dan ayrılır, düşer gurbet yollarına. Alır başını gider. Biroğlu olur, ama altı aylıkken ölür. Aşk ağlatır, dert söyletir. Derdini dizeleredöker Dertli Kazım.

İstanbul’a gelir. İstanbul Belediyesinde şoför olarak işe girer. Sonra 4 yılsüren Almanya macerası. Tekrar İstanbul. 1979’da emekli olup Gölovası’na döner.Böylece 24 yıllık gurbet yaşamı sonlanır Dertli Kazım’ın.

İlginç bir kişidir Dertli Kazım. Mezarını yaptırır. Kendisi kazar mezarını.Sebebini de şöyle açıklar: “Yazın toprak çok sert olur. Kışınsa çamur. Mezarımıkazanlara zor olmasın diye kendim kazdım mezarımı.”
Her yıl ekim ayında mezarının başında mevlit okutup yemek verir Dertli Kazım.Giderek bu bir şenliğe dönüşür: “Dertli Kazım Âşıklar Şenliği”. Bu şenlik tam26 kez yapılır. Sonuncusu 2011’de olur Dertli Kazım Âşıklar Şenliği’nin. ÇünküDertli Kazım yaşlanmıştır. Kendi ifadesiyle yokluklarla cebelleşmektedir. Oyoklarını yazalım mı Dertli Kazım’ın: Sol gözü yok(görmüyor), kulakları yok(duymuyor), dişleri yok, sağlık yok, oğlan yok, kız yok, ev yok, tarla yok,huzur yok, mutluluk yok…
Bu “yok”lara inat Dertli Kazım’ın tam tamına 9 baskı yapan bir kitabı var. Enbüyük varlığı âşığın. O kitap, son baskısı 667 sayfa olan “Efsane Halk ÂşığıDertli Kazım”. Dertli Kazım'ı ölümsüz kılan bir eser.Bu varlık da dünyalaradeğer doğrusu.

Biz Mersin Şairler ve Yazarlar Derneği (MEŞYAD) olarak geçtiğimiz mart sonuDertli Kazım’ı ziyaret ettik Gölovası’nda. Ceyhan Kaymakamlığının yaptırdığıevinde yapayalnızdı. İki odalı küçük bir ev. Odalardan biri müze olmuş. ÂşıkDertli Kazım’ın kitapları, aldığı ödüller, hakkında basında yer almış yazı vefotoğraflar bu odayı süslüyor.
Dertli Kazım küçük odasında bir yatakta yatıyor. Hemen başucunda asılı bir yazıdikkatimi çekti. Dertli Kazım ölünce aranacak kişilerin adlarını, telefonlarınıve vasiyetini yazmış. 
İmzalattık Dertli Kazım’a “Efsane Halk Âşığı Dertli Kazım”ı. Sağ gözü çok azgörüyordu. Kargacık burgacık bir imza ve “İmzamın üstüne adınızıyazın.Saygılarımla. Ben yazamıyorum.” ricasında bulundu. 
Dertli Kazım’a bin rahmet olsun. Onun "Efsane Halk Âşığı DertliKazım" kitabından aldığımız bir şiiriyle noktamızı koyalım efendim:

“Cahil ile sohbet etme
Kaş yaparken göz çıkarır
Kırk yıl evvel yanmış külden
Karıştırır köz çıkarır

Katılırsa bir sohbete
Sözlerini koy sepete
Her sözleri bir tepede
Duyulmadık söz çıkarır

Balçık dere gibi akar
Çirkin laftan ağzı kokar
Okyanusa dalar çıkar
Kova ile köz çıkarır

Ağzı kokar hep açlıktan
Sözü yenmez hep kılçıktan
Kırk metrelik bir balçıktan
Elin sokar toz çıkarır

Dertli Kazım der mestine
Çamur sürmüş hep destine
Ağzın açar halk üstüne
Geğirir de gaz çıkarır”