Bu yazı başlığı genel olarak İstanbul için söylenir. Günümüzde bu söylem unutulur gibi oldu. Uzmanlar artık İstanbul’un taşı ve toprağının altın olmaktan çıktığını devamlı dile getiriyorlar. “Taşı toprağı altın” ifadesi eskiden “İstanbul’a giden orada yaşayan, çalışan kalkınır ve zengin olur” anlamına gelirdi! İstanbul eskisi gibi değil. Büyük göç aldı. Dünya kenti oldu. Ne taşı, nede toprağı altın! Bunu bir tarafa not edelim. Bu terimi ben Kahramanmaraş için söylemek istiyorum. Asıl Kahramanmaraş’ın “taşı toprağı altın!” Şimdi bunu anlatmaya çalışacağım: Pazar günü Dulkadiroğlu Belediyesinin organize ettiği üçüncü kar şöleni yapıldı. Buraya ben de gittim. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç; Yedi Kuyular bölgesine yapacağı kayak merkezinin 2 bin 500 dönümlük bir alana sahip olduğunu, bu yıl içerisinde buraya tesis kurularak hakkımızın hizmetine sunulacağı müjdesini verdi. Gerçekten de Uludağ’ı aratmayacak kadar doğa güzelliklere sahip. Merkeze 14 km. mesafede. Yol boyunca ormanların içerisinden geçiliyor. Eğer buraya gerekli yatırım yapılarak cazibe merkezi haline getirilirse; ikinci bir Uludağ olabilir. Bunun için de hiçbir engel yok. Halkın ilgisine gelince: Olağanüstü bir ilgi vardı. Herkes bir şekilde kaymaya çalışıyor, gençler bilhassa karlı dağlara tırmanıyor ve oradan kaymaya başlıyorlar. İleride kayak merkezi olduğunda diğer illerden de yoğun talep olacağına kesin gözüyle bakılıyor. Kahramanmaraş, tarihi dokusuyla hala bakir kalmış bir ilimizdir. Daha yeni yeni tarihi konaklar, çarşılar, hanlar hamamlar restore edilmeye başlandı. Bir kısmın çalışmaları da tamamlandı. Bunun yanında Başkonuş Yaylası Serdar Erdoğan Yılmaz yönetiminde turist bekliyor. İlimizin her tarafı barajlarla çevrili. Barajların bir kısmına mesire alanları kuruldu. Bazı barajlarımızın etraflarında rekreasyon çalışmaları yapılıyor. Germanicia tarihi yer altı şehri için istimlak çalmaları ağır da olsa yapılıyor. Diğer taraftan Eshab-ı Kehf’in yer aldığı bölgemiz otel için yetkililerden çalışma bekliyor. Ayrıca Kahramanmaraş sağlık, doğa, termal turizme de ev sahipliği yapıyor. Ali Rıza Kısakürek’in termal oteli hizmete girdi. Eğer Kahramanmaraş biraz daha çaba gösterirse; İstanbul’da olduğu gibi “taşı toprağı altın” terimi burası içinde kullanılabilir. Yeter ki… Kısır döngüleri ve kıskançlığı bir tarafa bırakıp birbirimize destek verelim. Bir arada yaşamanın tadını çıkartalım, birbirimizi anlamaya çalışalım. Bu anlayış her türlü zorluğun üstesinden gelmemize yardımcı olacaktır, diyerek noktayı koyuyorum.