Son zamanlarda Y ve Z kuşağından bahsediyoruz. Bunlardan en çok bahsedenler ve konu haline getiren siyasetçilerdir. Bu kuşaktan en çok ümitli olan Muhalefet partileri. Hiç olmadığı kadar büyük bir oy potansiyeline sahipler. Bu kuşağa iktidar partisi de sahipleniyor.  Yalnız şunu unutmamak lazım. Y ve Z kuşağı hala ekonomik özgürlüğüne kavuşmuş değil. Gençlerin büyük kısmı üniversite mezunu ama birçoğu işsiz durumda!

Bunların büyük bir kısmı ekonomik özgürlüğüne kavuşmadıkları için halen anne ve babalarının etkisinden kurtulmuş değiller!

Yıllarca inanç özgürlüğü için mücadele ettikten sonra, dönüp dolaşıp geldiği nokta yine aynı yer. Y ve Z kuşağı nerede duruyor, durduğu yerde kendine yetmek istiyor...

Aslında bu kuşaklarda eski kuşakların cezasını çekiyor. Eskilerin yapamadıkları, yokluğunu çektikleri ne varsa çocuklarına vermeye çalıştı. Vermeye çalışırken de değişen ve dönüşen dünyayı algılayıp buna göre bir değerler dünyası yaratamadı. Maalesef çarkların eskisi gibi dönmediğini fark etti. Buna karşın büyüklerinin dünyalarından da kopmakta zorluk çekiyorlar. Onların pek çok hezeyanlarını da farkında olmadan sahipleniyorlar.

Üniversiteler her yıl milyonlarca öğrenci mezun ediyor. Bu mezunların büyük kısmı iş bulamıyorlar. Bunların birçok nedeni var. Üniversiteyi bitiren gençler, maalesef üniversitelerde yeteri kadar pratik bilgileri olmadığı için teorik bilgelerle iş sahibi olmak istiyorlar. Ama deneyimsiz bir elamanı hiçbir özel sektör almak istemiyor. Çünkü işe sıfırdan başlaması gerekir. Oda ne işçinin nede işverenin işine geliyor: Çünkü üniversiteyi bitiren bir gence iş öğretmek oldukça zordur. Onun için gençlerimiz ilk Önce KPSS girerek devlet memuru olmak istiyor. Tabii oda çok zor. Devletin her üniversiteyi bitirene iş vermek gibi zorunluğu yoktur.

Sonuç olarak Y ve Z kuşağı seçim gelsin oy vereyim derdinde değil. Onlar başta ekonomik olarak kendisine yetmek istiyor.

Şu ana kadar da hiçbir siyasi harekette bu kitleye hitap edecek, onları içine alabilecek ve umut verebilecek bir dili henüz üretemedi. Çünkü hep sanal gündemler üzerinden konuşuluyor ve duygu üretiliyor.

Sonuç olarak yeni jenerasyon’ un oyları çantada keklik değil. Zaman ne gösterecek bekleyip göreceğiz.