1863’de “İmparatorluk Güzel Sanatlar Okulu” olarak anılan okul tamamıylabir eğitim kurumuna dönüşür. 1873’de III. Cumhuriyet döneminde, artık adı “ÖzelMilli Okul” olacaktır,(Güzel Sanatlar kamu eğitimine bağlanmıştır. )daha sonra1914’de “Yüksek Milli Okul” adını alacaktır. Bu tanımların belli bir anlamıvardır: 1873’de “milli” kavramı vurgulanmıştır. Yani okul milletin hizmetinegirer ve devlete bağlıdır. 1914’de eklenen yüksek tanımı, okulu üniversiteayarında yüksek bir kurula dönüştürme arzusunu içerir. 1863 reformuna kadarokul bir yarışma yeriydi, eğitim işleri ikinci plandaydı. Kraliyet Akademisidöneminde, Akademisyenlerin amacı sanatın en seçkin tabakasını oluşturacaküyeleri belirlemekti. 1863’den itibaren devlet temsilcileri okulun örnek bir eğitimkurumu olmasında ısrar ettiler. O zamana kadar varolan eğitim dalları (desen,anatomi, perspektif, arkeoloji) sürdürülecek, bunların yanı sıra Tarih,Edebiyat, Sanat Tarihi, Estetik, ayrıca pratik konular: süsleme, dekorasyon veüçlü sanat eğitimi eklenecektir. Eğitimde desen temel öğedir. İki saat boyuncaöğrencilere Eski Yunan örneği ya da canlı model karşısında çalışacakları birsalon tahsis edilir. Her ay başka hocalar (7 ressam, 5 heykeltraş) buçalışmaları denetlerdi. Bu eğitim yöntemi çok eleştirilmiştir. 1863 reformunuhazırlayanlar bu eleştirileri göz önüne alarak, desen çalışmalarının tek birhocanın denetiminde olması kararını alırlar. Bu görevin sorumluluğu ilk A.Yvon’a verilir. Fakat 1883’de farklı hoca sisteminin tek bir hocanın düzeltmesindendaha çekici olacağına karar vermiştir. Böylece 1883’den itibaren her hocanınbir ay boyunca öğrencilerin desen çalışmalarını düzeltmesine karar verilir. Buhocaların hepsinin bakış açıları ve kuralları aynı olmuş, hepsi konturbelirlenmesinin kusursuzluğunun, belirginliğin, konuyu derinlemesineincelemenin, biçimlerin açık ve seçik olmasının, ayrıntılara özenin öneminivurgulamışlardır. Eğitmenden çok birer düzeltmen olmuşlar, doğru olmayançizimleri, orantısızlıkları düzeltmiş ve yerleşik kurallara göre modeliincelemeyi öğretmişlerdir. Perspektif ve anatomiye gelince Kraliyet Akademisidöneminden beri süregelen bir öğreti olmuştur. Yıllık sınavlarda başlıcadeğerlendirme niteliğini hep korumuştur. Perspektif sınavı 12 saatlik bir locaçalışmasından sonra tabloya çizilen bir desen ve bunun sözlü anlatımındanoluşur. Hocaların tümü tıp alanında uzmandı. Anatomi bilgisine sanatçının hakimolması gerekiyordu. Sanatçı bireysel anormallikleri göz ardı edip evrenselformu yakalamalıydı. İdeal güzel kavramı önemlidir. Tüm bilgilerle donatılmışsanatçı da gözünün önündeki her zaman kusurlu olan gerçeği düzeltecek, idealeuygun bir hale getirecekti.
1880’de Genel Kültür dersleri eklendi. 1908 yılına kadar Heuzey’in sürdürdüğübu derslerde öğrenciler, Doğu Uygarlıklarını, Yunan ve Roma Tarihiniinceliyorlardı. 1783’de Heuzey’in teklifiyle giriş sınavlarına Uygarlık Tarihisoruları dahil edilmişti. 1889’da sorulan sorulardan biri şöyleydi: “ Atina’daPerikles döneminde yapılan başlıca anıtları anlatınız?” Sanat Tarihi ve Estetikderslerinde 5 yıllık bir program uygulanıyordu: 1. yıl Yunanistan’da ve Eskiuygarlıklarda heykel tarihi, 2. - 3. - 4. yıl İtalya’da resim tarihi, 5. yılKuzey ülkelerinde resim tarihi.
1877’de Ruel tarafından Edebiyat öğretimi başladı. Aynı yıl Lemonniertarafından Modern Tarih dersleri eklendi. Oldukça yoğun bir programa sahip bireğitim sistemi uygulanmıştır. Her ders için sınav ve yarışma zorunluluğukonmuş. Çünkü burada kazanılan ödüller başka dersleri izlemeye ya da prestijlibaşka yarışmalara girme olanağı sağlıyordu. Bu rekabet yarışmaları örneğinşunlardır: figür, kompozisyon (konular mitoloji, eski yunan, Roma uygarlıklarıgibi), büyük figür yarışması, Roma ödülü yarışması (en büyük ödül). 1883’ekadar Roma ödülünün kontrolü Akademinin elinde kalmıştır. 1970’dekaldırılmıştır.