“Dün dündür, bugün bugündür” diyenler, dün başka bugün başka yarın bambaşka oluyorlar… Kaya balığı gibi kaypak, istikameti oynak arızalı bir kısım kişiliklerle aynı toplumu paylaşmak acı ve ıstırap veriyor. İnsan, anasından doğduğu gibi saf-duru, babasından gördüğü gibi mert delikanlı, ecdadından gördüğü gibi yiğit ve kahraman, Türk milli eğitiminden aldığı değerlerle yüksek seciyeli olarak, şerefle yaşamayı tercih etmeyince, hinlik, cinlik, hıyanet ve dalalet içinde debeleniyorlar.   Bir insan inancı ve davası uğruna ölmeyi ve öldürmeyi göze alamamışsa, hapse atılmayı ya da darağacına çekilmeyi göze alamamışsa korkaktır, alçaktır, kaybetmeye mahkûmdur. Ekmeğini yediğimiz, suyunu içtiğimiz, havasını soluduğumuz bu vatanı korumak zorundayız. Bu konuda gafilleri ayıktırmak, günahkârları uyarmak, hainleri de farketmek gerekiyor. Kılıktan kılığa giren, gerçek kirli kimliklerini gizlemek için her hokkabazlığa-cambazlığa yetenekli insancıkları görünce, ağzımdan alev topu gibi sözler çıkmasına mani olamıyorum. “O’nun bir gülücüğüne servetimi bağışlarım” diyen, fetöcu  baron bir kişinin, eteğine yapışıp himmet dilenen, onların bir göz kırpmasıyla gözleri dolan bazı kimselerin cemaziyel evvelini biliyorum bu şehirde. Bunlar kılık kıyafet değiştirerek, yeni esas dsruşlar, selam verişler geliştiriyorlar kendi kendilerine...Rüzgar gülleri. Sizi gidi kafasını kuma gömen deve kuşları, sizi kimse fark etmiyor mu sanıyorsunuz. Siz kuzu postuna girmiş kurt olsanız, herkes tanır yine de sizi. Mini etek de giyseniz... Tilkiyi kürklü de tanırlar,kürksüz de…Bunlar arkadan kuyu kazmayı, alengirli işleri iyi bilirler... Sizin etiniz yenmez, ekmeğiniz yenmez. Başınız dışarıda, siz kuyruksunuz. Zoru görünce kıvırır, yılan gibi kıvrılırsınız. Her dalevereden kolayca sıyrılırsınız. Size söylenecek çok söz var, ama değmez. Siz sözden, gözden, gönülden  anlamazsınız. Yine de biz Mevlanaca çağıralım: “Gece gibi ol ayıpları örtmekte. Akarsu gibi ol keremde, cömertlikte. Ölü gibi ol öfkede, asabiyette. Toprak gibi ol tevazuda, mahviyette. Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol!” İnsan gerçek kimliği ile görünmüyorsa eğer; “Bizi aldatan, bizden değildir.” Kişilik her zaman en önde gelir. Kişilik yoksa bir insanda hiç bir değer de yok demektir. Hiç olmak ne kötü!